Türkiye'de turizmin başladığı yer İzmir ve bilhassa Kuşadası’dır.
1983 yılında Antalya'ya 29 bin, İzmir'e 120 bin turist geliyordu.
2017'de Antalya 11 milyon turist ağırladı, İzmir 1 milyon barajını zor yakaladı.
Bu farkı yaratan binlerce gerekçe var.
Ama onları sıralamak İzmir’e bir şey kazandırmıyor.
Türkiye’ye turizmi öğreten Kuşadası, bugün Efes gibi bir nimeti dahi yeterili kullanamıyor.
Şüphesiz devletin de, yerel yönetimlerin de ciddi ihmali var...

BOMBOŞ DURUYORLAR


Size iki örnek.
Mesala Kuşadası’na Türkiye’nin en büyük, 44 bin metrekarelik kapalı alanı olan kongre merkezi yapıldı.
Efes, Meryemana, Bülbül Dağı eşsiz bir tarihi turistik miras.
Bu merkez yapılırken, hangi kongrelerin düzenleneceği de planlandı.
Kuşadası dolup dolup taşacaktı.
Başlarda, 15 Temmuz nedeniyle bu kongrelerin iptal edildiği söylendi ama aynı kongreler İstanbul’da yapıldı.
Koca merkez bir iki ufak-tefek kongrenin dışında boş kaldı, atıl bekliyor.

NORVEÇLİLER'İ KAÇIRDIK


Gelelim İzmir’e.
Kongre turizmi ile ilgili vaatler havalarda uçuştu.
İzmir Kongre ve Ziyaretçi Bürosu (İzmir CVB) kuruldu. Tabii orada da sınıfta kaldık.
Uluslararası kongreleri alamadığımız gibi başta Çeşme’de yapılan milyonlarca liralık kongre merkezi bomboş. Gidin bakın, içiniz acır.
İzmir’in durumu termal tesislerde daha da acı.
Elimizde tek doğru dürüst örnek vardı; Balçova Termal Tesisler.
Tam 23 yıl buraya gelen Norveçli turistlerle övünerek geçti zaman.
İl özel idareleri kapatılınca tesisler de el değiştirir ve tartışmalı şekilde İzmir Valiliği'ne geçerken bu süreçteki ilgisizlik Norveçlileri de kaçırdı.
Bugün gelinen nokta, lafla kongre ve termal turizm yapılamayacağının kanıtıdır.

İZTO DEVREDE


Şimdi termal tesisler için ufukta yeni ihtimal belirdi. İzmir Ticaret Odası Balçova Termal Tesisler'e, kongre turizmi yapmak için talip oldu.
Oda, harıl harıl burayı almanın kulis çalışmalarını yapıyor.
Öğrendiğimize göre, Başkan Mahmut Özgener işletmeciliği profesyonel bir gruba vermek üzere burada termal ve kongre turizminin yeniden canlandırılması için kolları sıvadı.
İlgili kurumların yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bağlantıya geçildi.
Ayrıca tıp fakültesi ve hastane kurmaya hazırlanan Ekonomi Üniversitesi’nin burasıyla termal ve sağlık turizminde elinin güçlendirilmesi hedefleniyor.
İzmir Ticaret Odası çizdikleri çerçeveye sadık kalırsa, termal ve kongre turizmi için doğru bir hamle olur.
Ama tüm vaatler termal tesisleri alıp bünyeye katmak hatta burayı ileride salt bir otele dönüştürmekse, aman beyler vazgeçin.
Hele rektörlük binasını buraya taşıyarak, üniversitenin dinlenme tesisi yapmak gibi bir fikir kimsenin aklından geçmemeli.
Biz iyiyi düşünüp, iyi çağıralım. Başkan Mahmut Özgener söylediği gibi kongre ve termal turizme hareket kazandırdığında kente eşsiz bir katkı yapmış olur.
Tabii ki böyle bir konuyu kesinlikle siyaset üstü tutmak koşuluyla.