GENEL

Yağmur barajlara can suyu olacak mı? İşte 4 Ekim İzmir baraj doluluk oranları

Cuma günü kenti etkisi altına alan sağanak yağışların ardından İzmirlilerin "Barajlar dolacak mı?" umudu, İZSU'nun açıkladığı 4 Ekim tarihli verilerle yerini derin bir endişeye bıraktı. Rakamlar, kentin su kaynaklarındaki durumun vahametini gözler önüne seriyor: Manisa'dan su taşıyan Gördes Barajı tamamen kuruyarak sıfırı tüketirken, kentin ana su kaynağı Tahtalı Barajı'nda aktif doluluk oranı yüzde 3,38'e kadar geriledi.

Abone Ol

Aylardır süren kuraklığın ardından Cuma günü İzmir'i etkisi altına alan ve yer yer sele neden olan kuvvetli yağmur, milyonlarca İzmirli için büyük bir umut olmuştu. Ancak bu umutlar, İZSU tarafından açıklanan 4 Ekim 2025 tarihli baraj doluluk oranları tablosuyla adeta buharlaştı. Tablo, kentin su kaynaklarının alarm verdiğini, yağan yağmurun barajlardaki kritik düşüşü durdurmaya yetmediğini acı bir şekilde ortaya koydu. Özellikle kentin can damarı olan barajlardaki doluluk oranlarının geçen yılın aynı dönemine kıyasla yaşadığı büyük çöküş, İzmir'in karşı karşıya olduğu su krizi tehlikesinin ne denli büyük olduğunu gözler önüne serdi.

Rakamlarla kuraklığın acı tablosu

İZSU'nun son verileri, İzmir'in su geleceğine dair endişe verici bir tablo çiziyor. Kentin içme suyu ihtiyacının yarısından fazlasını tek başına karşılayan Tahtalı Barajı, en kritik durumdaki kaynak olarak öne çıkıyor. Geçen yıl bu zamanlar aktif doluluk oranı yüzde 16,83 olan Tahtalı'da, bu oran yüzde 3,38'e kadar gerilemiş durumda. Bu, barajdaki kullanılabilir suyun sadece yüzde üçlük bir kısmının kaldığı anlamına geliyor.

Ancak en dramatik tablo, Manisa'da bulunmasına rağmen İzmir'in su ihtiyacını desteklemek için inşa edilen Gördes Barajı'nda yaşanıyor. İZSU verilerine göre, Gördes Barajı'ndaki aktif doluluk oranı yüzde 0,00 olarak kayıtlara geçti. Bu, barajın teknik olarak tamamen kuruduğu ve artık kente su veremez hale geldiği anlamına geliyor. Geçen yıl aynı dönemde yüzde 3,61 doluluğa sahip olan barajın bir yıl içinde sıfırı tüketmesi, yaşanan kuraklık felaketinin boyutunu net bir şekilde gösteriyor.

Diğer barajlar da can çekişiyor

İzmir'deki su krizi sadece Tahtalı ve Gördes ile sınırlı değil. Kente su sağlayan diğer barajlardaki durum da iç açıcı olmaktan çok uzak. Şehrin batı yakasına su veren Balçova Barajı'nın aktif doluluk oranı, geçen yılki yüzde 17,19 seviyesinden yüzde 4,62'ye düşmüş durumda. Seferihisar'daki Ürkmez Barajı'nda ise geçen yıl yüzde 12,06 olan doluluk, bu yıl yüzde 2,70'e kadar geriledi. Turizm cenneti Çeşme'nin su kaynağı olan Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı ise adeta yokları oynuyor. Geçen sene yüzde 11,48 olan doluluk oranı, bu yıl yüzde 0,03 gibi sembolik bir rakama inmiş durumda. Bu tablo, su krizinin tüm metropol alanına yayıldığını gösteriyor. Nispeten daha iyi durumda olan tek kaynak ise yüzde 48,77 doluluk oranıyla Güzelhisar Barajı olarak dikkat çekiyor.

Yağmur neden derman olmadı?

Peki, Cuma günü kenti esir alan şiddetli yağışlara rağmen barajlar neden dolmadı? Uzmanlar bu durumu, "toprağın suya olan hasreti" ile açıklıyor. Aylardır süren aşırı kuraklık nedeniyle adeta betona dönen baraj havzalarındaki toprak, yağan yağmurun büyük bir kısmını yüzey akışına geçmeden önce bir sünger gibi emiyor. Barajların dolabilmesi için öncelikle toprağın suya doyması, ardından yüzey akışının başlayarak dere ve çaylar kanalıyla baraj göllerine ulaşması gerekiyor. Bu nedenle, Cuma günü yağan yağmur bir "can suyu" olsa da, barajları doldurmaktan çok uzak. İzmir'in bu tarihi su krizinden çıkabilmesi için, önümüzdeki sonbahar ve kış aylarında uzun süreli, sürekli ve besleyici yağışlara şiddetle ihtiyacı var.