Bir elim klimanın kumandasında, diğer elim de an be an değişen termometrede...
Bu arada yurdun çeşitli yörelerinden beni arayan dostlarıma buram buram ter içinde cevap vermeye çalışıyorum.
Yaz tatilimi İzmir'in şirin ilçesi Urla'da geçirdiğimi bilen yakın dostlarım kıskançlıktan mı desem, yoksa özlem duygusu içinde mi sorular yöneltiyorlar: "Her halde denizden çıkmıyorsun" diyorlar...
Oysaki, 45 derecelere doğru tırmanan sıcaklık yüzünden başımı dışarı bile uzatamadığımı
bilseler halime acırlar!
Ayrıca, Ege Bölgesine komşu illerde çıkan orman yangınlarına bir de depremler eklenin ce kime ne söyleyeceğimi şaşırıyor insan!
***
Eh yaş 88 oldu ya, evlatlar, damatlar, torunlarım da beni ve değerli eşimi her dakika arıyor ve başımı dışarı çıkarmak için çok anlamlı kutlama günleri düzenlemek için adeta
birbirleri ile yarışıyorlar.
Nitekim 10 Ağustos günü eşimle beni adeta kaçırırcasına Urla'dan alıp Seferihisar'daki yazlıklarına götürdüler. Havuz başında düzenledikleri törenle aile boyu 55.nci evlilik yılı mızı kutladılar.
Evet, hayat sürprizlerle dolu.
Değerli okurlarım, yazıma pek iç açıcı cümlelerle girmedim. İşte sizleri hayatın yaşanacak
günlerinden birini anlatarak umuyorum o sisli puslu havayı biraz dağıtmışımdır...
***
Ağustos ayı boyunca o kadar kutlanacak günlerimiz var ki, inşallah bunları hep birlikte ya
şayağız. Evet, 30 Ağustos'u işte bu heyecanla bekleyerek mutlu oluyor insan.
Yaşadığımız günler içinde politik kavgalar, yolsuzluk, hırsızlı ve de sahtecilik te almış başı
nı gidiyor.
Mahpushane damlarına ite kaka götürülenler mi, pazar yerlerindeki yangını ultra lüks lastik ayakkabılarla teftiş eden iktidar Belediye Başkanını da görenler kameraların deklanşörüne artarda basıp televizyon ekranlarına göndermişler.
O arada bir vatandaştan duydum: "Pazarcı tezgahlarındaki yangını görmemiz için ' cambaza bak' dercesine bakışlarımızı başka yöne çevirmiş muhterem!"
***
30 Ağustos Zafer Bayramımıza kadar tüm il ve ilçelerimizdeki Belediyelerin ve çeşitli kuruluşların düzenledikleri kutlamaları da unutmadan geçemeyiz.
İşte sizleri bir gün önce Urla'da yaşadığımız anlamlı güne götürmek istiyorum.
Üreticilerin üzüm başta olmak üzere Urla topraklarında kendi yetiştirdikleri ürünler, Urla Cumhuriyet Meydanı’nda kurulan stantlarda satışa sunulurken bir yanda da kıyasıya bir yarışa girdiler. Şenliğin olmazsa olmazları arasında olan “Geleneksel Üzüm Sıkımı” ile konukların damakları tatlandırdılar.
Daha sonra çiftçiler tarafından “Urla’da Üzüm Yetiştiriciliği” adlı söyleşi gerçekleşti. Şenlik, akşam 18:30’da İzmir Büyükşehir Belediyesi Pop Orkestrası ve ardından 21:00’da Grup Papara konseri ile taçlandırıldı.
Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, bağcılığın Urla’nın kimliğinde önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, “Bağ Bozumu Şenlikleri, hem üreticilerimize destek olmak hem de kültürel değerlerimizi yaşatmak için büyük önem taşıyor. Üreticinin kalkınması için etkinliklerimizin sayısını arttırarak niteliğini güçlendireceğiz." dedi.
Değerli okurlarım İncire, üzüme bal damladığı, zeytinimize yağ aktığı bu gün gibi, her günümüz mutlu ve huzurlu geçsin. Okulların açılacağı şu günlerde tüm aileler aç yatmasın, çocukları okula aç gitmesin .
Urla'dan selam ve sevgilerimle ...