HABER/ Gökçe ADAR 

Kanadalı Eldorado Gold Madencilik Firması'nın Türkiye'deki şirketi Tüprag'a ait Efemçukuru Altın Madeni, İzmir'in içme suyu ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayan Tahtalı Barajı uzak mesafe koruma havzasındaki maden aynı zamanda yaklaşık 200 bin kişinin içme suyu ihtiyacını karşılamak için projelendirilen Çamlı Barajı'nın da mutlak koruma alanı içerisinde yer aldığı öğrenildi. Madenin kapasite artırımı davasının Danıştay tarafından reddedilmesi üzerine bir kez daha maden sahasında keşif duruşması yapıldı. Keşif duruşmasına, İzmir 1. İdaresi Mahkeme heyeti ve bilirkişilerin yanı sıra davacı İzmir Tabip Odası'nın avukatı Mithat Kara, EGEÇEP'in avukatı Arif Ali Cangı, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil İnay Kınay, İZSU'nun avukatı Kaan Karaca ve davalı Tüprag Şirketinin temsilcileri katıldı. Keşif duruşması sırasında çok sayıda yaşam savunucusu da maden girişinde saatlerce bekledi. 

Talep geri çevrildi

Maden sahasında incelemelerde çeşitli noktalardan su, toprak, kayaç ve pasalardan örnekler alındı. Alınan numuneler akredite laboratuarlarda inceleneceği bilgisi alındı. Keşif sırasında İZSU ve EGEÇEP avukatları ile ÇMO şube başkanı mevcut kirlilik yükünün öğrenilmesi için atık su toplama havuzu ve doğu havuzundan numune alınmasını talep etti. Ancak talep şirket yetkilileri tarafından gerekli ekipman ve donanım olmadığı gerekçesiyle geri çevrildi. Numune alınamaması keşif tutanağına da geçildi. Kurum temsilcileri ortaya çıkacak raporun eksik olacağını belirterek itiraz edeceklerini belirtti.

Pasa örneklerine itiraz

İncelemeye yönelik diğer bir itiraz ise pasalardan alınan numunelerle ilgili oldu. Danıştay tarafından bozulan mahkeme kararının bilirkişi incelemesinde herhangi bir numune örneği alınamamıştı. EGEÇEP'in avukatı Arif Ali Cangı tarafından keşif tutanağına geçirilen ifadelerde "28.01.2015 tarihli bilirkişi raporunda ağır metal kirliliği tespit edilen pasa örneklerinin alınması şirket tarafından engellenmiştir. Dolayısıyla pasa örneği olarak alınan numune uyuşmazlığı çözecek nitelikte değildir. Bu nedenle kabul etmiyoruz. Asıl pasaların nerede olduğu bilgisi verilmediği için keşif bu yönüyle eksik yapılmıştır. Bu şekilde Danıştay'ın bozma kararı yerine getirilememiştir" denildi. Öte yandan ÇMO İzmir Şube Başkanı Helil İnay Kınay da aynı konuda itirazlarını keşif tutanağına geçirdi.

Ne olmuştu? 

2005 yılında ÇED olumlu kararı alarak inşaat çalışmalarına başlanılan Efemçukuru Altın Madeni'ndeki kapasite artırımına karşı EGEÇEP, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, İzmir Tabip Odası, Ahmet Karaçam ve Arif Ali Cangı dava açmış; keşifte alınan örnekler, İzmir Yüksel Teknoloji Enstitüsü laboratuvarında analiz edilmişti. Düzenlenen raporun ardından İzmir 1'inci İdare Mahkemesi, 16 Nisan 2015 tarihinde 'ÇED olumlu' belgesinin iptaline hükmetti. Bu karar, analizlerin yapıldığı İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü'nün laboratuvarının akredite olmadığı ve bilirkişilerin İzmir üniversitelerinden olduğu gerekçesiyle Danıştay tarafından bozuldu. Yeniden hazırlanan bilirkişi raporunun ardından mahkeme, bu kez ÇED iptal davasının reddine hükmetti. Davacılar da bunun üzerine temyiz başvurusunda bulundu. Danıştay 14'üncü Dairesi yerel mahkemenin kararını bozdu.