5199 sayılı Hayvan Hakları Yasası’nda köklü ve gerçek değişikliklerin yapılması için uzun süredir bekliyoruz. Ha bugün ha yarın derken gözümüz yollarda kalmıştı. Sonunda yeni yasa taslağının maddeleri açıklandı. Ama maalesef yeni maddeler yeni soru işaretleri yarattı.

AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in açıkladığı maddelerden hepimizin hemfikir olduğu başlıklar şöyle:

  • Sahipli-sahipsiz hayvan tanımı kalkıyor.

  • Hayvanı sahiplenenler yasalar önünde o hayvana ömür boyunca bakmayı taahhüt etmiş olacak. Her hayvan çiplenecek, sokağa terk edilmeleri halinde sahibine idari para cezası gelecek.

  • Belediyelere hayvan bakımı koruması konusunda zorunluluk getirilecek.

Buraya kadar her şey güzel… Zaten söylediğimiz, yapılmasını istediğimiz değişikliklerden bazıları bunlardı. Ancak, maddelerin geri kalanları maalesef büyük hayal kırıklığı yarattı.

***

Yeni taslağına göre;

  • Hayvana şiddet cezalarının durumu muallak!

Şimdi yasa taslağında diyor ki; hayvanlara işkence edilmesi ve öldürülmesi durumunda hapis cezası geliyor. Ama kötü muamele (artık kapsamı ne olacaksa!) idari para cezasına tabi olacak. Hayvan öldürmeye 6 aydan 4 yıla kadar; eziyete 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülmüş. Dolayısıyla 2 yıldan az ceza verildiğinde otomatik olarak hapis cezası ortadan kalkıyor. Daha da vahimi maalesef ülkemizde çok yaygın rastladığımız “hayvana tecavüz” suçunun telaffuz bile edilmemiş olması!

  • Evde 3 hayvandan fazla hayvan barındırılamayacak.

Sokaklar, barınaklar sahipsiz hayvanlarla doluyken böyle bir maddenin yasada yer alması ilginç!

İzahı şöyle yapılmış: “Bir apartmanda 60 kediye 25 köpeğe bakan var. Bunu sınırlamak lazım!”

Buna diyecek bir lafım yok ama madem amaç hayvan istifçiliğinin önüne geçmek o zaman sınır neden sadece 3 hayvanda koyuldu?

  • Hayvan satışı Tarım ve Orman Bakanlığı denetiminde devam edecek.

Yasa tasarısı ile evcil hayvanların petshoplarda, küçük kafeslerde satılması önlenecek, deniliyor. Ama ya üretim çiftlikleri ne olacak? Peki, petshoplar adını değiştirip kafesleri büyütürlerse satışa devam edebilecekler mi?

  • Yeni yunus parklarının açılmasına izin verilmiyor.

Harika haber ama mevcut tesisler kalacak! Yani esir yunuslar, esir kalmaya devam etsin de, yenileri olmasın mı deniliyor acaba? Mevcut yunusların günahı nedir?

  • İstenilen birçok değişiklik yok!

Yasa taslağının en hayal kırıklığı yaratan yanlarından biri de hayvanat bahçeleri, avlanma, üretim çiftlikleri, barınakların durumu gibi konularda hiçbir maddenin olmayışı! Yani buralarda yaşanan tüm hayvan hakkı ihlalleri aynı tas, aynı hamam devam edecek.

HAYTAP başta olmak üzere birçok STK yasa taslağına tepki gösterdi. Özellikle “Evde 3 hayvandan fazla hayvan barındırılamayacak” maddesinin yasa taslağına tartışma yaratarak asıl gündemden dikkatleri kaçırmak için eklendiğini de söyleniyor. Bakalım ilerleyen günler, bize neler getirecek.

