Benimki çok masum bir istekti. Gazete haberini okuduğumda sevinmiştim ve bu konudaki düşüncemi sizlerle paylaşmak istemiştim. Karşıyaka Belediyesi Semt sahası yapmış, mahallelinin hizmetine sunmuştu. Sporu seven biri olarak, bu işte emeği geçenleri tebrik etmeyi düşündüm. Çünkü zaten İzmir yıllar önce semt sahası cennetiydi. İzmirspor, Leskay, Umurbey, Balçova, Bayraklı sahaları, adını hatırlamadığım daha bir sürü
semt sahası binlerce kişiye spor yapma imkanı sunuyordu... Henüz o zamanlar arenalar yoktu. Yarı çim yarı toprak sahalar vardı ve spor yapmak isteyen her çocuk için bulunmaz bir nimetti. Zaten sokak aralarında taştan iki kale yapıp müthiş maçlar yapıyorduk. Futbol henüz 200-300 elit sporcunun kendi ardalarında oynadığı bir spor değildi. Eskiden biz eskiden su içerdik testiden kıvamında olaya yaklaşmak istemiyorum ama çok güzeldi. Gerçekten... Ve geldik bu günlere... Ben bu düşüncemi yazabilmek için bir ay bekledim. Çünkü ülke kan gölüne dönmüştü. Beşiktaş'ta polisler, Kayseri'de askerler ve son olarak İstanbul'da yeni yıl eğlencesine katılan insanlar vahşice katledildi. Ortalık kan gölüyken, milletin bu kadar sorunu varken semt sahasından bahsetmeye çekindim. Ama yeter artık. Semt sahaları önemlidir. Çünkü sporla tanışan çocuklar büyüdüklerine asla ellerine silah almazlar. Bugün bu noktadaysak beyin yıkamayı eğitim sandığımızdan olabilir… Önce bedenimizi eğitmeliyiz “Sağlım kafa sağlam vücutta bulunur” sözü boşuna söylenmiş bir söz değil. Evet kan var, evet gözyaşı var… Ama bunun üstesinden gelebilmek için normal yaşama içgüdümüzü kaybetmememiz lazım. İşte bu nedenle semt sahaları önemlidir... Bunları yazmak zorundaydım çünkü biliyorum ki; mutlaka ve mutlaka kalem silahı yenecektir... Bugün olmasa yarın...