25 Eylül 2012’de hayata veda eden Neşet Ertaş, vefatının 13. yılında memleketi Kırşehir’de unutulmadı. Türkiye’nin dört bir yanından gelen gençler, Ertaş’ın ve babası Muharrem Ertaş’ın Bağbaşı Mahallesi’ndeki kabirlerini ziyaret etti. “Genç Ahiler” grubu tarafından düzenlenen anma programında dualar okundu, mezarlara çiçekler bırakıldı.
Gençlik ve Spor İl Müdürü Yasin Çakmakçı, Ertaş’ın Kırşehir için taşıdığı değere vurgu yaparak, “Neşet Ertaş çok büyük bir miras bıraktı. Gençlerimiz, onun türkülerinde büyüyor ve bu kültürü yaşatıyor” ifadelerini kullandı.
"Buram buram Neşet Ertaş kokan şehir"
Kente Uşak’tan gelen Canan Özbay, Kırşehir’i “buram buram Neşet Ertaş kokan bir şehir” sözleriyle tanımladı. Özbay, “Attığınız her adımda Ertaş’ın izini hissedebiliyorsunuz. Onun türkülerini duymadan bu şehirden ayrılmak mümkün değil” dedi.
Manisa’dan gelen Reyyan Demirci ise “Ertaş’ın kabrine ilk kez geldim. Buradaki atmosfer çok etkileyici. Türküleri sanki hâlâ yankılanıyor, sesi kulaklarımızdan silinmiyor” diye konuştu. Tokat’tan katılan Fatma Nur Fırıldak da “Kırşehir, Neşet Ertaş’a çok sahip çıkmış. Nereye gitsek onun izini gördük. Gerçekten unutulmaz bir deneyim oldu” sözleriyle duygularını dile getirdi.
Sesi hâlâ kulaklarda
Türk halk müziğine ölümsüz eserler kazandıran Neşet Ertaş, “Ah Yalan Dünya”, “Mühür Gözlüm”, “Zülüf Dökülmüş Yüze” ve “Gönül Yarası” gibi unutulmaz türküleriyle hatırlanıyor. Kırşehir’de düzenlenen anma etkinliği, usta sanatçının sadece bir müzik insanı değil, aynı zamanda bir kültür taşıyıcısı olduğunun en güçlü göstergesi oldu.