İzmir Adnan Menderes Havalimanı'nda yapılması planlanan ve uçuş güvenliği için hayati önem taşıyan Pist, Apron ve Taksi Yolu (PAT) Sahaları Onarımı ihalesi, dudak uçuklatan bir maliyet farkı ve şeffaflıktan uzak bir süreçle kamuoyunun gündemine oturdu. Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, Gazeteci Çiğdem Toker'in ortaya çıkardığı iddiaları Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne taşıyarak, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdi. Önerge, rekabete kapalı bir yöntemle ve başlangıçta öngörülenin tam 1 milyar TL üzerinde bir bedelle sonuçlandığı iddia edilen ihale sürecindeki karanlık noktaları aydınlatmayı amaçlıyor.
Rekabete kapalı, maliyete açık ihale
İddiaların merkezinde, ihalenin yapılma usulü yer alıyor. Normal şartlarda kamuoyuna duyurularak açık rekabet ortamında gerçekleştirilmesi gereken ihalenin, 1 Ekim 2025 tarihinde kimseye duyurulmadan, rekabeti ortadan kaldıran pazarlık usulüyle yapıldığı belirtiliyor. Kamu İhale Kanunu'nun acil ve özel durumlar için öngördüğü bu istisnai yöntemin, böylesine büyük bir onarım projesinde tercih edilmesi, "ihaleye katılması istenmeyen firmalar mı vardı?" ve "ihale adrese mi teslim edildi?" sorularını gündeme getirdi. Bu durum, şeffaflık ilkesinin ve kamu kaynaklarının verimli kullanılmasının temelden zedelendiği endişelerini güçlendiriyor.
Yatırım programı 1,7 milyar, ihale bedeli 2,7 milyar
Skandalın mali boyutu ise tam bir kamu zararı tablosu çiziyor. Ocak 2025'te Resmi Gazete'de yayımlanan Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Yatırım Programı'nda, söz konusu onarım projesi için ayrılan bütçe 1,7 milyar TL olarak görünüyordu. Ancak kapalı kapılar ardında yapılan ihalede, yaklaşık maliyetin 2,7 milyar TL olarak belirlendiği ve ihalenin bu rakam üzerinden sonuçlandığı iddia ediliyor. Aradaki yaklaşık 1 milyar TL'lik devasa fark, projenin maliyetinin neden bu kadar şişirildiğini ve bu durumun ne kadarlık bir kamu zararı doğurduğunu sorgulatıyor. Milletvekili Karaca, önergesinde bu duruma, "Gerek ihalenin kapalı yapılmasıyla rekabetin engellenmesi ve indirim oranlarının uygulanamaması, gerekse proje tutarının 1 milyar TL üstünde bir tutar belirlenmesi dolayısıyla ciddi oranda kamu zararı doğabileceği değerlendirilmektedir" ifadeleriyle dikkat çekti. İhaleyi kazanan firmanın ise SET Grup olduğu iddia ediliyor.
EMEP'li karaca'dan bakana dört kritik soru
EMEP Milletvekili Sevda Karaca, kamu vicdanını yaralayan bu iddiaları Meclis'e taşıyarak Bakan Uraloğlu'na şu kritik soruları yöneltti:
- İhalenin kamuoyuna ilanla açık yapılması yerine pazarlık usulü ile yapılmasının gerekçesi nedir?
- İhalenin resmi olarak belirlenen tutardan yaklaşık 1 milyar TL daha fazla tutara sonuçlanmasının nedeni nedir
- Uygulanan usul nedeniyle doğabilecek kamu zararı miktarı nedir?
- Kamu zararına sebep veren kamu görevlileri hakkında herhangi bir işlem yapılacak mıdır?
Bakan Uraloğlu'nun bu sorulara vereceği yanıtlar, İzmir Adnan Menderes Havalimanı ihalesindeki sır perdesinin aralanması ve sorumluların ortaya çıkarılması açısından büyük bir önem taşıyor. Kamuoyu, milyonlarca yolcunun kullandığı stratejik bir tesise ilişkin onarım projesinin, şeffaf, rekabetçi ve kamu yararını gözeten bir anlayışla yürütülmesini beklerken, ortaya atılan bu ciddi iddiaların takipçisi olmaya devam edecek.