Haber/ Gökçe ADAR

Türkiye'nin gerçek bir yargı reformuna ihtiyacı olduğunu ifade eden DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Ekim ayında meclisin açılmasıyla birlikte gerek yargı reformu gerekse Yeni Ekonomik Programı (YEP) ve bütçe görüşmeleri ana gündem maddeleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bugün ihtiyaç olan bütün toplum kesimlerinin katılacağı bir süreçte anayasadan başlamak üzere hukuk sisteminin eşitlikçi ve özgürlükçü bir şekle dönüştürülmesi önemlidir. YEP aslında İMF’nin bize dayatmış olduğu programdan başka bir şey değildir. Bu programda geriye dönük enflasyona dayalı ücret saptama sistemi ortadan kaldırılarak asgari ücret artışı beklenen enflasyon ve iş gücü piyasası esnekliği sağlanmalı, kıdem tazminatı yeniden düzenlenmeli demektedir. İşçilerin son kalesi olan kıdem tazminatına karşı tüm çalışanların örgütlü, örgütsüz ve gelecekte iş bulma vaadiyle umutlarını koruyanların, birlikte mücadele ederek kıdem tazminatının kaldırılmasına karşı emekten yana tavır almaları gerekmektedir. O nedenle tüm sendikalara görev düşmektedir” diye konuştu.

Emekçiler söz sahibi olmalı

Önümüzdeki günlerde emeklileri ilgilendiren bir sürecin yaşanacağını hatırlatan Sarı, süreç sonunda emekçilerin söz sahibi olması gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu: “Önümüzdeki günlerde yargı reformu ve YEP'in ardından bütçe görüşmelerinde tüm çalışanları ve emeklileri ilgilendiren bir sürece girilecek. Doğal olarak ranta değil halka bütçe şiarıyla, temel gereksinimlerimiz olan eğitim, ulaşım ve sağlığın ücretsiz bir şekilde halkımıza tahsisi konusunda mücadele etmekten başka şansımızın olmadığı aşikârdır. Tüm bu sonuçlara göre ister beyaz yakalı ister mavi yakalı olmak üzere insanca yaşayacağımız, ücret, kıdem tazminatı, özgür, demokratik bir Türkiye için hukuk sistemindeki boşlukların doldurulması gibi temel konularda emekçiler söz sahibi olmalıdır. Mücadele ve kararlılık, karanlıktan aydınlığa çıkan yolda birleşik mücadele bize demokrasiyi ve özgürlükleri kazandıracaktır.”