Tolina Tarım Yönetim Kurulu Başkanı Mete Hacaloğlu, Tolina Tarım’ın Ziraat Bankası tarafından kat edilen kredi borcunu ödeyebilmek için hayvan satışı yoluna gittiğini ve bankanın iddia ettiği gibi borçlarının yapılandırılmadığını söyledi.

sinannGeçtiğimiz hafta gazetemizde yayınlanan “Tarıma Banka Darbesi” başlıklı haberimizin ardından Ziraat Bankası 3. Bölge Müdürü Mehmet Şükrü Taşçı tarafından bir açıklama yapılmış ve Tolina Tarım’ın borçlarını geciktirdiği, işletmedeki hayvan varlığını gün getikçe azalttığı ve banka tarafında hayvan varlığının tamamlanmasına yönelik uyarılarına rağmen bunu yerine getirmediği yönünde bir açıklama yapılmış, söz konusu açıklama gazetemizin 29 Ekim 2018 nüshasında da yer almıştı.
Ziraat Bankası’nın yaptığı açıklamaların doğruyu yansıtmadığını, bankayla yaptıkları yazışmalarda da Taşçı'nın iddialarını çürütür nitelikte ifadelerin yer aldığını dile getiren Tolina Tarım Yönetim Kurulu Başkanı Mete Hacaloğlu, “Ziraat Bankası’nın açıklaması gerçeklerden uzak ve her zamanki demagoji temelli ifadelerden oluşuyor. Banka sorunumuza hiçbir zaman çözüm bulmaya uğraşmadığı gibi ne durumda olduğumuz ile de ilgilenmedi” dedi.

Kredi kat edildi


Tolina Tarım’ın 2012 yılında 192 adet damızlık gebe düve alımına yönelik Ziraat Bankası’ndan yatırım kredisi kullandığını söyleyen Hacaloğlu, “Bankanın iddia ettiği gibi 2016 yılında ödeme güçlüğüne düşüldüğü için 24 ay vadeli yapılandırma yapıldığı doğruyu yansıtmamaktadır. Ankara 12. Noterliğinden 22 Temmuz 2016 tarihinde Ziraat Bankasından tarafımıza gönderilen hesap kat ihtarı ile ödeme vadeleri henüz gelmemiş tüm kredi borçlarımızın tek seferde 3 gün içerisinde ödenmesi talep edildi. Bu kat yazısından dolayı 3 gün içinde ödeyemediğimiz, aslında yıllara yayılmış olan vadelerdeki borçlarımızı zorunluluktan dolayı 24 ayda, hem de hakkımız olan sübvansiyonlu düşük faiz oranları iptal ettirilerek yüksek faiz oranından ödenmek üzere yapılandırıldı. Dolayısı ile şirketimizin ödeme güçlüğüne düşmesinden dolayı kredilerinin yapılandırıldığı yalandır” diye konuştu.

İşletmeye gelen olmadı


Bankanın firmanın belirtilen yapılandırmanın geçerli olduğu dönemlerde hayvanlarını satmaya başladığını tespit ettikleri yönündeki açıklamalarının da gerçeklerle uzaktan yakından ilgisi bulunmadığını dile getiren Hacaloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü; “22 Şubat 2016 tarihinde kendileri işletmeyi ziyarete davet edilmiş, kendileri de ayarlama yapacaklarını belirtmişler ancak Ne o tarihten sonra ne de önce bağlı bulunduğumuz İstanbul Maslak şubesinden, ne de genel müdürlükten gerek yapılandırma, gerek tahsis, gerek de diğer herhangi bir birimden, herhangi bir yetkili işletmeye adımını atmamıştır. Sadece hayvanların toptan satışları gündeme geldiği zaman Ağustos 2018’de bir bağımızın olmadığı yerel şubeden bir memur gönderilmiştir. Dolayısı ile ziyaretlerde hayvanların satılmaya başlandığının gözlemlendiği doğru değildir.”

