Tıp alanında bilinen isimlerden Prof. Dr. Canan Karatay, tam 10 yıl önce dolandırıcıların tuzağına düştü. Sahte polis ve savcılar olarak kendilerini tanıtan dolandırıcılar, Karatay'ın ciddi bir miktar parasını ele geçirdi. Olayın perde arkasını ise Karatay, Show Haber'e anlattı.

"PEKİ EFENDİM DİYORUM"

Yaşanan olayı detaylı bir şekilde anlatan Karatay, "Yurt dışında sizin kimliğiniz kullanılarak hesap açılmış, buradan PKK'ya yüklü bir para gitmiş ve siz bununla suçlanıyorsunuz. Arkadan sesler geliyor 'Ben komiser bilmem kim' savcımıza veriyorum telefonu. Tamamen hipnotize oluyorsunuz. Bankadan paranızı alıp vereceksiniz sonra devlet size bunu ödeyecek. Ben savcıyla konuştuğumu zannettiğim için 'Peki efendim' diyorum hep. Bana dediler ki 'Peki efendim demeyin, eşinizle konuşur gibi bizimle konuşun'. Ben de o zaman 'peki Ali Bey' dedim. Eşimin adı Ali" şeklinde konuştu.

"BAKKALDAN NAYLON TORBA ALIN PARALARI KOYUN"

Dolandırıcıların yönlendirmelerini takip eden Profesör Karatay, kendisine bankadan çektirilen 50 bin dolar ile 10 bin lirayı çantasına koydu. Dolandırıcılar, "Bakkala gidin, bir naylon torba alın, parayı naylon torbaya koyun" talimatını verdi.

Otizmli çocuklar için dayanışma gecesi Otizmli çocuklar için dayanışma gecesi

Karatay olayın devamını şu şekilde anlattı; "Telefonu da üstü kapalı buzluklar var ya, oraya koydum. Kapatmayın dedikleri telefon buzluğun üzerine düştü. Onun üzerine bakkal beyden rica ettim gel çıkar diye, o geldi ve çıkarttı."

Dolandırıcılar, Karatay'ı kandırdıktan sonra, önceki gün yakalandı.

Kaynak: HABER MERKEZİ