Kruger Ulusal Parkı'nda Gerçekleştirilen Çarpıcı Araştırma
Araştırma, Current Biology dergisinde yayımlandı ve Kruger'deki su kaynakları etrafına yerleştirilen hoparlörler aracılığıyla su içmeye gelen hayvanlara insan sesi ve yırtıcıların sesleri dinletilerek görsel kayıtların alınmasını içeriyordu.
Memeliler İnsan Sesinden Kaçıyor
Araştırmanın sonuçları oldukça çarpıcıydı. Afrika'nın en büyük memelileri arasında fil ve gergedan gibi hayvanların çoğunluğu, hoparlörlerden gelen insan sesini duyduklarında aniden paniğe kapılarak su kaynaklarını terk ettiler. Bu durum, insan sesinin bu hayvanlar için ciddi bir tehlike olarak algılandığını gösteriyor.
Yırtıcı Sesleri Daha Az Etkili
Öte yandan, aynı denemede hoparlörlerden gelen yırtıcı hayvanların seslerinin memeliler üzerinde daha az paniğe yol açtığı gözlendi. Bu da memelilerin, doğal düşmanları olan yırtıcıları daha az tehdit olarak gördüklerini gösteriyor.
Videolar İlginç Anları Gözler Önüne Seriyor
Araştırmacılar, bu çarpıcı sonuçları desteklemek için Kruger Ulusal Parkı'nda çekilen videoları paylaştılar. Videolarda, fil, gergedan ve zürafa gibi iri memelilerin insan sesi karşısında paniğe kapılarak hızla ortamdan uzaklaştıkları görülüyor. Aynı zamanda, bir filin yırtıcı bir sesi duyduğunda saldırmak üzere sesin kaynağını aradığı anlar da kaydedildi.
Kruger Ulusal Parkı ve Vahşi Hayvanlar
Kruger Ulusal Parkı, Afrika kıtasının önde gelen safari mekanlarından biri olarak bilinir ve özellikle vahşi hayvan avcılarının ilgisini çeker. Bu bölgede, aslan, leopar, fil, gergedan ve manda gibi çeşitli türler bulunur. Ancak, bu hayvanlar sadece doğal yaşam alanlarını korumakla kalmaz, aynı zamanda kaçak avcılık tehdidiyle karşı karşıyadır.
Avlanan hayvanların kemik ve boynuzları, özellikle lüks takı ve afrodizyak üretimi için başta Çin olmak üzere Uzak Doğu ülkelerinde yoğun talep görür. Bu talep, vahşi yaşamı koruma çabalarını daha da önemli hale getiriyor.
