Kristalina Georgieva, IMF ile Dünya Bankasının düzenlediği Bahar Toplantıları kapsamında basın toplantısı gerçekleştirerek, fonun gelecek dönemdeki temel politika önceliklerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Tünelin sonunda ışığın göründüğüne işaret eden Georgieva, ancak krizin "karanlık bir gölge" oluşturmaya devam ettiğini söyledi.

Georgieva, ekonomik varlıkların tehlikeli bir şekilde ayrıştığını, ABD ve Çin gibi ekonomiler öne çıkarken, daha yoksul ülkelerin hızlı toparlanmanın gerisinde kaldığını aktardı.

"Merkez bankalarının dikkatli iletişimine ihtiyacımız var"

Son derece yüksek bir belirsizlikle karşı karşıya olunduğuna dikkati çeken Georgieva, iş kayıpları, eğitim kayıpları, aşırı yoksulluk ve açlıktan kaynaklanan daha fazla ekonomik zarar riski olduğunu anlattı.

Georgieva, IMF'nin küresel politika gündeminin 3 önceliği olduğuna değinerek, bunlardan ilkinin adil aşılama olduğunun altını çizdi.

Aşı üretiminin ve dağıtımının artırılmasıyla ihracat kontrollerinin kaldırılması gerektiğini belirten Georgieva, "Aşı politikası ekonomik politikadır. Sağlık krizinin sona ermesinde sağlanan daha hızlı ilerleme, 2025 yılına kadar küresel gayrisafi yurtiçi hasılaya (GSYH) yaklaşık 9 trilyon dolarlık katkı sağlayabilir." diye konuştu.

Georgieva, toparlanmaya ilişkin önceliklerinden de bahsederek, mali önlemlerin ve uygun mali koşulların sürdürülmesi gerektiğinin altını çizdi.

IMF Başkanı Georgieva, "Ayrışan toparlanmalar göz önüne alındığında, zararlı finansal etkileri en aza indirmek için hem büyük merkez bankaları tarafından dikkatli iletişime hem de gelişmekte olan ülkelerde ihtiyatlı politikalara ihtiyacımız var." dedi.

Asgari vergilendirme çağrısı

Sağlık krizi sona erdiğinde hükümetlerin destek programlarını kademeli olarak azaltması gerektiğini vurgulayan Georgieva, yeşil ve dijital altyapıya yönelik kamu yatırımlarının artırılmasının önemine işaret etti.

Georgieva, "Çoğu durumda bu, daha aşamalı vergilendirme ve şirketler için asgari vergilendirme ile uluslararası vergi oranları gibi konularda anlaşma anlamına gelecektir." diye konuştu.

Düşük gelirli ülkelerin gelecek 5 yıl içinde yaklaşık 450 milyar dolarlık kaynağa ihtiyaç olacağını kaydeden Georgieva, bu ülkelerin daha fazla yurtiçi gelir seferberliğine ve daha fazla imtiyazlı dış finansman ile borçlarıyla başa çıkmaları için daha fazla yardıma ihtiyaçları olduğunu aktardı.

Georgieva, IMF'nin şimdiye kadar 86 ülkeye çeşitli araçlar kullanarak 110 milyar doların üzerinde destek sağladığını belirterek, fonun 650 milyar dolarlık yeni bir özel çekme hakkı (SDR) tahsisini de önereceğini ve bunun rezerv varlıklar için uzun vadeli küresel ihtiyacın karşılanmasına yardımcı olacağını, tüm üyelere, özellikle de en savunmasız olanlara önemli bir likidite sağlayacağını ifade etti.