Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 2019 yılında, Türkiye'de 500 erkeğe meme kanseri teşhisi konuldu. Kadınların meme dokusu fazla olduğu için oluşabilecek kitleyi fark etmelerinin daha zor olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özgül Karayurt, "Erkeklerde meme dokusu daha az olduğu için kolay fark edilebiliyor; ancak rakamlar erkeklerin de 'Bende olmaz' dememesi gerektiğini gösteriyor" dedi.

Dünyada ve Türkiye'de, özellikle kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanseri, her yıl binlerce kadının hayatını etkiliyor. Her 8 kadından 1'ine meme kanseri tanısı konulurken, uzmanlar, bu rakamın gelecek yıllarda her 5 kadından 1'ine düşeceğini öngörüyor. Yüzde 99 oranında kadınlarda görülen meme kanseri, bilinenin aksine yalnızca kadınlarda teşhis edilmiyor. Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, 2019'da, Türkiye'de 500 erkeğe meme kanseri tanısı konuldu. Erkeklerde yüzde 1 oranında meme kanseri görüldüğünü söyleyen İzmir Ekonomi Üniversitesi Hemşirelik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Özgül Karayurt, "Erkeklerin de 'Bende olmaz' dememesi gerekiyor. Erkeklerin tıpkı kadınlar gibi memelerini kontrol edip olası bir değişiklikte mutlaka hekime başvurması gerekiyor. Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan veriler oldukça önemli. Ülkemizde 500 erkek sadece 2019 yılında meme kanseri tanısı almış. Kadınların meme dokusu daha fazla olduğu için oluşabilecek bir kitleyi, bir farklılığı bulmakta zorluk yaşayabiliyorlar ama erkeklerde meme dokusu daha az olduğu için kitleleri çok daha kolay fark edebiliyorlar. Bu erkekler için bir avantaj ancak onların da mutlaka kadınlar gibi meme kanserinin takipçisi olmaları gerekiyor" diye konuştu.

'KENDİ KENDİNE MUAYENE'Yİ MAKETLERDE GÖSTERDİLER

Meme kanserinde farkındalık oluşturmak için İzmir Ekonomi Üniversitesi bünyesinde öğrencileriyle birlikte stant açtıklarını belirten Prof. Dr. Karayurt, sözlerini şöyle sürdürdü: "Üniversitemizdeki öğrencilerimiz ve öğretim üyelerimize farkındalık yaratmak için öğrencilerimizle birlikte broşür ve kurdeleler hazırladık. Standa gelen öğretim üyeleri ve öğrencilerimize kısaca 'Meme kanseri nedir?',  'Erken tanısı neleri içerir?' ve erken tanıda kolay ve maliyetsiz yapılan kendi kendine meme muayenesi ile ilgili bilgi veriyoruz. Standımızda yer alan maketlerimiz üzerinde kendi kendine yapılan meme muayenesini uygulamalı olarak gösteriyoruz. Bu muayene için 'bak' ve sonra 'hisset' aşamasını anlatıyoruz. 'Bak' aşamasında eller iki yana uzatılmış ve bele konulmuş durumda kadın belden yukarısını tamamen çıkararak memelerini kontrol ediyor. Meme başında çöküntü, ciltte içe çökmeler, kızarıklık, portakal kabuğu görüntüsü ve iki meme arasındaki asimetreye bakılıyor. Meme başında kendiliğinden gelen akıntı da kanlıysa meme kanseri belirtisidir. Sonrasında ayakta sağ memesini muayene edecekse sağ elini başının arkasına getirerek sol elinin üç parmağının iç yüzleriyle memesini muayene ediyor. Muayene ederken üç parmağı meme dokusundan kaldırmıyor. Meme başından başlayarak tüm memeyi ve özellikle koltuk altını muayene ediyor."

KOLTUK ALTINA DİKKAT

Kadınların memeleriyle birlikte koltuk altını da muayene etmeleri gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Karayurt, "Meme kanseri ilk yayılımını koltuk altından yapıyor. Kanseri erken evrede tanıyabilmek ve yakalayabilmek çok önemli. Geçmiş yıllara baktığımızda farkındalık oldukça arttı. Bu konuda yazılı ve görsel medyanın da önemi oldukça büyük. Biz bilim insanları da halkla yaptığımız toplantıda bilinçlendirme çalışmaları yürütüyoruz. Farkındalık arttı ancak hala yeterli değil. Meme kanserinde erken tanı önemli ancak korunma çok daha önemli. Bunun için de kadınların günde en az yarım saat egzersiz yapmaları gerekiyor. D vitaminini kontrol ettirmeleri, eğer düşükse doktor önerisi doğrultusunda takviye alması gerekiyor. Yapılan çalışmalar D vitamini eksikliği, hareketsiz yaşam ve obezitenin meme kanseri riskini arttırdığını gösteriyor" dedi. (DHA)