İzmir Atatürk Lisesi'ne ait 7 dersliğin TÜVGA'ya tahsis edilmesi, lisenin mezunları ile eğitim, siyaset ve sivil toplum örgütlerinin isyanını da beraberinde getirdi. Lise önünde toplanan yüzlerce kişi, tahsisin iptalini istedi.


Haber / Umut KARAKOYUN


İzmir Atatürk Lisesi'ne ait olan 7 dersliğin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın yöneticisi olduğu Türkiye Gençlik Vakfı'na (TÜVGA) tahsis edilmesi, tepkileri de beraberinde getirdi. İzmir Atatürk Lisesi Mezunları Derneği öncülüğünde bir araya gelenler, tahsisin iptalini istedi. Okul önünde yapılan eyleme; CHP İzmir milletvekillerinden Musa Çam, Atila Sertel, Tacettin Bayır ve Özcan Purçu'nun yanı sıra eğitim sendikaları, sivil toplum örgütleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
TÜVGA tarafından okulun konferans salonunda gerçekleştirilen seminerden yansıyan görüntülerde Anayasaya ve laik, demokrat eğitim sistemine aykırı pek çok unsur olduğuna dikkat çekilen açıklamada, konuya dair soruşturma açılması için ilgili kurumlar göreve çağrıldı. Dernek Başkanı Murat Saraç, açıklamasında İzmir Atatürk Lisesi'nin önemine vurgu yaparken, okulun sıradan bir okul olmadığı, laik, çağdaş eğitim ve yaşam sistemini ülkeye kazandıranların bizzat yetiştiği bir okul olduğunu aktardı. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile yapılan protokol kapsamında tahsisin gerçekleştiği ve 'Yaz kursu' adı altında eğitim verileceği belirtilen okulda, eğitimin içeriğine dair net bilgilerin verilmemesi, kafa karıştıran konulardan biri. Yaptığı açıklamada bu konuya da dikkat çeken Murat Saraç; “Çekilen anı fotoğraflarında bile kızlar ile erkeklerin yan yana getirilmediği bir ortamda, dersliklerde verilen eğitimin içeriği ve şekli konusunda ciddi endişelerimiz bulunmakta” dedi.

İZİN VERİLMEMELİYDİ

Dernek Başkanı Murat Saraç, resmi kurumlara başvuru yaptıklarını açıklarken, ilgili kurumları göreve çağırdı. Gerekli işlemlerin başlatılmasını isteyen Saraç, şunları söyledi: “Her ne kadar bahsi geçen faaliyetler okul öğrencilerimizi ve öğretmenlerimizi kapsamıyor, bahsi geçen protokol geçici süreli bir tahsis içeriyor olsa bile, iddia edildiği gibi bir faaliyete, ne adını Mustafa Kemal Atatürk'ten alan şanlı okulumuzda ne de ülkemizin başka bir okulunda izin verilmemesi gerektiğine yürekten inanıyoruz.”
Konuşmasının devamında vatanına, milletine, Cumhuriyet ve demokrasiye gönülden bağlı bireyler olduklarını kaydeden Murat Saraç; ülkenin geleceği, kalkınması, birliği ve dirliğinin ancak Anayasa'da yer aldığı şekliyle sürdürülecek, çağdaş, laik ve pozitif bir eğitim sayesinde gerçekleşebileceğine işaret etti. Saraç; “Devletin resmi rakamlarına göre, toplam nüfusun yüzde 18'inin lise mezunu olduğu, ilköğretim seviyesinin neredeyse yüzde 60'ları bulduğu bir ortamda, topyekün gelişme ve kalkınma adına lisemiz gibi, ilim ve irfan yuvalarında, bilimi esas alan, çok daha çağdaş ve ilerici uygulamalar yapılmasının gerekliliğini ilgililere hatırlatmak isteriz” dedi. Açıklamanın ardından katılımcılar dağıldı.