Türkiye’de milyonlarca çalışanı doğrudan ilgilendiren asgari ücret süreci yeniden başlıyor. 2026 yılında geçerli olacak ücret için Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ilk toplantısını 12 Aralık Cuma günü gerçekleştirecek. Ancak toplantıya sayılı gün kala komisyonun yapısı ve temsil gücü üzerine tartışmalar alevlendi.
Türk-İş ve Hak-İş’in, mevcut yapının işçi kesimini yeterince temsil etmediği gerekçesiyle toplantılara katılmayacağını duyurması, sürecin daha ilk aşamada siyasetin ve kamuoyunun merceği altına girmesine neden oldu. Buna rağmen milyonlarca çalışan ve aileleri için gözler, komisyonun vereceği kararda.
Toplumun büyük çoğunluğu yüzde 50 zamda birleşti
Komisyonun toplanacağı haftaya girilirken, kamuoyunun talebi netleşti. Metropoll Araştırma’nın kasım ayı çalışması, asgari ücret konusunda toplumun siyasal çizgilerden bağımsız biçimde ortak bir beklentide buluştuğunu ortaya koydu. Ankete katılan yurttaşların yüzde 75’i, net asgari ücretin en az yüzde 50 artışla yaklaşık 33 bin 150 TL seviyesine çıkarılması gerektiğini düşünüyor.
Ekonomik koşullar, artan yaşam maliyetleri ve yüksek enflasyonun yarattığı baskı, geniş kesimleri aynı noktada buluşturmuş görünüyor. Konut, gıda, ulaşım ve enerji gibi temel harcama kalemlerinde yaşanan yükseliş, özellikle düşük gelir grubunun beklentilerini daha belirgin hâle getirdi.
Araştırmanın detayları: Katılımcıların yüzde 74,5’i zam oranını net belirtti
Metropoll’ün 28 ilde, tabakalı örnekleme yöntemiyle yaptığı çalışmada 15–21 Kasım 2025 tarihleri arasında 1.830 kişiile görüşüldü. “Asgari ücret en az ne kadar olmalıdır?” sorusuna verilen yanıtlar, ekonomik baskının toplumsal karşılığını açıkça gösteriyor.
Katılımcıların:
-
%74,5’i “%50 zam olmalı” dedi.
-
%4,3’ü yüzde 10 artışı destekledi.
-
%4,4’ü yüzde 20 zammı yeterli buldu.
-
%10,5’i, yıllık enflasyona denk gelen %33 artışı savundu.
-
%6,3’ü ise fikir belirtmedi.
Bu tablo, ekonomik beklentilerin toplum genelinde belirgin biçimde yükseldiğini gösterirken, “en az yüzde 50 artış” fikrinin geniş kabul gördüğünü ortaya koyuyor.
Parti seçmenleri arasında da güçlü bir uzlaşı oluştu
Araştırmanın dikkat çeken bir diğer sonucu, siyasal aidiyetin asgari ücret beklentisini neredeyse hiç etkilememesi oldu. Verilere göre; farklı partilere oy veren seçmenlerin büyük kısmı, asgari ücretin %50 zamlanması gerektiğini düşünüyor.
Partilere göre yüzde 50 artış talebi şöyle:
-
AKP seçmeni: %66,2
-
CHP seçmeni: %85,3
-
MHP seçmeni: %68,6
-
İYİ Parti seçmeni: %77
-
DEM Parti seçmeni: %82,4
Bu oranlar, ekonomik gerçekliklerin siyasi kutuplaşmanın önüne geçtiğini ve tüm seçmen gruplarının benzer zorlukları paylaştığını gösteriyor.
Enflasyon oranında zam isteyenlerin oranı düşük kaldı
Ankette, asgari ücretin yalnızca enflasyon oranında artırılması gerektiğini düşünenlerin sayısı ise oldukça düşük. Genel tabloda yüzde 10,5 olarak görünen bu beklenti, parti tabanlarına göre şöyle dağılıyor:
-
AKP seçmeni: %16,4
-
CHP seçmeni: %4,3
-
MHP seçmeni: %10,5
-
İYİ Parti seçmeni: %7,4
-
DEM Parti seçmeni: %4,6
-
Diğer parti seçmenleri: %4,5
Bu veriler, yaşam maliyetlerinin sıradan bir enflasyon artışıyla karşılanamayacağına dair yaygın bir kanaat bulunduğunu gösteriyor. Toplumun geniş bir kesimi, mevcut koşulların çok daha yüksek bir zam oranını zorunlu kıldığını düşünüyor.





