SAĞLIK

Vatandaş elinde reçete kapı kapı dolaşıyor

İlaçlarda yıllık belirlenen döviz kurunun güncel rakamın çok altında kalması ve ilaca zam beklentisi nedeniyle ilaç bulunamaz oldu. Hastalar, tedavilerinde hayati öneme sahip ilaçları bulmak için ellerinde reçeteyle adeta kapı kapı dolaşıyor.

Abone Ol

Kronik hastalıkların tedavisinde kullanılan birçok ilaç raflarda yok. İzmir’de eczacılar, hastaları geri çevirmemek için ellerindeki sınırlı ilaçları “birer kutu” kuralıyla dağıtıyor. Özellikle kanser, diyabet, hipertansiyon, göz ve çocuk ilaçlarının temininde ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Eczacılar, firmaların ve ecza depolarının kur farkı nedeniyle sevkiyatları azalttığını, bu nedenle eczanelerin ellerindeki stoklarla günü kurtarmaya çalıştığını belirtiyor.

Krizin temel nedeni, ilaç firmalarının kur farkı nedeniyle yeni zam beklentisine girmesi. Üretici firmalar, artan maliyetleri karşılayamadıkları gerekçesiyle bazı ilaçları sınırlı sayıda piyasaya sürüyor, hatta kimi ürünlerin dağıtımını tamamen durduruyor. Türkiye’de ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan sabit euro kuru son güncellemede 21,67 TL’de sabit kaldı. Oysa piyasadaki gerçek euro kuru 48 liranın üzerine çıkmış durumda. İlaç firmaları, bu büyük farkın giderilmesi için hükümetten acil düzenleme bekliyor.


İzmir Eczacı Odası Başkanı Savaş Kılıçcıoğlu, krizin boyutunu şu sözlerle anlattı:
“En çok sıkıntı yaşanan ilaç grupları arasında kanser ilaçları, organ nakli ilaçları, tüp bebek tedavisinde kullanılan ilaçlar, hatta artık neredeyse tansiyon ve kolesterol ilaçları da var. Zam söylentisinin ardından, ağrı kesiciler dışında neredeyse tüm ilaçlarda — kalp damar ilaçları da dahil olmak üzere — sıkıntı yaşanıyor.
Bu konuda bize çok sayıda şikâyet geldiği için İzmir Eczacı Odası olarak İl Sağlık Müdürlüğü’ne resmi bir yazı gönderdik. Depolarda da stok tespiti yapılmasını istedik çünkü kamuoyunda “eczanelerde ilaç var ama verilmiyor” şeklinde yanlış bir algı oluştu. Biz ilaçların gerçekten bulunmadığını biliyoruz, bu nedenle depolarda bir inceleme yapılmasını talep ettik.
Hastalar açısından durum çok kötü. Herkes elinde reçeteyle kapı kapı eczane geziyor. Eğer bir eczanede az da olsa stok kalmışsa ya da hastalar birbirlerinden bulabiliyorsa, o şekilde idare ediyorlar.


Kur güncellenmeden ilaç gelmez


Kılıçcıoğlu, krizin hükümetin kur politikasına dikkat çekti, şunları vurguladı:
“Bu durumun temel nedeni hükümetin kur politikası. Şu anda ilaç euro kuru 21 lira seviyesinde hesaplanıyor. Oysa bu ilaçların büyük çoğunluğu ithal. İthalatçı firma, 45 liraya aldığı euroyu 21 liradan bozdurmak zorunda kalıyor. Böyle olunca da kimse bu şartlarda ilacı getirmiyor. Özellikle dışa bağımlı olduğumuz bu ilaç gruplarında arz tamamen durma noktasına geldi.


Sağlık Bakanlığı’na ve hükümete çağrım şu: İlaç kurunun mutlaka güncellenmesi gerekiyor. Piyasa kurunun neredeyse yarısı oranında belirlenen mevcut kurla ithalat yapılması imkânsız. Ayrıca zam söylentilerinin haftalarca sürmemesi, çıkarıldığı anda uygulanması gerekiyor. Çünkü zam beklentisi uzadığında ilaç firmaları stok yapıyor, üretimi yavaşlatıyor, depolar da sahaya ilaç sürmüyor.
Şu anda tam da bu durum yaşanıyor. Yaklaşık 15 gündür zam söylentisi var, ancak uygulama yapılmadığı için ne depolarda ilaç bulunuyor ne de firmalar sevkiyat yapıyor. Özetle iki temel sorunumuz var: güncellenmeyen ilaç kuru ve uzatılan zam söylentileri.”

“Bir baba olarak çaresizim”


Çocuğunun ilaçlarını alamadığını söyleyen Erhan bey şunları söyledi:
“Lucrin Depo 3.75 mg ilacı, çocuğumun endokrin doktoru tarafından yaklaşık altı aydır reçete edilerek kullanılan bir iğnedir. Ancak son bir aydır çevredeki tüm eczaneleri ve depoları araştırmamıza rağmen hiçbir yerde ilacı bulamıyoruz. Daha önce iki defa temin edebilmişken, şimdi Türkiye genelinde bulunamaması sebebiyle çok büyük bir mağduriyet yaşıyoruz. Bu ilaç, SGK tarafından karşılanan ve sürekli kullanılması gereken bir tedavi için gereklidir. Fakat şimdiki durumda çocuğumun tedavisi aksama riskiyle karşı karşıya. Ebeveyn olarak çaresiz hissediyorum; sağlık için hayati önem taşıyan bu ilacın yokluğu nedeniyle büyük endişe yaşıyoruz.”


Madem ilaç yok neden reçete ediliyor


Çocuğu için endişelendiğini dile getiren Sevcan hanım krizin boyutuna dikkat çekti:
Atipik otizmle seyreden dikkat eksikliği tedavisi için aldığımız medikinet 30 mg ilacı neden bulamıyoruz. Madem ilaç yok neden reçete ediliyor. Çocuklara bu ilaçları verdiniz şimdi piyasada yok. Elimde olan 10 mg ilacı 30 mg bulamadığım için 4 gündür veriyorum çocuğun davranışları değişti okulda sorun yaşamaya başladı. Yıllardır yaşadığımız hastalıkla mı baş edelim ilacı bulmak için şehri altüst etmekle mi uğraşalım. Ayıp bunca insanı mağdur ediyorsunuz. Bir sürü çocuğun kanına giriyorsunuz. Yeter artık. 2025 yılındaki hale bak! Utanıyorum bu eksiklikten.


Tedavisinin geriye gittiğini söyleyen Meryem hanım “Brüsella hastalığı tedavisinde kullanılan ilacı eczanelerde bulamıyorum. Hastanede yatmakta olmama rağmen, bu ilacın üretimden kalktığı ve temin edilemediği söylendi. Hastane tarafından alternatif tedavi uygulanmaya çalışılsa da, bu ilaç olmadan tedavinin tam anlamıyla mümkün olmadığı belirtildi. Yaklaşık bir aydır tedavim aksadı ve sağlığım olumsuz etkilendi. Sadece bir haftadır depodan 2 kutu ilaç geliyor, ancak benim tedavim 3-4 ay sürecek ve bu miktar kesinlikle yeterli değil. Ayrıca, ilacı temin edebilmek için ek maddi külfetlerle karşılaştım.” İfadelerini kullandı.