İzmir'de Aliağa ile Selçuk arasında çalışan banliyö hattı İZBAN'da 15 Şubat'ta uygulamaya geçen 'artı para' uygulamasının geri çekilmesi amacıyla toplanan imzalar Büyükşehir Belediyesi'ne teslim edildi.

Aliağa’dan Selçuk'a hizmet veren kent içi banliyö sistemi İZBAN’da 15 Şubat Perşembe günü 'Artı Para' adı verilen yeni sisteme geçildi. Yeni uygulamada yolcular, 25 kilometreye kadar olan seyahatlerini 2,86 liraya, sonrasında gittiği her kilometre başına ise 7 kuruş daha ödeme yapmaya başladı. Uygulama bir çok kesim tarafından tepki ile karşılanırken, Türkiye Komünist Partisi (TKP) İzmir il örgütü, Artı Para sisteminin geri çekilmesi amacıyla topladığı binlerce imzayı düzenlenen basın açıklamasının ardından Büyükşehir Belediyesi'ne teslim etti. Belediye önündeki basın açıklamasında "Bu soygunun peşini bırakmayacağız. Bu eşitsiz ve haksız uygulama geri alınmadığı takdirde, konuyu idare mahkemesine götürüp dava açacağız" denildi.

TÜCCAR BELEDİYECİLİK


Yapılan basın açıklamasında, şöyle denildi: “Tam iki hafta önce bir basın toplantısıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İzmir halkına dayattığı “tüccar belediyecilik” tavrına itiraz etmiş, İZBAN’daki “kademeli ücretlendirme” tezgahını ifşa etmiş, bu tezgahın arkasına gizlenen fahiş zammın geri alınmasını talep etmiştik. İki hafta boyunca İZBAN istasyonlarında sabah akşam masalar kurarak, İzmirlilere reva görülen zulmü gözlemleyip belgeleyerek, emekçilerle dertleşip birlikte nasıl mücadele edeceğimizin olanaklarını tartışarak hayli yol aldık, imzalar topladık. Binlerce yurttaş, CHP’li Büyükşehir Belediyesi’nin “tüccar belediyecilik” zihniyetine isyan ederek, İZBAN’daki zammın derhal geri çekilmesi talebini dile getirdi. İşte tam iki hafta sonra elimizde binlerce imzayla, İzmir halkının iradesiyle burada, Büyükşehir Belediyesi’nin önündeyiz.

DAVA AÇAÇACAĞIZ


Toplu ulaşım tüm yurttaşlar için temel bir haktır. Hükümetler ve yerel yönetimler, yurttaşlara bu hakkı sunmakla mükelleftir. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun dayattığı İZBAN’da blokaj sistemi ve fahiş zam uygulaması, bu hakkı elimizden alıyor, ulaşım hakkımızı gasp ediyor. Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde toplu ulaşımda mesafeye göre farklı ücretlendirme anlayışı eşitsizliktir, haksızlıktır, gasptır.
Tekrar ediyoruz: Kocaoğlu bir an önce Büyükşehir Belediyesi’ni “şirket”, İzmirlileri “müşteri”, kendisini “CEO” sanmaktan vazgeçmelidir. Bir işletmeci edasıyla İzmirlilere “patronluk” taslamaktan vazgeçmelidir. Bu eşitsiz, haksız, adaletsiz uygulamaya derhal son verilmelidir.
Bu eşitsiz ve haksız uygulama geri alınmadığı takdirde, konuyu idare mahkemesine götürüp dava açacağız. Açacağımız davayla ilgili gelişmeleri sizlerle mutlaka paylaşacağız.”