9 Eylül Gazetesi'nden Mert Yasin Alpdündar'ın haberine göre; Türkiye’de son 24 saatte, 6 farklı şehirden 7 kadın erkekler tarafından katledilirken, bir kadın ise yaşam mücadelesini kaybetti. Kadınlar, eşleri, boşandıkları veyahut boşanma aşamasında oldukları erkekler tarafından öldürüldü. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin boyutu her geçen gün artmaya devam ederken, İzmir Barosu Kadın Haklarından Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Elçin Kılınçer Ot ise konu ile alakalı olarak 9 Eylül Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu. Ot, “Zaten şiddeti önlemede yetersiz kalan irade, kovuşturmada da yetersiz kalınca, üstüne cezasızlık politikaları da eklenince, erkekler kadınları öldürmekten korkmuyor, aksine cesaret buluyor” dedi.

KADINA YÖNELİK ŞİDDET MEŞRULAŞTIRILIYOR

Kadına yönelik şiddetin ülkemizde her geçen gün meşrulaştırılmaya çalışıldığının altını çizen Ot, “Deyim yerindeyse her gün bir belki çok daha fazla kadın şiddete maruz kalıyor ve bunlar sadece bizim duyduklarımız. Siyasi irade bu konuda hiçbir şekilde ne şiddeti önlemede ne şiddetin soruşturulmasında, ne kovuşturulmasında etkin bir rol oynamıyor. Üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmiyor” ifadelerini kullandı.

Başkan Önal'dan ‘bağımsızlık korteji’ne davet! Başkan Önal'dan ‘bağımsızlık korteji’ne davet!

‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ VURGUSU’

“Daha önce ilk imzacısı olduğu her yerde İstanbul Sözleşmesini imzaladığıyla övünenler bir gecede kendi iradesiyle, kendi isteğiyle bu sözleşmeden çıktı” diyerek sözlerine devam eden Ot, “O dönemde de çok mücadele ettik. Kadına yönelik şiddetin temeline baktığımız zaman toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanamaması yatıyor. Kadının ikincil, dezavantajlı durumda yer alması maalesef toplumumuzun kodlarında yer alan, değiştirmemiz gereken bir gerçek. Kadını kültürel, sosyal, siyasal, ekonomik hiçbir yerde var edilmiyor. Kadın eve kapatılıyor ailenin kutsanmasıyla, kutsallık atfedilerek eve kapattıktan sonra erkeğin kadın üzerinde her türlü eylemi yapabilecek hale getiriliyor” diye konuştu.

‘ERKEKLER KADINLARI ÖLDÜRMEKTEN KORKMUYOR

İstanbul sözleşmesinden çıkıldıktan sonra Aile mahkemelerinin koruyucu ve önleyici tedbir kararları alırken yetersiz kaldığını ifade eden Ot, “Zaten şiddeti önlemede yetersiz kalan irade, kovuşturmada da yetersiz kalınca, üstüne cezasızlık politikaları da eklenince, erkekler kadınları öldürmekten korkmuyor, aksine cesaret buluyor” diye söyledi.

‘ŞİDDETİ ÖNLEMEK ÇOK BASİT’

Şiddeti önlemenin çok basit yollarının olduğuna değinen Ot, sözlerini şöyle sürdürdü;

“Bunu önlemek çok basit. Yasalarımızın uygulanması halinde şiddeti önleyebilecek güce sahip. Bir kere ilk yapılması gereken aile kovramını kutsallaştırmaktan vazgeçmeli. Kişiyi öncelikle bir birey olarak ele almalı. Temel insan haklarına erişimde kadın erkek vazgeçmeksizin devlet üstün bir rol oynamalı. Bugün yaşam hakkı dahi sağlamakta yetersiz kalan bir sistemden bahsediyoruz. Siz, toplumsal cinsiyet eşitliğini yani kadın ve erkeği her alanda eşit seviyeye getirip, buna dönük her politikayı hayata geçireceğiniz zaman şiddet döngüsünü bu denli olmaktan kırmaya başlarız. Kız çocuklarının okuması, kadının çalışması yani kadının ekonomik özgürlüğüne kovuşması lazım. Boşanmanın olağan bir süreç olması konusunda toplumda bilinçlendirmek yapmak lazım”
 

Kaynak: HABER MERKEZİ