Haber/ Didar DEMİRCİ
Bu yüzden 2020 yılını kayıp yıl olarak değerlendiren turizmciler, aşılamanın artması ve de kurallara uyulmasıyla 2021’in toparlanma yılı olacağı görüşünde 2020 yılında koronavirüs salgınıyla birlikte getirilen kısıtlamalar ve büyük kayıp yaşayan seyahat acentaları, 2021 yılından umutlu. Konuya ilişkin gazetemize açıklama yapan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu üyesi Tolga Gencer, yerinde karar uygulamasını ve de Halkbank desteğiyle TÜRSAB üyesi acentalara verilecek 100 bin liralık kredi ödemesini değerlendirdi.
'Hareketlilik başladı'
Yeni kararlar doğrultusunda turizmde bir hareketlilik başladığına dikkat çeken Gencer, “Pandemi sürecinde bizler hiç iş yapamadık. Şimdi ise 2 hafta önce alınan kararlar neticesinde turizmde bir hareketlilik başladı. Biz günü birlik ve hafta sonları kültür ağırlıklı, (Örneğin, Kapadokya, Ege Bölgesi gibi yerlere) turlar düzenliyoruz. Burada önemli olan vaka sayılarının düşük ilerlemesi. Vaka sayıları düşük ilerlerse ve de aşılama oranında artış olursa Nisan ayından sonra yabancı turist sayısıyla birlikte işlerimizin düzeleceğini düşünüyorum” dedi. Gencer, TÜRSAB ve Halk Bankası arasındaki protokolü hatırlatarak, “Normal şartlarda bankalar kimseye kredi vermiyor. Kredi vermek için bir teminat göstermeleri gerekiyor. Bu noktada biz TÜRSAB olarak, üyelerimizin TÜRSAB belgelerini teminat olarak sunduk ve Halkbankası’yla bir anlaşma imzaladık. Bu üyelerimize bir can suyu olacak. 2021’de kazanacağımız para ile de kredilerimizi ödeyeceğiz. Şu an bu krediden faydalanan acentalarımız var. Bütün olarak tabloya baktığımızda hiç iş yapmayan tek meslek turizm sektörü. Seyahat acentası olarak bizim desteğe ihtiyacımız var. Önümüzdeki sezonda iş yapacağımızı biliyoruz” ifadelerini kullandı.
'Kurallara uyulmalı'
İzmir’in turuncu risk kategorisinde devam edeceğini düşündüğünü dile getiren Gencer, sözlerine şöyle devam etti: “Yeni kurallara herkes uymalı. Ayrıca bu kurallara uyulup uyulmadığı konusunda da denetimlerin artırılması gerekiyor. Bizlerin de denetlenmesi gerekiyor. Sıkı bir denetim ve de herkesin kurallara uymasıyla pandeminin etkisinin azaltılacağı inancındayım. Şimdilik temennimiz İzmir’in kırmızı risk kategorisinde olmaması. 2020’ye göre 2021 daha iyi olacağını görüyoruz. Kıpırdanmaların başladığını, gelen taleplerle görüyoruz. 2021’de aşılanmayla ilgili bir iyimserlik var. Biz 2021’i toparlanma yılı olarak görebiliriz. Aşılama oranı yüksek, vaka sayısının düşük olması şartıyla Mayıs’tan itibaren 2021'i toparlanma yılı olarak görüyoruz.”