Satmak zorunda kaldık


Vadesi gelmemiş kredi borcunu haksız yere kat ederek yüksek faiz oranı ile ve hayvancılığın kendi döngüsü içerisindeki nakit akışa bağlı olarak planlanmış ödeme planları yerine 24 ay vadeli tek seçenek ile yapılandırmalarından kaynaklı olarak işletmenin nakit akışının bozulduğunu ifade eden Hacaloğlu, “Bu doğrultuda kimi genç hayvanlarını satmak zorunda kaldık. Buna çözüm olarak 300 bin TL civarındaki riskimize karşılık 2 milyon 800 bin TL’lik ipoteğimizle tarafımıza yem alım kredisi ve ek hayvan alım kredisi verilmesi veya bu kadar yüksek ipoteğin bir bölümünün kaldırılması, böylece bizim bu teminatla başka bankalardan ilave kredi almamızın önünün açılmasını istedik. Ancak bu talebimiz 11 Haziran 2018 tarihinde red edildi. Ziraat Bankası riskimizin 10 katı kadar teminatı elinde tutmayı yeğleyerek başka bankalardan ilave finansman arayışımıza darbe vurdu ve asıl görevi olan hayvan ve yem alım desteğini bizden esirgedi.”

Demagoji yapıyorlar


Ziraat Bankası’nın firmanın borcunu 3 ay ötelediği yönündeki açıklamasına da tepki gösteren Hacaloğlu, “Kredi ödemelerinde hiçbir aksaklık yokken “yem alım sezonundaki yoğun nakit ihtiyacından dolayı” Temmuz 2017’de 3 aylık erteleme istedik fakat talebimiz kabul edilmedi. Bize kredi ödemelerinin 90 günlük takibe düşme süresi içerisinde ödenebileceği iletildi. Banka, şirketimizin kredibilitesinin kayıtlarda zedeleneceğini bilerek bu çözümü önerdi. Temmuz 2017’de kredilerimizin tek seferde Eylül 2018 tarihinde kapatılmasına kadar hiçbir erteleme yapılmadı ve bize çözüm olarak 90 gün gecikmiş vaziyette ödeme zorunluluğu sunuldu. 31 Mayıs 2018 tarihinde yoğun yem alım dönemine girilmesinden dolayı ek yapılandırma talep ettik. Ancak 11 Haziran 2018 tarihinde bu talebimizin kabul edilmediği iletildi. Dolayısı ile 3 ay süre ile uzatılması, destek olunması ve ekonomide kalmasının sağlanması yalan ve demagojiden ibarettir” şeklinde konuştu.
İşletmedeki hayvan varlığının ciddi oranda azaldığını doğrulayan Hacaloğlu, şu ifadeleri kullandı: “2018 Eylül’ünde 40 başa düşülmesinde tek sorumlu haksız yere kat ettiği, yüksek faizde ve hayvancılığa uymayan bir ödeme planında ödeme zorunda bıraktığı, yapılandırmadan kaçtığı ve yeterli teminatımız olmasına rağmen yeni hayvan alım ve yem kredisi kullandırmayan Ziraat Bankasıdır. 14 Eylül tarihinde takibe düşen 250 bin TL’lik kredi borcumuzu ödemek amacı ile hayvan varlığımızın büyük bölümü sattık.”
Bankanın ‘herhangi bir yasal işlem yapılmaksızın ödeme yapmasına destek olunmaya çalışılmıştır’ açıklamasına da tepki gösteren Hacaloğlu, “Firmamızın borçları 29 Ağustos 2018 tarihine kadar takip hesaplarına aktarılmasını zorunlu kılan 90 günlük gecikme sürelerini aşmadığı için takip hesaplarına atılmamıştır, dolayısı ile bir lütuf gibi sunulan bu ifade gerçekle örtüşmemektedir” dedi.