Yurttaşın can simidi kredi kartı: Borç tsunamisi kapıda
Yurttaşın can simidi kredi kartı: Borç tsunamisi kapıda
İçeriği Görüntüle

Finans dünyasının pusulası, bir kez daha küresel belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin arttığı bir dönemde, en güvenilir limanlardan biri olarak kabul edilen altına dönmüş durumda. Ortadoğu'da sular durulmazken ve merkez bankalarının para politikalarına ilişkin beklentiler sürekli güncellenirken, değerli metal piyasası da bu dinamiklerden payına düşeni alıyor. Ancak son dönemde altın piyasasında dikkat çekici bir ayrışma yaşanıyor: Uluslararası piyasalarda yönü belirleyen ons altının fiyatı hafif bir düşüşle seyrederken, Türkiye'deki yatırımcının en çok rağbet ettiği gram altın, yüksek seviyelerdeki yerini koruyarak adeta kendi yolunu çiziyor. Bu durum, gram altının fiyatlamasında küresel faktörler kadar, yurt içi dinamiklerin de ne kadar belirleyici olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Yatırımcılar, bu karmaşık denklemin şifrelerini çözmeye çalışırken, gözlerini yaklaşan faiz kararı açıklamalarına çevirmiş durumda.

Gram altının sessiz tırmanışı: Ons fiyatı neden geride kaldı?

Güne yatay bir başlangıç yapan gram altın, sabah saat 09:30 itibarıyla 4 bin 267 lira gibi kritik bir seviyeden işlem görerek, yatırımcısına zirvedeki yerini koruduğu mesajını verdi. Bu fiyatlama, diğer altın türlerine de yansıdı. Aynı dakikalarda, geleneksel yatırım araçlarından çeyrek altın 7 bin 63 liradan, Cumhuriyet altını ise 28 bin 119 liradan alıcı buldu. Bu tablo, iç piyasadaki altın talebinin ne denli canlı olduğunu gösteriyor.

Ancak madalyonun diğer yüzüne, yani küresel piyasalara bakıldığında, daha farklı bir resim ortaya çıkıyor. Altının uluslararası piyasalardaki ons (31.1 gram) cinsinden değeri olan ons altın, yüzde 0,4'lük bir azalışla 3 bin 357 dolardan işlem görüyor. Peki, ons altın gerilerken, gram altın neden bu kadar güçlü durabiliyor? Bu sorunun cevabı, gram altının fiyat hesaplamasında yatan basit ama etkili bir formülde gizli: Gram altın fiyatı = (Ons altın fiyatı / 31.1) x Dolar/TL kuru.

Bu formül, gram altının değerinin, ons fiyatı kadar dolar kuruna da doğrudan bağlı olduğunu gösteriyor. Yani, ons altın fiyatı düşse bile, eğer Dolar/TL kurunda bir yükseliş yaşanırsa, gram altının fiyatı artabilir veya en azından düşüşü sınırlı kalabilir. Son dönemde Türk Lirası karşısında güçlü duruşunu sürdüren dolar kuru, gram altının bu "dirençli" tavrının ardındaki ana itici güç. Bu durum, Türkiye'deki altın yatırımcılarının, sadece küresel piyasaları değil, aynı zamanda yurt içi kur ve enflasyon gelişmelerini de yakından takip etmesini zorunlu kılıyor.

Jeopolitik nabız ve güvenli liman refleksi: Orta Doğu'da sular durulmuyor

Altın fiyatlarını küresel ölçekte etkileyen en önemli faktörlerden biri, jeopolitik risklerdir. Ortadoğu'da son dönemde tırmanan ve bir türlü yatışmayan gerilim, küresel piyasalarda bir "riskten kaçış" dalgasını tetikleyerek, yatırımcıları güvenli liman arayışına itiyor. Savaş, çatışma, siyasi istikrarsızlık gibi durumlar, genellikle borsalar gibi riskli varlıklarda satış baskısı yaratırken, belirsizlik dönemlerinin vazgeçilmez sığınağı olan altına olan talebi artırır.

İsrail-İran gerilimi, Yemen'deki Husilerin Kızıldeniz'deki ticari gemilere yönelik saldırıları ve bölgedeki genel istikrarsızlık, küresel tedarik zincirleri ve enerji fiyatları üzerinde bir baskı oluşturarak, ekonomik belirsizliği körüklüyor. Bu belirsizlik ortamında, hem bireysel yatırımcılar hem de merkez bankaları, portföylerindeki altın miktarını artırarak, kendilerini olası finansal şoklara karşı korumaya çalışıyor. Bu "güvenli liman" talebi, ons altının belirli bir seviyenin altına düşmesini engellerken, zaman zaman da yukarı yönlü hareketleri destekliyor. Dolayısıyla, Ortadoğu'dan gelecek her yeni haber, altın piyasasının nabzını doğrudan etkileme potansiyeli taşıyor.

Yatırımcı ne yapmalı? Uzmanların beklentileri ve kritik seviyeler

Peki, bu karmaşık ve çok değişkenli ortamda, altın yatırımcıları ne yapmalı? Finans uzmanları, kısa vadeli dalgalanmalardan ziyade, uzun vadeli trendlere odaklanmanın önemini vurguluyor. Ons altın için 3 bin 350 dolar seviyesi önemli bir psikolojik ve teknik destek olarak görülürken, bu seviyenin üzerinde kalındığı sürece yukarı yönlü potansiyelin devam edebileceği belirtiliyor. Olası bir yükselişte ise, 3 bin 400 dolar ve üzeri seviyeler direnç olarak takip edilecek.

Gram altın için ise, ons fiyatından daha çok, dolar/TL kurunun seyri belirleyici olacak. Uzmanlar, kurdaki olası yukarı yönlü hareketlerin, ons fiyatındaki düşüşleri telafi ederek gram altını yeni rekorlara taşıyabileceğini belirtiyor. Gram altında 4 bin 250 lira seviyesi önemli bir destek noktası olarak öne çıkarken, bu seviyenin üzerinde kalıcılık sağlanması, 4 bin 300 lira ve üzerindeki yeni zirvelerin hedeflenmesini sağlayabilir.

Yatırımcılar için genel tavsiye, portföylerinde belirli bir oranda altın bulundurarak, kendilerini küresel ve yerel risklere karşı korumaları yönünde. Özellikle jeopolitik risklerin arttığı ve ekonomik belirsizliklerin devam ettiği bu dönemde, altının "güvenli liman" rolünü sürdürmesi bekleniyor. Kısa vadeli al-sat kararları yerine, uzun vadeli birikim ve değer koruma aracı olarak altına yaklaşmak, bu fırtınalı piyasada en doğru stratejilerden biri olabilir. Gözler şimdi, merkez bankalarından gelecek açıklamalarda ve Ortadoğu'daki gelişmelerde olacak. Bu iki faktör, altının bir sonraki hamlesinin yönünü belirleyecek.

Kaynak: HABER MERKEZİ