Ekonomik İşbirliği Kalkınma Örgütü OECD'nin raporunu ilk okuduğumda içimden eğlenceli bir yazı yazmak gelmişti. Olayları ters yüz edip sizleri biraz gülümsetmeyi düşünmüştüm. Çünkü raporda gıda zammında Dünya şampiyonu olduğumuz yazıyordu. Hani olumlu işlerde bize çok az nasip olan şampiyonluk; olumsuzlukta gelmişti ya, bende konuyu eğlenceli hale getirmek istiyordum. 

En düşük işçi emeklisi maaşının 1500 lira, yazı ile bin beş yüz lira olduğunu öğrenince bunun üzerine espiri yapılamayacağına karar verdim. Durum bana hiç de komik görünmedi. Düşünün yıllarca çalışmışsınız aldığınız emekli maaşı elektrik, su, ısınma gibi temel ihtiyaçlarınızı ancak karşılıyor. Sıra kira ve karın doyurmaya gelince başka bir çözüm bulma mecburiyetiniz var. 

İki şeyi birbirine karıştırmamak lazım.

Ekonomik olarak zorlanmak başka bir şey, geçinememek başka bir şey.

Ekonomik durumunuz sizin lüks ihtiyaçlarınızı karşılamıyorsa refah içinde değilsiniz demektir. Ama kazancınız karnınızı doyurmaya bile yetmiyorsa, ki son zamlardan sonra Türkiye'de geniş bir kitle böyle durumda, işte o zaman ekonomide çok ciddi bir sorun var demektir.

Dolar 4-5 ayda yüzde 50 oranında arttı. Bu, yeni bir uçuruma da neden oldu. Doları çok olanlar oturduğu yerden tahmin edemeyecekleri seviyede para kazanırken, dolarla borçlananlar felaket bir ekonomik darboğazla karşı karşıya geldiler...

Yani bir yanda dolarzade, bir yanda dolarzede...

Ayrıca zamlar ardı arkası kesilmeden devam ediyor. Sütten sonra sıra yine akaryakıta gelmiş... Zam konusunda freni boşalmış kamyon gibi gidiyoruz işte...

Sabah kalktığımızda ne göreceğiz belli değil. Yani tam bir kaosla karşı karşıyayız. Hükumet erkanı ise, "Kestane balının diyarı Zonguldak'tan tüm Dünyaya sevgiler"  kıvamında, büyüme artışından 2023 yılı hedeflerinden bahsediyor. Belki çaresizlikten böyle davranıyorlardır kim bilir?

Bütçe görüşmelerinde gördük. Demogoji demogoji üstüne...

Ama rakamlar var, gerçekler var.

OECD raporuna göre Eylül ayında Türkiye'de gıda fiyatları yüzde 28 artmış. Yani uzak ara birinci sıradayız. İkinci Kolombiya, üçüncü Avustralya... Bizi kıskanan kıskanç Almanya ise sıralamada bile yok.

Bu OECD'ye “Ey” diyerek başlayan bir ayar vermek lazım. Meydanı boş bulurlarsa kim bilir daha neler yapar bunlar.

Nede olsa dış güç bunlar...