Anayasa Mahkemesi (AYM), Manisa'nın Soma ilçesinde 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili davaya ilişkin kararı inceledi. Yargıtay'ın kararının değiştirilmesi talebiyle yapılan başvuruyu reddeden AYM, Yargıtay'ın cezasızlık amacı güdmediğini belirterek, olası kast ile bilinçli taksir arasındaki ayrımın ceza hukukundaki tartışmalı konularından biri olduğunu vurguladı.
Yargıtay Kararı ve İtirazlar
KRT TV'den Can Bursalı'nın haberine göre, Soma Holding'e ait maden ocağında 2014 yılında meydana gelen yangında 301 işçinin ölümüyle ilgili davada Yargıtay'ın 2020 yılında verdiği karar, ceza hukukundaki önemli bir ayrımı ortaya çıkardı. Yerel mahkeme, madenin patronu Can Gürkan ve diğer sorumlulara 'bilinçli taksirle öldürme' suçundan ceza vermişti. Ancak Yargıtay'ın kararı, suçun 'olası kastla öldürme' olarak değerlendirilmesi gerektiğini savunarak yerel mahkemenin kararını bozdu.
Yeni Duruşma ve Üye Değişikliği
Bozma kararının ardından yeni duruşma günü verilmesi gereken dava, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kararı yerel mahkemeye göndermemesi nedeniyle beklemeye alındı. Bu süreçte, Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin üç üyesi değiştirildi. Yeni üyelerin atanmasının ardından, başsavcılık itirazda bulundu ve Yargıtay, önceki kararı bozarak sanıkların 'bilinçli taksirle öldürme' suçundan cezalandırılmasına hükmetti.
Ceza Onandı: Can Gürkan'a 20 Yıl Hapis
Yeniden başlayan davada, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi, madenin patronu Can Gürkan'a 'bilinçli taksirle öldürme' suçundan 20 yıl hapis cezası verdi. Karar, Yargıtay 12. Ceza Dairesi tarafından oy çokluğuyla onandı. Bu onama kararı sonrasında maden faciasında hayatını kaybedenlerin yakınları, Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulundu.
AYM Kararı ve Değerlendirme
Anayasa Mahkemesi, madencilerin yaşam hakkının ihlal edilmediği sonucuna vararak, Yargıtay'ın bozma kararına yapılan itirazın cezasızlık amacı güdmediğini belirtti. Kararda, olası kast ile bilinçli taksir arasındaki ayrımın ceza hukukundaki tartışmalı konularından biri olduğu vurgulandı.
