Vay manda vay

Abone Ol

Son günlerin nirvana absürd olaylarından biri de mandaların Cimer'e şikayet edilmesi oldu. Evet, “biz bu mandalardan şikayetçiyiz” demişler. Eh artık gerisini Cimer düşünsün.

Durun konuyu biraz açayım.

Güzelbahçe' ye bağlı Yelki ve Çamlı, bereketli topraklar üzerine kurulmuş kendi halinde köylerdi. Tarım ve hayvancılık yaparak geçiniyorlardı. Kimseye muhtaçlıkları da yoktu. Önce mahalleye çevrildiler. Sonra tarım arazileri üzerine imar verilmeye başlandı. Türkiye'nin en önemli özel okulları bu bölgeye şubeler açmaya başladı. Bölge giderek popüler oldu. Müteahhitler boş durur mu? Her alanı değerlendirdiler. Üç metrelik çırpınma havuzlu evleri “Havuzlu villa” olarak pazarladılar. Parası bol, görgüsü kıt bazı insanlar buldumcuk olup atladılar üstüne. Bir liralık yerler oldu beş lira. Sonuçta trafiğiyle karmaşası ile yeni bir İstanbul, yeni bir Ankara inşa edildi.

Bölgedeki okullardan biri olan Oğuzhan Özkaya Eğitim kurumlarını daha önce ziyaret etmiştim. Beni en çok etkileyen, öğrencileri doğal yaşama hazırlamaları olmuştu. Oğuzhan Özkaya ile tanışıklığım var. Köyde büyümüş tam bir Anadolu çocuğu. Açtığı okulda çocukların doğa ile bütünleşmesi için Köy Enstitüleri modelini benimsemiş bir eğitmen. Bu kapsamda okulda manda ve at yetiştiriciliği de var. Okuldaki üç manda bazen bakıcıları tarafından gezdiriliyor. Vay manda vay. Gezmek ne, otur oturduğun yerde.

İşte bu olay bölgeyi parasıyla işgal edip, “Doğanın içinde yer almalıyız” mantığı ile tarım arazisi içinde konut alan bazı kişileri rahatsız etmiş. “Organik besleneyim”de, “manda kaymağı, yoğurdu da nefis olur” de, sonra da “ay bunlar da nasıl hayvan” diyerek şikayetçi ol. Oldu.

Okul yönetimi de tepki olarak mandaların üstüne “siz yokken biz vardık” yazılı giysiyi geçirmişler.

Mesaj hem yerel halk adına hem mandalar adına.

Dağdan gelip bağdakini kovmak diyeceğim ama burada biraz tersi olmuş.

Benzeri bir olayda Yelki'de olmuştu. Ahırın yanına lüks konutlar yaptılar, konutlara taşınanların ilk işi ahırı şikayet etmek oldu.

Ardından hayvanlar satıldı, ahır sizlere ömür... Şimdi yerinde dev bir bina var.

Sonra?

Neyse ağzımı bozmayayım.