İzmir Gazeteciler Cemiyeti tarafından yapılan açıklamada özgürlük ve dayanışma vurgusu yapıldı.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti tarafından yapılan açıklama şöyle;

Her gelen yeni yılda olduğu gibi, adalet, özgürlük ve barıştan yana umut dolu olduğumuz bir yıldı 2020.

Ancak ne yazık ki belleklerde, her şeyi değiştiren insanlık olarak sağlığımızla sınandığımız, hayatta kalma mücadelemizin tarihe geçtiği zor bir yıl olarak kalacak.

Ardından Ekim ayında şehrimizde meydana gelen deprem. Bu felakette yaşadığımız kayıplar yüreklerimizde derin bir yara açtı. Zaman birlik ve dayanışma zamanıydı. Bir araya gelerek yaralarımızı sardık ve bunu yapmaya da devam ediyoruz.

Başta gelen en önemli konu sağlık olunca 2020’nin tüm dünyada sağlık çalışanlarının ön plana çıktığı bir yıl olması kaçınılmazdı.

Onların zor şartlar altında nasıl fedakârca çalıştığı hepimizin malumu. Yaşadıkları zorlukları can kurtarmak için gece-gündüz demeden, hatta bazen kendi canlarını da kaybetmelerine neden olan insanüstü gayretlerini de okuduk, dinledik, izledik.

Tüm bunlardan haberdar olmamızda elbette zaman mekân gözetmeden aynı fedakârlıkla çalışan basın emekçilerinin payı da büyüktü.

Gazeteciler, basın emekçileri, insanlığın hayatta kalma mücadelesi verdiği bu yılda her dönemde olduğu gibi mesleklerinin gereklerini yapmaktan, özgür basın için mücadele etmekten geri durmadı.

Duramazdık.

Çünkü hâlâ mesleğimizi gerçek anlamda yerine getirebilmek için ihtiyacımız olan ifade özgürlüğüne, mesleki haklara yasalarda olsa bile uygulamada sahip değiliz. Her baskı döneminde olduğu gibi meslektaşlarımız bu zor dönemde de demir parmaklıklar ardına hapsedildi, pek çoğu fişlendi, tehditlerle baskılarla yıldırılmaya çalışıldı. Basın tek sesli olmaya zorlandı.

Çünkü tüm bunların yanında güzel ülkemizde Basın, çok sayıda gazetenin, yayın organının kapanmasıyla ağır darbeler de aldı. Özellikle yerel medya büyük kayıplar yaşadı. Sektörün işsizler ordusu daha da büyüdü.

Çünkü Basın Kartı hakkının yanında yıllardır basın emekçilerinin ‘Yıpranma Payı’ olarak bilinen ‘filli hizmet zammı hakkı’ da ipotek altında.

Çünkü Basın Özgürlüğünde hala 180 ülke içinde 154. sırada olmanın utancını yaşıyoruz.

Çünkü TV ekranlarının karartılması tehdit unsuru haline geldi.

Ancak… Biz gazeteciler, her ne olursa olsun umudumuzu, direncimizi kaybetmiyoruz.

Zorluklara, yapılan baskılara boyun eğmeden mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.

Halkın haber alma hakkı için çalışan gazetecilerin susturulmadığı, baskının, sansürün her türlüsünden uzak bir yıl diliyoruz.

2021 yılı insan onuruna yakışır, omuz omuza, dayanışma içinde yaşadığımız ve özgürce, sağlıkla kucaklaşabildiğimiz bir yıl olsun.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti

Yönetim Kurulu