Güzelim yaz aylarını İzmir ve Ege'de çok daha iyi geçirmek isterdik. Öyle olmadı. Özellikle yangınlar canımızı çok sıktı. Bölgede toplam 223 yangın meydana geldi. Muğla'da Bodrum'da önemli bölgeleri yaktılar. Manisa ona keza... Ama en büyük hasar İzmir'de yaşandı.

18 Ağustos'ta başlayan ve üç gün boyunca söndürülemeyen yangınlar Tınazlı-Çatalca-Efemçukuru-Beyler Köyleri arasındaki alanı küle çevirdi. Sadece ormanlar değil, verimli tarım arazileri de büyük hasar gördü.

Amacım bütün bunları yeniden gündeme getirip sizi üzmek değil.

Ama ortada tuhaf bir durum var.

İzmir'de siyasetçisinden, sivil toplum örgütüne kadar hiç kimse Tarım ve Oman Bakanlığı ile anlaşamıyor.

Biliyorusunuz ilk maraza yangın söndürme çalışmaları sırasında çıktı. Uçakların kullanılmaması çok ciddi tepkilere yol açtı. Uçaklar için önce “hurda” diyen Bakan Pakdemirli, ardından uçakların yangın söndürmede halikopter kadar etkili olmadığını ileri sürdü. Daha sonra da Rusya'dan almak istedikleri yangın uçaklarının korpitinden pozlar verdi. Bu, inceden “kesin sesinizi” pozuydu.

Yangın sönünce, hasar gören alan konusunda da uzlaşma sağlanamadı. Ziraat Odası Tespitlerine göre 5 bin 500 hektar, TMMOB tespitlerine göre ise 6 bin 500 hektar alan zarar gördü. Tarım ve Orman Bakanlığı ise bilançoyu 500 hektar olarak açıklayıp olayı kapattı.

Anlaşılan Bakanlık sebze ve meyvede fiyatları indiremeyince, yangın alanlarındaki hasarda indirim yapmayı uygun gördü.

E buna enflasyon rakamlarından alışığız zaten.

Fakat İzmirliler susmak bilmedi... Söndürme konusunu, yanan alan konusu günlerce gündeme getirip Bakan Bekir Pakdemirli'yi suçladılar. Hatta istifasını istediler. Böyle bir gelenek artık bizde tarih olduğu için, tabii ki bakan görevine devam etti.

Ama ben bunun sonuçları olur dedim.

Nitekim oldu da...

Bakanlık hasar konusunda, uzmanların söylediği alanın yüzde 10'u kadar bir alan açıklamıştı ya; sonradan ondan da vazgeçti.

Gazete 9 Eylül'ün manşetten verdiği habere göre Tarım ve Orman Bakanlığı 2019 yılı orman yangınlarıyla ilgili bilançoyu açıklarken İzmir'deki yangını hiç hesaba katmadı. Yani yok saydı.

Koca Bakanlığın açıklamasına göre Türkiye'de yanan bölgenin toplamı İzmir'deki yangın kadar bile değil.

Anlaşılan önemli bir tasarrufa gitmişler.

Belediye meclis kararıyla fay hattının değiştirildiği bir ülke olduğumuz için, artık şaşırmaktan vazgeçtik.

Böyle bir ülkeyiz. Şahaneyiz yani...