***

Menemen’de kısırlaştırma için el ele verildi

İzmir’in hayvan popülasyonu bakımından en sıkıntılı ilçelerinden bir tanesi olan Menemen’de bu sorunun çözümü için uzun yıllardır hayvanseverler mücadele veriyor. Son olarak, Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy’un yargılanması ile birlikte ilçede yaşanan kriz, birçok alanda olduğu gibi hayvanlarla ilgili çalışmaların da aksamasına neden olmuştu.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Gediz Şube Müdürlüğü’ne Dair Başkanı olarak atadığı Ali Kemal Elitaş, hayvanlarla ilgili sorunların çözümü için de çalışmalara başladı. HAYTAP İzmir Temsilcisi Esin Önder önceki gün bir toplantı gerçekleştirdiklerini belirterek şunları söyledi:

“Menemen’de popülasyonun çok olması, yakalanmayan köpekler sorunu ve pandemi nedeniyle mama sıkıntısı sorunları çok acil durumdaydı. İlçeye her gittiğimizde gördüğümüz manzaralar gerçekten yüreğimizi yakıyor. Burada gönüllülerin emeği de çok büyük. Ancak Menemen’de popülasyonu kontrol altına alabilmemiz şart. İşte bununla ilgili olarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Genel Koordinatör olarak atadığı ve kendisi de bir hayvansever olan Ali Kemal Elitaş öncülüğünde, İzmir Büyükşehir Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Hande Özyoğurtçu Gültekin, Menemen Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Tunahan Çoban ile Karşıyaka Koleji Müdürü hayvansever Akın Usanmaz da katılımıyla bir araya geldik. Menemen canları için en kısa sürede neleri hayata geçirebiliriz, onu konuştuk. Fikir ve önerileri masaya yatırdık.”

8 ekip çalışma yürütecek

Önder toplantıda öncelikli gündemlerinin kısırlaştırma olduğunu dile getirerek şöyle devam etti: “Popülasyonu en aza indirmek için yakalamaya hız verecek. Seyrekte altı, Menemen’de iki olmak üzere toplam 8 ekiple hızlı bir şekilde yakalama yapılarak, kısırlaştırma artırılacak. Gerekirse bu konuda çevre ilçelerden de yardım alınacak. En kısa zamanda 3 kafes yapılıp, popülasyonun yoğun olduğu noktalara konulacak. Köpekler yakalanınca da vakit kaybetmeden kısırlaştırmalar başlayacak.

Kafesler gelene kadar yakalanan kopekler Büyükşehir Belediyesi Seyrek Bakımevi’nde kısırlaştırılmaya devam edilecek. Gönüllülerin yakaladığı köpekler için haber verilirse Seyrek'ten araç gönderilip ortamından alınıp, kısırlaştırıldıktan sonra geri bırakılacak.”

Mama sorunun çözümünü de görüştüklerini aktaran Esin Önder, “Bu konuda da her hafta besleme için yine İzmir Büyükşehir Belediyesi 40 paket köpek, 10 paket yavru köpek ve 3 paket de kedi mamasını yerel yönetime gönderecek. Mamalar, gönüllülere bu mamaları sokak hayvanlarına dağıtabilmeleri için verilecek. Ayrıca bir toplantı da gönüllülerle yapacağız. Menemen’deki sorunları el ele çözmek için çalışmalarımız sürecek. Destek veren herkese teşekkür ediyoruz” dedi.

***

Şekerpareler SEHAYDER koruması altında

İzmir’in Seferihisar ilçesinde bir apartmanın girişine doğum yapan köpek ve 7 bebeğini yaşatmak için SEHAYDER gönüllüleri seferber oldu. Seferihisar Doğa ve Hayvan Dostları Derneği (SEHAYDER) başkanı Fevziye Özkan, “Annemiz ve bebeklerimizi barınağa göndermelerine gönlümüz razı olmadı. Çünkü viral hastalıklar nedeniyle barınaklarda bebeklerin yaşaması maalesef mümkün olmuyor. Biz de anne ve yedi bebeğini Seferihisar’da bulunan Dost Yuva pansiyona aldırdık. Annemizin emzirme dönemi bitince sosyal medya üzerinden Yuvalandırma ilanı açtık ve üç yavrumuz yeni evlerine gitti. İki tanesini Lösev Çiftliği’ne verdik. Bir tanesini de bir aileye yuvalandırdık. Takibini yapıyoruz” dedi.

