Akaryakıtta uygulanan eşel mobil sistemi kapsamında, artan maliyetlerin tüketicilere yansımaması için, kur ve petrol fiyat artışları ÖTV’den karşılanıyor. Ancak gerek kur gerekse petrol fiyatındaki aşırı artış, vergi oranlarında indirime yönelik marj bırakmadı. Yani akaryakıt ürünlerinden alınan ÖTV sıfır noktasına kadar geriledi. Bu durumda artan maliyetin vergi yoluyla karşılanmasının da sonuna gelinmiş oldu.

Devletin eşel mobil sistemi ile akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasını önlemek için 31 milyar liralık vergi gelirinden feragaz ettiğini belirten Aktaş, bu rakamın yıl sonuna kadar 46 milyar TL seviyesine çıkmasının öngörüldüğünü hatırlattı. ÖTV'nin yeniden fiyatlara yansıtılmasını zayıf ihtimal gördüklerini de belirten Aktaş, bu durumda fiyatlarda yüzde 50'ye yakın zam gerekeceğini belirtti.

'YÜZDE 50'YE YAKIN ZAM'

Foreks'in sorularını yanıtlayan Aktaş, ''Devlet eşel mobil sistemiyle yaklaşık 31 milyar lira ÖTV ve buna bağlı olarak KDV gelirinden feragat ederek ya da vazgeçerek, hem vatandaşların zamlardan daha az etkilenmesini hem de taşımacılığın dolayısıyla tüm ekonominin sürdürülebilirliğini korumaya çalıştı. Açıklanan enflasyon ile mücadele kapsamında vergi tedbirleri notlarında yıl sonuna kadar bu feragatin 46 milyarı lirayı aşacağı belirtilmişti. Devletin gelirlerinde büyük öneme sahip akaryakıt vergilerinden ne kadar daha feragat edilebileceği sorusu bizim yanıtlayabileceğimiz bir soru değil. Ancak ihtimalleri değerlendirdiğimizde, iki seçenek ortaya çıkıyor. Ya radikal bir karar alarak benzinde litrede 2 lira 30 kuruş, motorindeki 2 lira 56 kuruş ve LPG'deki 1 lira ve buna bağlı KDV miktarı da eklenerek akaryakıt satış fiyatlarına yansıtılır, ki bu fiyatlarda yüzde 50'ye yakın bir zam anlamına gelir, ya da bu rakamların getireceği vergisel feragate devam edilir'' dedi.