Her yıl uyarılmasına rağmen yaşanan çağ dışı kurban kesim manzaraları dilerim bu yıl yaşanmaz. Küçük çocukların gözleri önünde bilgisiz kişilerce hayvanların çırpına çırpına kesilmeleri, yollardaki kan birikintileri, hayvanların mide, sakatat gibi organlarının çöplüklere ve gelişi güzel atılması insanlık adına utan verici ve "Bu nasıl Müslümanlık, bu nasıl sevap" diye isyan ettiriyor.

Öncelikle Kurban Bayramınızı en içten duygularla kutluyorum. Nüfusun yüzde 98'ni Müslümanların oluşturduğu ülkemizde dini inançlarımız gereği kurbanlar kesilecek. Yanlış ve uygunsuz yerde kurban kesenleri vatandaşlık görevinizi yaparak uyarın veya ALO 181 numaralı ücretsiz telefona bildirin. 181 numaralı telefona ulaşamazsanız yaşadığınız bölgenin zabıta müdürlüğüne bildirin. Dinimizce kurban kesilirken uyulması gereken kurallar vardır. Kendisini kasap gibi tanıtan kişilerin eline bırakmayın. Çocukluk yıllarımda kurban kesen büyüklerimin hazırlanması saatler alır, o canlının yaşamını sonlandıracağı için çok şefkatli olurlardı. En küçük ayrıntı ihmal edilmezdi.  



3 BİN 267 TL CEZASI VAR  
Hayvanın ne bir damla kanı ne de bir küçük parçası ortalıkta kalmazdı. Büyükbabam, "Bir canlının hayatına son veriyoruz. Öyle aceleye gelmez. Kuralları harfiyen uygulamak gerekir” derdi. Kesilen kurban eti tatile çıkmak uğruna gelişi güzel dağıtılmaz, muhtaç insanlara verilirdi. Eğer çevrenizde muhtaç insanlar yoksa LÖSEV, DARUŞAFAKA, THK gibi kuruluşlara bağışlarınızı yapabilirsiniz. Sağlıklı bir çevrede yaşamak istiyorsanız kurallara uymayan ve çağ dışı görüntüler sergileyenleri görmemezlikten gelmeyin. Her şeyin daha temiz, daha güzel ve yaşanılabilir olması gerekiyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekipleri, zabıtalarla birlikte bayram boyunca satış ve kesim yerlerinde denetimler yapacaklar. Sokak, caddeler gibi açık alanlar ve konut içinde veya balkonlarda kesenlere 3 bin 267 TL, şartlara uymayan ve kirlilik oluşturan işletmelere ise 42 bin 232 lira ceza kesilecek.  

@@YAPILMASI GEREKENLER  
Kesim sonrasında yerlerde kan olmamalı, kesim bittikten sonra kireçleme yapılmalı, kurban derilerinin taşınması sırasında kan sızdırmaması engellenmeli. Hayvan dışkıları gibi atıklar sızdırmaz, dayanıklı, yüksek yoğunluklu polietilen siyah torbalara 2/3 oranında konacak. Gerektiğinde ikinci torba kullanılacak, ağzı iyice kapatılıp bağlanacak ve sızdırmaz kapalı özel atık taşıma kamyonları ile belediye tarafından düzenli olarak bertaraf edilmek üzere alınacak. Hayvan dışkılarının özel atık taşıma kamyonları ile belediye tarafından düzenli olarak alınması sağlanacak. Her günün sonunda kesim yerleri dezenfekte edilecek.  



ORMANLARIN KORUNMASINI SÜREKLİ YAZACAĞIM  
Ta ki tehlikenin geçeceği eylül sonuna kadar. Çünkü, geçen yıl ve bu yılki Marmaris orman yangınlarını unutamıyorum. Konunun uzmanları görevlerinden uzaklaştırılıp bilgisiz ve tecrübesiz kişiler nedeniyle binlerce hektar ormanlık alan yandığı gibi bir sürü canlı hayvan da yok olup gitti. Ve şimdi temmuz ve ağustos aylarında çok daha sıcak günler yaşanacak. Meteoroloji uzmanları Ege ve Akdeniz’de hava sıcaklığının 45 derecelere ulaşacağını belirtiyorlar. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), cep telefonlarına İzmir ve ilçelerini kapsayan bir mesaj gönderdi. Belki Türkiye genelinde gönderilmiş olabilir. Eski Foça’da hoparlörlerden sık sık anonslar yapıldığını duydum. AFAD mesajında “İlinizde şiddetli rüzgar nedeniyle orman yangını riski olacağı tahmin edilmektedir. Piknik, tarla temizliği ve anız sebebiyle kesinlikle ateş yakmayın. Gördüğünüz ateş ve dumanı 112 nolu telefona bildirin” yazılıydı.