Yuva arıyoruz

Kalan dört yavrunun da en kısa zamanda ömürlük yuvalarına kavuşmasını istediklerini söyleyen Özkan, köpek sahiplenmek isteyen hayvanseverlere çağrıda bulundu:

“Son derece sağlıklı ve oyuncu olan sevgi dolmalarımızın ömürlük ailelerine kavuşmalarını diliyoruz. Petshoplardan satın almak yerine bu dünya güzeli köpekleri sahiplenmeleri için duyarlı vatandaşlarımıza sesleniyoruz. Annemiz de önümüzdeki hafta derneğimiz SEHAYDER tarafından kısırlaştırılacak. Bu arada, kısırlaştırmanın önemi de bir kez daha gözler önüne seriliyor. Çünkü bu bebeklerin yolu bizimle kesişmese onları kaybedecektik. Bebeklerimizi sahiplenmek isteyenler için iletişim numaramız; 0532 431 97 80.”

***

Çeşme Belediyesi’nin bakımevi tadilatları sürüyor. Aslında çalışmalar olumsuz hava şartları başta olmak üzere bazı nedenlerle durma noktasına gelmişti. Hatta hayvanseverlerin bağışladığı 40 kulübe Şubat başından bu yana bakımevine götürülmeyi bekliyordu.

HAYTAP İzmir temsilcisi Esin Önder sosyal medya hesabından yaptığı bildirimle kulübelerin sonunda bakımevindeki canlarla buluştuğunu müjdeledi. Önder notunda şunları paylaştı:

“Çeşme Bakımevi canları soğuk ve yağmurda üşümesin, ıslanmasınlar diye hayvanseverlerin bağışlarıyla 40 kulübe yaptırmıştık. Kulübeler sonunda yerleştirilmiş. Teşekkür ediyoruz. Ancak bir yandan da bakımevindeki diğer tadilat çalışmalarının da tamamlanmasını dört gözle bekliyoruz.”

Bütün bağışçılara çok teşekkür ediyoruz. Onların bu gönülden destekleri sayesinde Çeşme bakımevi canları bu kışı soğuktan yağmurdan korunarak geçirebilecek. Kulübelerimizin 20’si İzmir’den duyarlı vatandaşlarımız tarafından gönderildi. Kalan 20 kulübeyi ise Almanya’dan vatandaşlar bağışladı. Özellikle Sabahat Kumanyacı’ya teşekkür etmek istiyorum. Kendisi Almanya’da çalışıyor ve bağış için herkesi o örgütledi.”

***

Sosyal Medyadan İnciler

Instagram’da “Things You Don’t Know” (Bilmediğiniz Şeyler) adında bir hesap var. Bazen hayli ilginç paylaşımlarına rast geliyorum. Bu haftanın Sosyal Medyadan İnciler konusunu da onların bir paylaşımına ayırdım.

“Yapılan yeni bir çalışmaya göre insanlar izledikleri film ve dizilerde hayvanlar öldüğünde, insanlar öldüğünden daha büyük üzüntü hissediyormuş.”

Hayvanların masumiyeti bizi gerçek olmadığını bildiğimiz filmlerde bile çok etkiliyor demek ki…

***

Haftanın Karesi

Fotoğraf sadece insanların ilgi duyduğu bir sanat sanmayın! Fotoğraf makineleri ve biz insanların bu makinelerle tam olarak ne yapmaya çalıştığımız, hayvanların da çok merak ettiği bir konu!

Fotoğraf: Liba Radova