Türk basınının unutulmaz ismi, 'Kalpaksız Kuvvacı' Uğur Mumcu bu pis ilişkileri 1987 yılında anlatmış.

"Tarikat-Siyaset-Ticaret' adlı kitabında yer alan bir yazısında şöyle diyor;

"Her şeyin sahtesi var... Paranın sahtesi var. Tablonun sahtesi var. Altının, gümüşün, elmasın sahteleri var. Var oğlu var. Peki dinin ve ideolojilerin sahtesi yok mu? Olmaz olur mu hiç? Var.

Dinin sahtesi siyasete karışmış olanıdır. Din duygularının ve dince kutsal kavramların siyaset adına kullanılması ile din, din olmaktan çıkar, siyasetin aracı olur. Siyaset ticarete, ticaret siyasete, din de her ikisine araç edildi mi, artık bu sömürünün sonu gelmez...

Din ticareti ile meşgul olanlara bakın, hemen hemen hepsi milyarder.

...Oh ne kolay ...Çek bir 'besmele', gelsin paralar...

Finans kuruluşları, şirketler ve bu finans kuruluşları ve şirketler aracılığıyla kazanılan milyarlar.

...Bir kolumuz siyasette, öbür kolumuz ticarette, ayaklarımız da tarikatlarda...

Bir üçgen bu... Ticaret ,siyaset ve tarikat üçgeni." (...)

Böyle yazmış 1987 yılındaki ibretlik yazısında Uğur Mumcu.

Günümüzde bu üçgen artık altıgen (!)

Bu unsurlara Devleti, mafyayı ve medyayı eklemiş durumdayız. Aslında bir unsur daha var ama onu söylemeye dilimiz varmıyor. Hala umut var o unsurda.

Son günlerde ortaya saçılan irinlere bakın. Mideniz bulanıyordur.

Gelişmeleri 1990'lı yılların karanlık ilişkilerine benzetenler var.

Aslında çok daha kötü ilişkiler ortaya saçılmış durumda. O yıllarda et kokmuştu.Günümüzde tuz da koktu.

Adama (gazeteciye tecavüz) diyorsunuz, (cinayet) diyorsunuz.

(Biz vatan, devlet, bayrak, namus ve şeref için ölmeyi göze alanların torunlarıyız) diyor.

(Oğlunuz uyuşturucu trafiğinde yer alıyormuş) diyorsunuz,

(İftira, yalan, şiddetle reddediyorum. Oğlum Venezuela'ya maske dağıtmaya gitti... Yok hayır, merakından gitti.) diyor.

(Marina'ya çõkmüşsünüz?) diyorsunuz,

(Benim çok şükür korkacak hiçbir şeyim yok) diyor.

(Siz hepsi yalan diyorsunuz da bu videoları internette otuz milyona yakın kişi izledi) diyorsunuz.

(Ne var bunda bu ülkede otuz milyon kişi de porno izliyor) diyor.

Daha neler neler...

El ele vermişler aklımızla alay ediyorlar.

Bir tanesi de çıkıp (Bunlar korkunç iddialar. Bu iddiaların aydınlatılması, hangileri gerçek, hangileri gerçek dışı ortaya çıkmalıdır) demiyor.

Bir dönemde AKP iktidarinin gözbebeği olan organize suç örgütü liderinin videolarının yayını her tarafa irinler saçarak devam ediyor. Bütün ülke midesi bulanarak izliyor.

Artik izlemek istediğimiz bir Cumhuriyet Savcısının 'Bu kadar yeter' diyerek bu korkunç iddialara el atması...