Sıcak havanın yanı sıra şu sıralar esen POYRAZ RÜZGARI da orman yangınları bakımından çok tehlikelidir. Son Marmaris orman yangını bunun kanıtıdır. Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre maalesef orman yangınlarının yüzde 92’si İNSAN KAYNAKLI. Yüzde 44’ü söndürülmeden rastgele atılan sigara izmariti, yüzde 13’ü çobanların yaktığı ateşi ya tam söndürmemeleri veya unutup gitmeleri, tarla ve bahçe temizliğinden çıkan kuru otların yakılması yüzde 12, piknik, yabancı turistler, kampçılık, avcılık nedeniyle yüzde 11, arazi açmak için kasten yakmak sonucu yüzde 12 olarak tespit edilmiş. Ülkeyi yönetenler, yerel yönetimler ve vatandaşların çok dikkatli olması gerekiyor. Orman etrafında şüpheli davranışlarda bulunan kişileri 156 Jandarma, 155 Polis ve 177 orman telefonlarına ücretsiz bildirin.  



BRAVO...
Tek kullanımlık plastiğe savaş açtılar  Bilim insanları dünyada son 10 yılda 100 yılın toplamı kadar plastik üretildiğini ve plastiğin yok olmasının çok uzun yıllar alarak denizlere ve toprağa büyük zarar verdiğini sık sık uyarıyorlar.  Hatta Atlas Okyanusu’nda Türkiye yüzölçümünün 3 kat büyüklüğünde plastik atıklardan bir kıta oluştuğunu herkes biliyor artık. Bu hafta BRAVO bölümünde tek kullanımlık plastiğe karşı savaş başlatan Göztepe Rotary Kulübü’nü yazmak istedim. İki yıl önce başlatılan “Plastikle Mücadele” projesi geliştirilerek yürütme komitesi oluşturulmuş. Okullarda verilen eğitimler ve billboardlarda sergilenen afişlerle özellikle tek kullanımlık plastiğin, mikro plastiğin çevreye, suya ve dolaylı olarak insan sağlığına ne gibi zararlar verdiği anlatıldı. Projenin yürütülmesini üstlenen Göztepe Rotary Kulübü üyesi Arif Söylemez “Öncelikli amacımız daha az ve dikkatli plastik kullanmayı öğretmek hatta hayatımızdan tamamen çıkarmak. Böylece plastik üretimini yavaşlatmak durdurmak istiyoruz. Narlıdere Belediyesi ile işbirliği yaparak Narlıdere’nin çeşitli bölgelerindeki ilan panolarına ‘Tek kullanımlık plastiklere hayır’ mesajını halkımızla paylaştık. Sağduyulu insanlardan büyük ilgi ve destek gördük” diyor. Tüm sivil toplum kuruluşlarının doğayı, çevreyi koruyan çalışmalar yapmalarını dilerim.  



OKUYUCU DİYOR Kİ  
Sokaktaki canlılara su koymayı unutmayın  Sayın Ahmet Aydın Bey, yazılarınızı takdir ederek okuyorum. Hava sıcaklığı gittikçe artmaya başladı. Sokaklarda yaşayan canlılarımız kedi ve köpeklere bir kap su konulmasını yazın lütfen. Kediler ve köpekler sıcaktan çok fazla etkilenir ve susuz kalmaları durumunda halsiz düşer, hatta kalp krizi bile geçirebilirler. Bu nedenle sokaklara, parklara veya uygun görülen yerlere ‘BİR KAP SU’ koyup onlara da yaşam hakkı tanıyalım. Sıcaklardan bunalan hayvanlar için gölge alanlar da yaratılabilir. Örneğin sağlam bir koli sokak hayvanları için kolayca bir eve dönüştürülebilir, ama üzerine “barınak” yazın ki alıp götürmesinler. Dilleri yok ama onların da bedenlerinde atan kalpleri var. Peygamberimiz Hz. Muhammet, “CanIı hayvana işkence, eziyet edene Ianet oIsun. Ben size AIIah’tan korkunuz, hayvanIarı incitmeyiniz, rahatIarını bozmayınız demiyor muyum” demiş. Yine insanlık için büyük mücadeleler veren Mahatma Gandhi, çok sevdiğim bir sözü var; “Bir miIIetin büyükIüğü ve ahIaki geIişimi, hayvanIara oIan davranış biçimi iIe değerIendiriIir” ne kadar kıymetli. Desteğinize teşekkür ederim. Emin ÖZERCAN  

HAFTANIN SÖZÜ  
“Doğa ve çevreyi bozmadan korumak, bozulduktan sonra onarmaktan daha kolay ve az masraflıdır” Wilfred Ruprecht Bion