POLİTİKA

AKP'de istifa depremi!

Siyaset koridorlarında yankı uyandıran hareketlilik, birkaç gün önce AKP Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım ve Muğla İl Başkanı Kadem Mete'nin görevlerinden affını istemesiyle fitili ateşledi. Parti genel merkezinin onayıyla gerçekleşen bu ayrılıklar, başlangıçta münferit gelişmeler olarak değerlendirilse de kısa sürede daha geniş kapsamlı bir yenilenme operasyonunun ilk adımları olduğu anlaşıldı.

Abone Ol

Siyaset koridorlarında yankı uyandıran hareketlilik, birkaç gün önce AKP Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım ve Muğla İl Başkanı Kadem Mete'nin görevlerinden affını istemesiyle fitili ateşledi. Parti genel merkezinin onayıyla gerçekleşen bu ayrılıklar, başlangıçta münferit gelişmeler olarak değerlendirilse de kısa sürede daha geniş kapsamlı bir yenilenme operasyonunun ilk adımları olduğu anlaşıldı. Her iki ismin de sosyal medya hesapları üzerinden yaptıkları duyurularda, partilerine olan bağlılıklarını vurgulayarak ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ederek görevlerini devrettiklerini açıklamaları dikkat çekti. Bu durum, parti içinde "görevden af talebi" olarak bilinen ve bir süredir uygulanan yöntemin devam ettiğini gösterdi. Bu yöntem, görevden almanın getireceği olası siyasi yıpranmanın önüne geçmek ve teşkilat içinde bir kırgınlık yaratmamak amacıyla tercih edilen bir strateji olarak öne çıkıyor. Yaşanan bu ilk iki ayrılık, medyanın ve siyasi analistlerin dikkatini AK Parti teşkilatlarındaki olası yeni gelişmelere çevirmesine neden oldu.

Peş peşe gelen ayrılık haberleri partiyi sarstı

Elazığ ve Muğla'nın ardından istifa haberleri adeta zincirleme bir şekilde gelmeye devam etti. Adıyaman İl Başkanı Faruk Bülent Kablan, Niğde İl Başkanı Mustafa Özdemir, Bitlis İl Başkanı Kadir Köstekçi ve Çanakkale İl Başkanı Ömer Faruk Göktürk de art arda görevlerini bıraktıklarını kamuoyuna ilan etti. Bu isimlerin de benzer şekilde, parti genel merkeziyle yapılan istişareler sonucunda bu kararı aldıklarını belirtmeleri, sürecin merkezi bir planlama dahilinde yürütüldüğünü ortaya koydu. Özellikle farklı coğrafi bölgelerden il başkanlarının aynı zaman diliminde görevden ayrılması, AK Parti'nin 2028 genel seçimleri öncesinde teşkilatlarını yeniden yapılandırma ve dinamizm katma arayışında olduğu yorumlarını beraberinde getirdi. Partinin kurmayları tarafından sıkça dile getirilen "metal yorgunluğu" kavramı, bu değişim dalgasının arkasındaki temel motivasyonlardan biri olarak gösteriliyor. Uzun süredir görevde olan isimlerin yerine yeni ve enerjik kadroların getirilerek parti tabanında yeni bir heyecan yaratılmasının hedeflendiği belirtiliyor. Görevden ayrılan her il başkanı, yaptıkları açıklamalarda bir bayrak yarışı vurgusu yaparak, partinin bir neferi olarak çalışmaya devam edeceklerinin altını çizdi.

