Delikanlılığın kitabını yazan bıçkınlar kızmazsa bir konuya değinmek istiyorum. Kadınlar yaşadıkları zorlukların daha iyi anlaşılabilmesi için sosyal medyada “erkek yerini bilsin” başlığıyla bir tag açmışlar. Amaçları, bugüne kadar kadınlar için söylenen sözleri erkek üzerinden söylemek ve farkında olmadan yaptığımız yanlışları daha net ortaya çıkarmak.

“Dul erkeksin ihtiyacın falan olursa çekinme.

Kadın aç kalınca kocasının etini yiyebilir.

Kadınlar arasında yüksek sesle şarkı söyleyen erkek ahlaksızdır.

Aslan kızım küfret bakayım amcaya.

Erkek köpek kuyruk sallamazsa dişi köpek bir şey yapmaz.

Erkek çalışarak fuhuşa hazırlık yapıyor.”

Uzatmayayım iğneleme öyle böyle değil...

Kişisel olarak kin içinde olan kadınlar da var... Mesela birisi “Erkeklerin yeri toprağın altıdır” diye yazmış. Ne yaşadıysa artık...

“Üç genç kadın bir erkeği kaçırdı” başlıklı ters yüz edilmiş haber hazırlamışlar. Altında da “kesin hak etmiştir, kuyruk sallamıştır” türünden tutucu erkek mantığını afişe eden düşünceler yer almış.

Hepsinde ince bir gönderme var, üstelik zekice.

Ama bir tosuncuk da şöyle yazmış, “Hangi şanslı erkekmiş o”...

Demek istiyor ki; keşke beni de üç kadın kaçırsa...

Bak abi seni bu zeka ile hiç kimse kaçırmaz. Bir tane buldun buldun... O da zor görünüyor ama her kör satıcının...

Neyse...

Bu arkadaş seviyesindeki bazıları da karşı atağa geçmiş, onlar da “kadın yerini bilsin” başlığı altında yaygara koparmak istemişler ama olmamış. Pek de ilgi görmemiş.

En iyi cevabı da yine bir kadın vermiş, “Sizin bir gün bile tahammül edemediğiniz şeyleri biz kadınlar her gün yaşıyoruz...”

Aslında konuyu da özetlemiş...

Gerçek sorunları dile getirmekle, sığ bir şekilde olayları örtbas etmek istemek aynı şey değil. Olmuyor da zaten.

Kadınları özgür bırakmamışsın, hatta eğitim hakkını elinden almışsın, boşanmak istemelerini bile suç saymışsın...

Sonra da; “kadınlar çiçektir.”

Hadi oradan...