Eski Datça, begonvillerle renklenmiş otantik sokakları ve tarihi dokusuyla içimizi ısıtan bir cennettir. Datça gazozunun serinletici tadı ve akşam güneşinin ılık esintisi eşliğinde, Eski Datça'nın büyüleyici ruhu sizi sarar. Tarihi sokaklarda gezinirken, Antik Yunan döneminden kalma siluetlerin izleriyle karşılaşabilir, hatta ünlü şair Can Yücel'in dizeleriyle bu atmosferi daha da zenginleştirebilirsiniz.
Datça'nın Köklü Tarihine Yolculuk
Datça'nın tarihi kökleri MÖ 2000'lere kadar uzanır. Bu toprakların ilk sakinlerinin Karyalılar olduğu bilinmektedir. Daha sonra Dorlar, bu topraklarda Knidos adını verdikleri bir şehir kurarlar ve bu ad Datça'nın eski adı haline gelir. Dorlar dönemi, Datça'nın altın çağı olarak kabul edilir.
Şehrin Altın Çağı
Dorlar döneminde, Datça ticaretin merkezi haline gelir. Şehir, Kuzey Limanı ve Güney Limanı gibi iki önemli limana sahiptir. Kuzey Limanı askeri amaçlar için kullanılırken, Güney Limanı ticaretin merkezi olur. Bu dönemde Knidos'da birçok tapınak, kilise ve heykel inşa edilir. Ayrıca Doktor Euryphon ve öğrencileri, burada büyük bir tıp okulu kurarlar, bu da Knidos'u kültür, sanat ve eğitim alanlarında da bir merkez haline getirir.
MÖ 546 yılında Perslerin egemenliğine giren Knidos, sonrasında Bergama Krallığı'na katılır ve Datça'nın tarihi yeni bir yön alır.
Knidos'un Datça Olma Hikayesi
Datça'nın tarihi, Knidos'un Menteşe Beyliği'ne bağlanmasıyla Türk egemenliğine geçişiyle de önemli bir dönemi kapsar. 13. yüzyılda, Bizans egemenliğine kısa bir süre dahil olan Knidos, Osmanlı İmparatorluğu'na katıldığında adı Datça olarak değiştirilir. Bu eşsiz güzellikteki coğrafya, Türkiye Cumhuriyeti toprakları içinde yaşamaya devam eder.
Eski Datça'da Can Yücel İzleri
Datça'nın tarihine bir göz attıktan sonra, ünlü şair Can Yücel'in etkisinden bahsetmemek olmaz. Can Yücel, Datça'nın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Hayatının son dönemlerini Eski Datça Mahallesi'nde geçiren şairin evi ve mezarı burada bulunur. Orhan'ın Yeri adlı mekanda, şairin anısına özel bir köşe bulunur ve bu köşe "Can Baba" olarak adlandırılır.
Efsanelerle Çevrili Bir Datça
Datça'nın tarihine dair efsaneler de sıklıkla anlatılır. Bir rivayete göre, Datça'nın iç bölgeleri eskiden değerli taş ocaklarıyla doluydu. Bu nedenle aileler, erkek çocuklarına iç kısımları, kız çocuklarına ise deniz kenarındaki arazileri bırakmışlardır. Datça'nın berrak denizleri ve temiz havası, denizcilik tutkusu olan insanları cezbetmiştir.
Başka bir rivayete göre ise Datça, İspanyol denizciler tarafından terk edilen cüzzam hastalarının sığınağı olmuştur. Denizciler, hastaların bu topraklarda yok olacağını düşünmüşlerdir, ancak Datça'nın doğal iyileştirici güzellikleri sayesinde hastalar bir bir sağlıklarına kavuşmuştur. Bu nedenle söylenir ki, "Tanrılar, uzun yaşamasını istedikleri kullarını Datça'ya yollarlar!"
