Türk finans piyasaları, 4 Temmuz 2025 sabahına yeni bir rekor denemesiyle başladı. Uzun bir süredir 40,00 seviyesini psikolojik bir bariyer olarak gören Dolar/TL kuru, güne değer kazancıyla başlayarak 39,8410 seviyesini gördü ve bu kritik sınıra bir adım daha yaklaştı. Dünkü kapanışını 39,8230 seviyesinden yapan kur, küresel piyasalardaki gelişmelerin etkisiyle yukarı yönlü seyrini sürdürdü. Bu hareketlilik sadece dolarda değil, diğer ana para birimlerinde de kendini gösterdi. Aynı saatlerde avro/TL yüzde 0,4'lük bir artışla 46,9850'den, sterlin/TL ise yüzde 0,3 primle 54,5270'ten alıcı buldu. Piyasaların bu hareketliliğinin arkasında ise Atlantik'in iki yakasından gelen ve birbiriyle çelişen iki önemli haber akışı bulunuyor.
ABD'den gelen güçlü veriler Fed'in elini güçlendirdi
Doların küresel piyasalardaki seyrini belirleyen en önemli faktörlerden biri olan ABD ekonomisinin sağlığına ilişkin veriler, beklentilerin üzerinde gelerek piyasalardaki dengeleri değiştirdi. ABD'de açıklanan son tarım dışı istihdam verisi, ülkede iş gücü piyasasının gücünü koruduğuna ve ekonominin canlılığını sürdürdüğüne işaret etti. Haziran ayında 147 bin artan istihdam, piyasa beklentilerini aşarak iyimser bir hava yarattı.
Bu güçlü veri akışı, doğrudan Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) para politikası üzerindeki beklentileri etkiledi. Analistler, güçlü gelen istihdam raporu sonrası, para piyasalarında Fed'in yılın geri kalanında üç kez faiz indirimi yapabileceğine yönelik beklentilerin önemli ölçüde zayıfladığını belirtiyor. Piyasa fiyatlamaları, bankanın eylülde faiz indirme ihtimalini yüzde 72 olarak görse de, bu güçlü verilerin Fed'i daha temkinli ve sabırlı bir duruşa itebileceği konuşuluyor. Faiz indirimlerinin ötelenmesi veya sayısının azalması ihtimali, doların diğer para birimleri karşısında güçlü kalmasını sağlayan en önemli etken olarak öne çıkıyor.
Trump'ın "tarife mektupları" piyasaları tedirgin ediyor
Madalyonun diğer yüzünde ise siyasi bir belirsizlik ve ticaret savaşı endişesi yer alıyor. ABD eski Başkanı ve Cumhuriyetçilerin muhtemel başkan adayı Donald Trump'ın, bugün itibarıyla ülkelere yeni gümrük vergilerini içeren "tarife mektupları" göndermeye başlayacağı beklentisi, küresel piyasalarda bir tedirginlik dalgası yarattı. Tek taraflı tarife artışları, küresel ticaretin yavaşlaması ve ekonomilerin zarar görmesi anlamına geldiği için yatırımcılar tarafından "risk" olarak algılanıyor.
Bu durum, piyasalarda "riskten kaçış" eğilimini tetikliyor. Her ne kadar güçlü ekonomi verileri doları desteklese de, Trump'ın hamlelerinin yarattığı belirsizlik, yatırımcıları altın, Japon yeni ve İsviçre frangı gibi daha güvenli limanlara yöneltiyor. Bu çelişkili durum, doların küresel endeksindeki (DXY) hareketlerin de sınırlı kalmasına neden oluyor. Nitekim dolar endeksi, güne hafif bir düşüşle 96,9 seviyesinde başladı. Piyasalar şimdi, ekonomik verilerin mi yoksa siyasi risklerin mi daha ağır basacağını görmeyi bekliyor.
Gözler yurt içinde TCMB ve enflasyonda
Dolar/TL kurundaki hareketlilikte küresel gelişmelerin rolü büyük olsa da, yurt içi dinamikler de en az o kadar belirleyici. Yatırımcıların gözü, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) atacağı adımlarda ve açıklayacağı raporlarda olacak. Bugün TCMB tarafından yayımlanacak olan Fiyat Gelişmeleri Raporu ve reel efektif döviz kuru verileri, liranın seyrini etkileyebilecek önemli göstergeler olarak yakından takip edilecek. Yurt içindeki enflasyon patikası ve Merkez Bankası'nın bu patikaya vereceği para politikası tepkisi, liranın orta ve uzun vadeli değeri üzerinde en kritik rolü oynamaya devam ediyor.
Euro da güçleniyor
Doların yanı sıra, Euro Bölgesi'nden gelen haberler de piyasaların yönünü etkiliyor. Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın son açıklamaları, Euro'nun gücüne vurgu yaptı. Lagarde, Euro'nun dolar karşısında değer kazanmasının, Euro Bölgesi ekonomisinin artan dinamizmine ve piyasaların bölgeye duyduğu güvene işaret ettiğini belirtti. Bu güveni destekleyen verilerden biri de Almanya'dan geldi. Beklentilerin aksine artış gösteren Almanya fabrika siparişleri, bölgenin en büyük ekonomisinin çarklarının döndüğünü gösterdi. Piyasalar bugün ayrıca, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Lagarde'ın yeni açıklamalarını ve Avro Bölgesi'nde açıklanacak olan Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verilerini de takip edecek.
Yatırımcılar ne beklemeli?
Önümüzdeki dönemde piyasaları oldukça yoğun bir veri takvimi ve haber akışı bekliyor. Yatırımcılar bir yandan ABD'den gelecek her enflasyon ve istihdam verisini analiz ederek Fed'in bir sonraki hamlesini tahmin etmeye çalışacak. Diğer yandan ise Donald Trump'ın ticaret politikalarına ilişkin açıklamaları ve "tarife mektuplarının" içeriği, küresel risk iştahını belirleyecek en önemli faktör olacak. Yurt içinde ise TCMB'nin para politikası duruşu ve enflasyonla mücadeledeki kararlılığı, Türk Lirası'nın istikrarı için hayati önem taşımaya devam edecek. Bu üç ana eksendeki gelişmeler, Dolar/TL kurunun 40,00 seviyesinin üzerinde kalıcı olup olmayacağını belirleyecek.