GENEL

Adalet terazisi şaştı: Seyyanen zam sadece ‘seçkinlere’ değil, tüm memura verilmeli

Ankara kulislerinde tartışılan ve bazı üst düzey bürokratlara 30 bin liralık seyyanen zam öngören düzenleme, kamuoyunun sert tepkisiyle geri çekilmişti. Ancak ekonomi yönetiminin, bu zammı revize ederek yalnızca müfettiş ve uzman gibi “kariyer kadrolarına” vermeyi planladığı iddiası, maaşı yoksulluk sınırının altında kalan yüz binlerce memuru ayağa kaldırdı. Sadece belli bir zümreye yapılacak iyileştirme, milyonlarca çalışanı yok saymak anlamına geliyor.

Abone Ol

Birkaç gün önce TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçen ancak kamuoyunda yükselen tepkiler sonucu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla geri çekildiği söylenen “seçkin memura 30 bin TL zam” teklifi, yeniden gündemin sıcak maddesi haline geldi. Ankara kulislerinden sızan bilgilere göre, ekonomi yönetimi bu kez zammın kapsamını daraltarak, yalnızca müfettiş ve uzman gibi “kariyer ve uzmanlık gerektiren pozisyonlara” verilmesi için yeni bir formül üzerinde çalışıyor.

Bu iddialar üzerine bir açıklama yapan Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı ve BASK Konfederasyonu Genel Sekreteri Ahmet Doğruyol, böyle bir ayrımcılığın kabul edilemez olduğunu vurguladı. Doğruyol, milyonlarca kamu çalışanı ve emeklinin açlık sınırında bir yaşam mücadelesi verirken, sadece dar bir kesime yapılacak bu imtiyazlı artışın, çalışma barışını dinamitlemek anlamına geleceğini söyledi.

“Asgari ücretlinin, emeklinin, memurun aklıyla alay etmektir”

Genel Başkan Ahmet Doğruyol, yaptığı yazılı açıklamada, mevcut ekonomik tabloyu rakamlarla ortaya koyarak zammın adaletsizliğine dikkat çekti. “Asgari ücretin 22 bin TL, en düşük emekli maaşının 16-17 bin TL olduğu, memur maaşlarının yoksulluk sınırının fersah fersah altında kaldığı bir ortamda, bir gruba asgari ücretin yarısı, emekli maaşının iki katı oranında bir zam yapmak, milyonlarla adeta alay etmektir” ifadelerini kullandı.

Doğruyol, üst düzey memurların aldığı sorumluluk ve riske göre maaşlarında iyileştirme yapılabileceğini, ancak önceliğin her zaman en düşük gelirlilerde olması gerektiğini belirtti. “TÜİK’in makyajlı enflasyon rakamlarıyla memurun, işçinin, emeklinin cebinden para çalınırken, hakları gasp edilirken, milyonlar sefalete itilmişken böyle bir konunun gündeme gelmesi dahi vicdanları yaralamaktadır” dedi.

Sendikadan net çağrı: “Zam taban aylığa yansımalıdır”

Birlik Sağlık Sen ve BASK Konfederasyonu adına konuşan Doğruyol, çözümün belli bir kesime imtiyaz tanımak değil, tüm kamu çalışanlarını kapsayacak adil bir düzenleme yapmak olduğunu vurguladı. Sendikanın taleplerini net bir şekilde ortaya koyan Doğruyol, şunları söyledi:
“Yapılacak olan düzenleme, unvan ve kadro ayrımı gözetmeksizin tüm memurları kapsamalıdır. Ayrıca, verilecek zam geçici bir seyyanen ödeme olarak kalmamalı, emekliliğe de yansıyacak şekilde taban aylığa eklenmelidir. Memurlarımızın en büyük kaygısı, emekli olduklarında maaşlarının yarıya düşmesidir. Bu adaletsizlik giderilmeden kalıcı bir refahtan söz edilemez.”

“Bu ayrımcılığı asla kabul etmiyoruz”

Ahmet Doğruyol, açıklamasının sonunda sendika ve konfederasyon olarak duruşlarının net olduğunu belirtti. “Biz BASK Konfederasyonu ve Birlik Sağlık Sen olarak, sadece belirli bir kesime yapılacak olan bu ayrıcalıklı düzenlemeyi asla kabul etmiyoruz. Hükümeti, sosyal devlet ilkesinin gereğini yapmaya ve tüm kamu çalışanlarının sesine kulak vermeye davet ediyoruz. Adalet istiyoruz ve bu talebimizin sonuna kadar takipçisi olacağız” diyerek sözlerini noktaladı.

Bu açıklama, önümüzdeki günlerde hükümet ile memur sendikaları arasında yaşanması muhtemel gerilimin ilk sinyali olarak yorumlandı. Gözler şimdi, ekonomi yönetiminin hazırlayacağı yeni teklifte ve TBMM’ye sunulacak torba yasanın içeriğinde olacak.