İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, EGE-KOOP Danışma Kurulu toplantısında yaptığı değerlendirmelerle sosyal konut tartışmasını yeniden gündemin merkezine taşıdı. Tugay, barınmanın tartışmasız bir temel hak olduğunu vurgulayarak, devletin konut politikasının piyasa odaklı rant anlayışından uzaklaşması ve planlı sosyal konut üretimi üzerine kurulması gerektiğini söyledi.
Toplantı, yalnızca bir değerlendirme zemini değil, aynı zamanda İzmir’in gelecek vizyonunun masaya yatırıldığı önemli bir buluşma oldu. Aralarında önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, önceki dönem Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, eski milletvekilleri, akademisyenler, psikologlar, sosyologlar, turizmciler ve gazetecilerin de yer aldığı 25 kişilik Danışma Kurulu’na seslenen Tugay, kentin kronikleşmiş sorunlarını ve çözüm yollarını bütüncül bir çerçevede ele aldı.
Barınma temel haktır, piyasanın insafına bırakılamaz
Konuşmasında barınma hakkına özel bir parantez açan Tugay, konut sorununun yalnızca yerel yönetimlerin omzuna bırakılmasının doğru olmadığını ifade etti. Tugay’a göre bu alan, doğrudan devletin sosyal politikası olmak zorunda. İzmir’de artan kira fiyatları, plansız yapılaşma ve altyapı sorunlarının, konut üretimindeki yanlış tercihlerden kaynaklandığını belirten Tugay, “Konut üretmek zorundayız ama bunu rant gözlüğüyle yapamayız” dedi.
Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal konut projelerinde Ege-Koop’un 40 yılı aşkın deneyiminden ilham aldığını ve bu kurumsal birikimi geleceğin projelerine taşımayı hedeflediklerini dile getirdi. Ona göre konut, yalnızca dört duvar değil; ulaşımı, altyapısı, sosyal alanları ve yaşam kalitesiyle bir bütün olarak ele alınmalı.
Ege-Koop’un deneyimi yeni dönem için referans
Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ve Danışma Kurulu Başkanı Avukat Metin Öney’in ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda, Tugay Ege-Koop’un İzmir’de bıraktığı izlere de dikkat çekti. Çiğli Egekent başta olmak üzere hayata geçirilen projelerin, sosyal konut anlayışına örnek teşkil ettiğini vurgulayan Tugay, Ege-Koop’un yalnızca konut üretmediğini, aynı zamanda yaşanabilir yaşam alanları kazandırdığını söyledi.
Tugay, Avrupa Konseyi Sosyal Kalkınma Fonu’ndan kendi adıyla fon kullanan ilk kuruluş olma niteliğine sahip Ege-Koop’un, İzmir açısından önemli bir referans noktası olduğunun altını çizdi. Bu birikimin yeni dönem sosyal konut projelerine yön vereceğini belirten Tugay, Büyükşehir Belediyesi olarak bu deneyimden faydalanmayı planladıklarını açıkladı.
TOKİ eleştirisi ve iş birliği çağrısı
Konuşmasında TOKİ projelerine de değinen Tugay, İzmir’de plansız ve altyapıdan yoksun şekilde hayata geçirilen konutlara dikkat çekti. “Dip dibe yapılan binalar var ama ulaşımı, altyapısı düşünülmemiş” diyen Tugay, bu anlayışın kenti daha da kırılgan hale getirdiğini ifade etti.
Buna rağmen kapıları kapatan bir tutum içinde olmadıklarını vurgulayan Tugay, doğru planlama ve ortak akıl çerçevesinde TOKİ ile iş birliği yapılabileceğini söyledi. Tugay, “Yanlış iş yapmayın, bizimle görüşerek yapın. Altyapı ve ulaşım için çözüm üretelim” diyerek, merkezi yönetimle uyumlu çalışmanın önemine işaret etti.
2040 ve 2050 vizyonu ortak hayal gerektiriyor
İzmir’in geleceğe dirençli bir kent olarak hazırlanması gerektiğini ifade eden Tugay, bunun yolunun uzun vadeli bir vizyon oluşturmaktan geçtiğini söyledi. 2040 ve 2050 yıllarını işaret eden Tugay, kentin nasıl bir yer olmasını istediklerinin bugünden konuşulması gerektiğini vurguladı.
Tugay’a göre bu vizyonun temeli, İzmir’in tarihi ve çok kültürlü mirası. Kentin en büyük gücünün bu kültürel zenginlik olduğunu belirten Tugay, “Herkes İzmir’i bu çok kültürlü yapısından dolayı seviyor. Buna sahip çıkmayı öğrenmemiz lazım” dedi.
Sağlıklı dönüşüm için net yol haritası şart
İzmir’deki yapılaşma sorununa da değinen Tugay, kentin en az yüzde 40’ının gecekondu ve düzensiz yerleşimlerden oluştuğunu hatırlattı. Bu alanların dönüşümünün kolay olmadığını vurgulayan Tugay, sağlıklı bir dönüşüm için aceleci değil, planlı ve uzlaşmacı bir yaklaşım gerektiğini söyledi.
Merkezi hükümetle çalışma zorunluluğuna da dikkat çeken Tugay, “Aynı hayali kuruyorsak, aynı şehri hayal ediyorsak, bu bizim yol haritamız olur” ifadelerini kullandı. Tugay, toplumun tüm kesimleriyle sessiz ama derinlikli bir çalışma yürüttüklerini, deneyimli kurumların rehberliğinde İzmir’i ranttan arındırılmış bir geleceğe taşımayı hedeflediklerini dile getirdi.
Uydukentler kaçınılmaz hale geldi
Toplantıda söz alan Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ise İzmir’de barınma krizinin geldiği noktaya dikkat çekti. Kentte kiracılık oranının yüzde 40’ın üzerine çıktığını belirten Aslan, bu tablo karşısında uydukent projelerinin artık kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Ege-Koop’un İzmir’in 12 ilçesinde toplam 150 bin kişinin yaşadığı uydukent projelerine imza attığını hatırlatan Aslan, 41’inci yıla özel üç yeni projenin temel atma aşamasına geldiğini açıkladı. Aslan, Ege-Koop’un bir sivil toplum örgütü olarak hem merkezi hükümetle hem de yerel yönetimlerle iş birliğine açık olduğunu vurguladı.
Arsa sorunu ve çağrı
Aslan, Ege-Koop’un en büyük sorununun arsa bulmak olduğunu dile getirerek, bu konuda tüm siyasi aktörlerle görüşmeye hazır olduklarını söyledi. “Destek bekliyoruz” diyen Aslan, kentin barınma sorununa çözüm üretmenin ancak ortak akılla mümkün olabileceğini ifade etti.
Ege-Koop’un 200 ayrı meslek grubundan oluşan güçlü bir kooperatif yapısına sahip olduğunu hatırlatan Aslan, kuruluş sürecinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin imzası ve ortaklığının bulunduğunu da anımsattı. Danışma Kurulu’nun 25 yıldır düzenli olarak toplandığını belirten Aslan, bu yapının Ege-Koop’a önemli bir güç kattığını söyledi.
