ÖZEL- Didar DEMİRCİ/ Hayvan yetiştiricilerinin girdi maliyetleri o kadar hızlı artıyor ki, açıklanan hiçbir destek, dertlerine derman olmuyor. İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Hakan Çakıcı, ithal yem fiyatlarındaki istikrarsızlığa karşı hayvan besicilerinin yem bitkisi ekmekten başka çaresinin kalmadığını söyledi. Yem bitkisi ekimi ise hem ciddi bir planlama hem de destek gerektiriyor.
'GÜNCELLİĞİNİ KAYBEDİYOR'
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi'nin 2022 yılı destekleme kararnamesi kapsamında, hayvan başına 370 lira olan buzağı desteğini 500 liraya yükselttiğini hatırlatan Çakıcı, bu desteklemeyi olumlu karşıladıklarını fakat rakamın yetersiz kaldığına dikkat çekti. Çakıcı, “Yetersiz kalmasının nedeni piyasa çok hareketi. Yem maliyetleri sürekli artıyor. Hayvancılıkta kullanılan ithal yemlerin fiyatları sürekli yükseliyor. Siz bir fiyat açıklıyorsunuz ama hemen güncelliğini kaybediyor, yetersiz kalıyor. İthalata bağlı olarak yetersiz kalıyor” dedi.
'BAĞIMLILIĞIN ACISI'
Besicinin belini büken girdilerde dışa bağımlı olduğumuzu hatırlatan Çakıcı, enerji krizi, döviz kurlarındaki aşırı artış ve enflasyonla beraber üreticinin her geçen gün zarar ettiğini dile getirdi. İthalata olan bağımlılığın acısının bugün çıktığını ifade eden Çakıcı, artık yerli üretime geçmemizin zor ve maliyetli olduğunun altını çizdi. Tarımda bir planlama olmadığını da sözlerine ekleyen Hakan Çakıcı, “Çiftçinin aynı zamanda yem bitkisi ekmesi için de desteklenmesi gerekiyor. Bunlar için de planlama yapılması gerekiyor. Tümden bir planlama yapmak lazım. Hayvancılıkla ilgili mevcut tablo maalesef iyiye gitmiyor. Hayvan sayıları düşerken tüketicinin gelir seviye de azılıyor. Bu da pazardaki talebin düşmesine neden oluyor” ifadelerini kullandı.
BİTİK DURUMDAYIZ’
Buzağı başına destek ödemesi fiyatı 500 liraya yükselirken bugün Buca’nın Kaynaklar köyünde hayvancılıkla uğraşan Ahmet Dirbisoğlu, “Bitik durumdayız” diyerek şunları söyledi: “8 büyükbaş hayvanım için günde 70-80 TL saman balyasına, 300-400 TL'de yeme veriyorum. Yani aşağı yukarı günlük toplam giderimiz 600-700 lira. O kadar hayvan için 1 yıl içinde geri ödemeli 100 bin lira kredi verdiler. Ama bu para çiftçinin hiçbir şeyi kurtarmıyor. Amcaoğulları destekten yararlanıyor ama yem pahalı olduğu için onları bile kurtarmıyor. Hayvanın sütünü satarak geçinmeye çalışıyoruz. Sütçüye veriyoruz o da karşılığında yem getiriyor. Onun danalarını da kurbanda satıyoruz. Onun karı da artık maliyetleri karşılamıyor. Ne yazı ki şu an her şey bitmiş durumda.”
