Almanya’da çifte vatandaşlık hakkını genişleten ve vatandaşlığa geçiş sürecini kolaylaştıran yeni bir yasa tasarısı, Federal Meclis’ten sonra Federal Eyalet Temsilciler Meclisi’nde de onay gördü.

Bundesrat olarak bilinen Federal Eyalet Temsilciler Meclisi, 19 Ocak’ta Federal Meclis’te kabul edilen "Vatandaşlık Yasası’nın Modernizasyonu Yasası"nı 2 Şubat’ta oyladı ve yasalaştırdı.

Yasa tasarısı, son aşama olan Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in imzası için kendisine sunulacak. Yasanın, Resmi Gazete’de yayınlanmasından 3 ay sonra yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Film Gibi Soygun: 470 Milyon TL Değerinde Saf Külçe Altın Çalındı! Film Gibi Soygun: 470 Milyon TL Değerinde Saf Külçe Altın Çalındı!

Yasa tasarısı neden önemli?

Alman hükümeti tarafından hazırlanan yasa tasarısı, Almanya’da yaşayan yabancı kökenlilerin vatandaşlık haklarını güçlendirmeyi ve vatandaşlığa geçiş sürecini basitleştirmeyi amaçlıyor.

Yasa tasarısıyla birlikte, Alman vatandaşlığına geçmek için gereken yasal ikamet süresi 8 yıldan 5 yıla indiriliyor. Bu süre, vatandaşlık başvurusunda bulunan kişinin Alman toplumuna uyum sağladığına dair belgeler sunması, gönüllü faaliyetlere katılması veya dil öğrenimine ekstra çaba göstermesi gibi durumlarda 3 yıla kadar düşebiliyor.

Yasa tasarısı ayrıca, Almanya’da doğan ve büyüyen yabancı kökenli gençlerin çifte vatandaşlık hakkını da güvence altına alıyor. Daha önce, bu gençlerin 23 yaşına kadar Alman vatandaşlığı ile ebeveynlerinin vatandaşlığı arasında seçim yapmaları gerekiyordu. Bu uygulama, “opsiyon modeli” olarak biliniyordu ve eleştirilere neden oluyordu. Yeni yasayla birlikte, bu uygulama tamamen kaldırılıyor ve Almanya’da doğan herkes, ebeveynlerinden biri en az 5 yıl yasal olarak Almanya’da yaşamışsa, Alman vatandaşı olabiliyor.

Yasa tasarısı, Almanya’ya işçi olarak gelen ve uzun yıllardır burada yaşayan göçmenlerin de vatandaşlığa geçişini kolaylaştırıyor. İşgücü Anlaşması kapsamında 1974’e kadar Batı Almanya’ya ve 1990’a kadar Doğu Almanya’ya gelen işçiler, vatandaşlık sınavına girmeden vatandaş olabilecekler.

Yasa tasarısı kimleri kapsamıyor?

Yasa tasarısı, Alman vatandaşlığına geçmek isteyenler için bazı kriterler ve kısıtlamalar da getiriyor. Bunlar arasında, vatandaşlık başvurusunda bulunan kişinin kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin geçimini sosyal yardım almadan sağlaması, Alman anayasasına ve değerlerine saygılı olması, Yahudi düşmanı, ırkçı, yabancı düşmanı veya insanlık dışı eylemlerde bulunmaması, Nasyonalsosyalist rejiminin ve sonuçlarının Almanya için özel bir tarihsel sorumluluk olduğunu kabul etmesi gerekiyor.

Yasa tasarısı, çok eşlilik uygulayanlar veya kadın-erkek eşitliğine aykırı davrananlar için de vatandaşlık hakkını reddediyor. Bu durum, özellikle bazı Müslüman ülkelerden gelen göçmenler için sorun oluşturabilir.

Yasa tasarısı nasıl karşılandı?

Yasa tasarısı, Almanya’da hem olumlu hem de olumsuz tepkiler aldı. Yasa tasarısını destekleyenler, Almanya’nın göçmenlerin entegrasyonunu ve katılımını artırmak için önemli bir adım attığını, çifte vatandaşlığın Alman toplumunun çeşitliliğini ve zenginliğini yansıttığını, vatandaşlık hakkının genişletilmesinin Almanya’nın demokratik ve hukuk devleti ilkesine uygun olduğunu savundular.

Yasa tasarısına karşı çıkanlar ise, Almanya’nın çifte vatandaşlığı kısıtlaması gerektiğini, vatandaşlık hakkının çok kolay verildiğini, yabancı kökenlilerin Alman kültürüne ve değerlerine yeterince uyum sağlamadığını, çok eşlilik gibi uygulamaların Alman anayasasına aykırı olduğunu ve yasaklanması gerektiğini ileri sürdüler.

Yasa tasarısı, Almanya’da yaşayan yaklaşık 10 milyon yabancı kökenli insanı doğrudan veya dolaylı olarak etkileyecek. Bu nedenle, yasa tasarısının uygulanması ve sonuçları, Almanya’nın geleceği açısından büyük önem taşıyor.

Kaynak: AA