Son halka Ordu oldu, sayı yediye yükseldi

İstifa zincirinin son halkası Karadeniz'den geldi. AK Parti Ordu İl Başkanı Selman Altaş, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımla görevinden ayrıldığını duyurdu. Altaş'ın açıklamasıyla birlikte, sadece üç gün gibi kısa bir süre içinde görevini bırakan il başkanı sayısı yediye ulaşmış oldu. Selman Altaş, açıklamasında "Genel Merkezimizle yaptığımız istişareler neticesinde Ordu İl Başkanlığı görevimden affımı istemiş bulunmaktayım. Liderimiz, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde partimizin ve davamızın bir neferi olarak her zaman hizmetinde olacağım" ifadelerini kullandı. Bu açıklama, diğer il başkanlarının mesajlarıyla paralellik göstererek sürecin koordineli bir şekilde ilerlediğini bir kez daha teyit etti. Ordu'daki bu gelişme, istifa dalgasının sadece belirli bir bölgeyle sınırlı kalmadığını, Türkiye geneline yayılan bir stratejinin parçası olduğunu net bir şekilde gözler önüne serdi. Parti kulislerinde, bu değişimin önümüzdeki günlerde başka illere de sıçrayabileceği ve özellikle büyükşehirlerde de benzer görev değişikliklerinin yaşanabileceği konuşuluyor.

Gazeteci İsmail Saymaz’dan Tunceli iddiası geldi

Tam da yedi ildeki değişimler tartışılırken, gazeteci İsmail Saymaz'dan sürece ilişkin dikkat çekici bir iddia ortaya atıldı. Sosyal medya hesabı üzerinden bir paylaşım yapan Saymaz, AK Parti'deki istifaların devam edeceğini belirterek sıradaki ismin Tunceli İl Başkanı Sercan Özaydın olduğunu öne sürdü. Bu iddia, siyaset gündemine bomba gibi düşerken, gözlerin AK Parti Tunceli teşkilatına çevrilmesine neden oldu. Henüz ne Tunceli İl Başkanlığı'ndan ne de AK Parti Genel Merkezi'nden bu iddiaya ilişkin bir yalanlama veya doğrulama gelmedi. Ancak Saymaz'ın iddiası, parti içindeki yenilenme sürecinin henüz tamamlanmadığı ve yeni görevden ayrılmaların kapıda olduğu beklentisini kuvvetlendirdi. Tunceli gibi siyasi dengelerin hassas olduğu bir ilde yaşanacak olası bir başkanlık değişimi, partinin bölgedeki stratejileri açısından da önemli bir sinyal olarak yorumlanıyor. Bu iddianın gerçekleşip gerçekleşmeyeceği, önümüzdeki saatlerde veya günlerde netlik kazanacak.

Değişimin arkasındaki strateji: Yerel seçim hazırlığı ve yenilenme

AK Parti'de yaşanan bu toplu istifaların zamanlaması, partinin geleceğe yönelik stratejileri hakkında önemli ipuçları barındırıyor. Siyasi analistler, bu operasyonun temelinde iki ana nedenin yattığını belirtiyor: 2024 Mart ayında yapılan yerel seçimler sonrası yapılan özeleştiri süreci ve 2028'de yapılacak genel seçimlere yönelik hazırlık. Mart seçimlerinde özellikle büyükşehirlerde istenilen sonuçları alamayan AK Parti'nin, bu sonuçları masaya yatırarak teşkilatlarda bir kan değişikliğine gitme kararı aldığı biliniyor. Performansı yetersiz görülen veya bölge halkıyla yeterli sinerjiyi yakalayamadığı düşünülen il başkanlarının değiştirilmesi, bu özeleştiri sürecinin bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Diğer yandan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Türkiye Yüzyılı" vizyonu doğrultusunda partiyi daha dinamik ve genç kadrolarla geleceğe hazırlama hedefi de bu değişimin arkasındaki bir diğer önemli faktör. Parti, tabanda oluşabilecek bir rehaveti kırmak ve yeni bir motivasyon dalgası yaratmak için bu tür kapsamlı teşkilat revizyonlarına periyodik olarak başvuruyor. Görevden ayrılan başkanların yerine atanacak yeni isimlerin profili, AK Parti'nin önümüzdeki dönemde izleyeceği yol haritası hakkında daha net bir fikir verecektir.