9 Eylül Gazetesi'nden Mert Yasin Alpdündar'ın haberine göre; Türkiye’de 31 Mart yerel seçimlerine sayılı günler kala İzmir’in adayları 9 Eylül TV’ye konuk olmaya devam ediyor. Gazeteci Nihal Aşkın’ın sunduğu ‘Siyaset Odası’ programının son konuğu ise Zafer Partisi’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Naşit Birgüvi oldu. Birgüvi, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olma şansı, İzmir’de belediye başkanı olması durumunda gerçekleştireceği projeler ve sığınmacılara dair pek çok açıklama yaptı. Birgüvi, ilk 100 gün sosyal hayata dokunacaklarını vurgularken, suyun metreküpünü ve otoparkın saatlik ücretini 10 TL’ye, ulaşım ücretini ise 5 TL’ye indireceğini vadetti.
‘İZMİR CHP’NİN KALESİ DEĞİLDİR’
İzmir’in tarihsel olarak siyasi tarihine bakıldığında merkez sağ partilere yüzde 60’ın üzerinde oy verilen bir şehir olduğunu hatırlatan Birgüvi, “AK Parti iktidar olduğunda merkez sağ partiler baraj altında kaldığından dolayı siyaset arenasından zaman içerisinde silindi. AK Parti’ye oy vermek istemeyen merkez sağ parti seçmeni İzmir’de CHP’ye oy vermeye başladı. CHP sandı ki CHP’nin kalesi ama aslında öyle bir şey yok. Merkez sağ seçmeninin artık CHP’ye gitme mecburiyeti ortadan kalkıyor. Çünkü Zafer Partisi var” ifadelerini kullandı.
‘GEÇMİŞ SEÇİMLERDEN FARKLI BİR ATMOSFER VAR’
Yerel seçim ortamının geçmiş seçimlerden farklı bir atmosferde olduğuna dikkat çeken Birgüvi, “Hem merkezi iktidara hem de yereldeki CHP’ye çok ciddi tepki var. Çok fazla insan sandığa gitmeyeceğini söylüyor. Yapılan kamuoyu araştırmalarında yüzde 30’a varan kararsız seçmen görebiliyorsak, o vatandaşların memnuniyetsizliğinden kaynaklıdır. Biz üçüncü yol hareketi olarak sahadayız. Vatandaşta bizi alternatif görmeye başladı. Biz dengeleri değiştireceğimize ve iyi bir sonuç alacağımıza inanıyorum” diye söyledi.
‘DAĞ’IN PROJELERİNİN YÜZDE 70’İ MERKEZİ HÜKÜMET TARAFINDAN YAPILMALIYDI’
İzmir’deki projelerinden de bahseden Birgüvi, seçilmesi durumunda ilk 100 gün sosyal hayata dokunmayı ve aile hayatına katkı sağlayacaklarını ifade etti. Yapılacak teknik projelerin ortada olduğunu söyleyen Birgüvi, “İzmir’in sorunları belli ve yapılacak teknik projeler ortada. Bugüne kadar yapılmadıysa da bu niyetsizlikten yapılmadı. Özellikle Hamza Dağ’ın vadettiği projelerin yüzde 70’i bütçesi merkezi hükümetin yapması gereken projelerdi. İzmir’i cezalandırıp yatırımı gerçekleştirmediler. CHP’de yapılması gereken projeler için elini taşın altına sokmadı” diye vurguladı.
‘SU VE OTOPARK ÜCRETİ 10 TL, ULAŞIM İSE 5 TL OLACAK’
“İzmir suyun metreküpünü 33 TL’ye kullanıyor” diye sözlerine devam eden Birgüvi, “Biz 10 TL’ye indireceğimizi söyledik. Biz ulaşımı 5 TL’ye indireceğiz. Bütün şehir içi ulaşımın elektrikli hale gelmesini, filonun tamamen yenilenmesini tez olarak ortaya koyuyoruz. Belediye otoparklarının giriş-çıkışını 10 TL’ye indireceğiz. Belediyenin bunlar olmazsa olmaz hizmetleri ve bunlardan kar amacı güdülmemesi lazım. Sosyo-ekonomik taramaları yapılmak kaydıyla ailelere 3 bin TL’lik yardım yapmayı planlıyoruz. Biz bütün semtlere özel kreşlerin 4’te 1’i fiyatına kreşleri çoğaltacağız. Huzur evindeki yatak sayılarını da artıracağız” diye söyledi.
‘İZMİRLİ LAYIK OLDUĞUM HİZMETİ ALDIM DİYECEK’
Dokundukları her yeri ayağa kaldırabilecek güçte olduklarının altını çizen Birgüvi, “Biz dokunduğunuz her yeri ayağa kaldırabiliriz. İstenseydi projeler hayata geçirilebilirdi fakat niyet yok ama bizim niyetimiz var. Önce sosyal hayata dokunacağız. Ondan sonra teknik projeleri amasız ve fakatsız hayata geçireceğiz. Biz görevi bırakma noktasında geldiğimizde İzmirli; İzmir’in çağdaş bir şehir olduğu, Batı’ya açılan pencere lafının tam karşılığı olduğu ve layık olduğu hizmeti aldığı kanaatiyle bizleri anacaktır” diye belirtti.
‘BELEDİYENİN REZERV ALANLARINI İMARA AÇACAĞIZ’
İzmir’de yapı stoğunun yüzde 70’inin riskli olduğunu hatırlayan Birgüvi, “İzmir’in altından 17 tane 7 üstü deprem üretebilecek fay geçmekte. Böyle bir şehirde yıkıp, yapılsa bile buna müsait olmadığını göreceğiz. Kahramanmaraş depreminde yeni binalar blok halinde yıkıldığını gördük. Olmayacak yerlere ruhsat verilmiş çünkü. İzmir’de de dönüşüm aynı yerde yapılsın fakat istediğiniz kadar sağlam yapın zemin müsait değil ve altından fay geçiyorsa orada yapılması yine bir risk oluşturacak. Biz belediyenin rezerv alanlarını imara açıp, oralarda insanlara yeni seçenek sunmak istiyoruz. İkincisi o konutların yapılması için uluslararası finans kuruluşlarından uzun vadeli, düşük faizli şehrin yenilenmesi için krediler bulacağız. Bunun çözümü çok kolay. 10 senelik vadede yüzde 70 riskli yapıların yüzde 50’sinin riskini ortadan kaldırabiliriz” diye vurguladı.
‘SIĞINMACILARA HİZMET VERMEK ZORUNDA DEĞİLİM’
İzmir’de yaşayan sığınmacıların ev ve kira fiyatlarının yükselmesinin nedeni olduğunu iddia eden Birgüvi, İzmir’de şu anda yaşayan 600 bine yakın sığınmacı olduğuna dikkat çekti. Sığınmacıların demografik yapıyı bozduğunu söyleyen Birgüvi, “Biz sığınmacıların bir beka sorunu olduğunu düşünüyoruz. Belediyenin verdiği tüm hizmetlerde İzmirli 1 liraya kıllanırken onlar 3 TL’ye kullanacak Zaten devletin bunları sınır dışı etmesi lazım. Ben onlara o hizmeti vermek zorunda değilim” dedi.
