Sevgili okurlarım, Tunç Soyer, Mart 2019 yılında yapılan seçimde İzmirlilerin yüzde 58 gibi rekor bir oyu ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildi. Soyer, mart ayı sonunda üçüncü yılını doldurdu. Biz de çok merak edip bir araştırma içine girdik. Geride bıraktığımız son üç yıl içerisinde Tunç Soyer, İzmir'e ve İzmirlilere neler kazandırdı diye bir araştırma yaptık. Buradan açıkça ifade etmeliyim ki; Tunç Soyer'in bugüne kadar gerçekleştirdiği hizmetleri ve uyguladığı projeleri bu sayfaya sığmaz. Tunç Soyer'in üzerine basarak söylediği şu sözü, Türkiye'de yankı uyandırmıştı: "Bir başka tarım mümkün" Soyer, "Başkaldırıyoruz. Yerli ve milli üretime yeniden dönüyoruz" diyerek tarımsal kalkınmanın önünü açıyordu. Tunç Soyer, "Tarihi medeniyetlerin gelip geçtiği bu memlekette, kültür ve beslenme zenginliğinden sağlığımıza miras kalan ve tükenmeye yüz tutan 'karakılçık buğday tohumu' ile bu topraklar yeniden tanışacak. Sözde değil, özde üretim yaparak tarımsal kalkınmayı sağlayacağız" demişti. Gerçekten Tunç Soyer'in tarımın geleceğine verdiği destek çok değerli ve övgüye değer. Soyer'in tarımsal kalkınma projeleri, Türkiye için örnek bir model teşkil ediyor. Soyer, ata tohumu karakılçık buğday üretimini yeniden hayata geçirerek kırsal kalkınmanın önünü açıyor. Bununla yetinmeyip, küçükbaş süt ve et ürünleri, zeytin ve zeytinyağı, hububat, baklagiller üretimini destekleyerek üreticinin yanında yer alıyor. Soyer, 2019 yılında göreve geldikten sonra 125 milyon, 2020 yılında 144 milyon liralık ürün alımı yaparak köylüye, çiftçiye ve üreticiye destek vermeyi sürdürüyor. Soyer, sosyal belediyecilik adına önemli yatırımlarını adım adım yerine getirirken, İzmirlilerin refahını büyütmek ve bu refahın adil dağılımını sağlamak için büyük bir gayret içinde çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Soyer'in geçtiğimiz son üç yılında karşılaştığı İzmir tarihinin en büyük orman yangını, ardından insanlığın karşılaştığı pandemi bulaşı ve sel baskınları, ardından yıkıcı büyük bir deprem, Tunç Soyer'in şansızlığıydı. Her türlü zorluğa rağmen Soyer, plan ve programındaki hedeflerini birer birer aksatmadan yerine getiriyor ve yoluna devam ediyor. Depremin ardından, 'bir kira bir yuva' kampanyasını başlatarak bir ay içinde tek bir İzmirlinin bile çadırda kalmamasını sağlamıştı. Evleri boşaltılan depremzedelere kira yardımı yapmıştı. Bu süreçte İzmir'in destansı dayanışmasını örgütleyen Tunç Soyer, İzmirlilerin bu dayanışmasının Türkiye'ye örnek bir davranış olduğunu da gösterdi. Pandemi, büyük deprem, büyük yangın ve sel afetlerine karşı İzmir Büyükşehir Belediyesi, devletten bir kuruş yardım almadan kendi kaynaklarıyla İzmir tarihinin en büyük yatırımı olan Buca Metrosu'nun temelini CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da katılımıyla gerçekleştirdi. 93 kilometreyi bulan 6 raylı sistem projesi bittiğinde kentteki raylı sistem 270 kilometreye ulaşacak ve İzmir çevresiyle birlikte demir ağlarla örülmüş marka bir kent olacak. İzmir'de Soyer'in hedeflediği önemli projelerinden biri de fuarlar. Soyer, 31 fuarla kent ekonomisine 100 milyon dolar tutarında bir katkı sağladı. Türkiye'de bitti denen tarımı İzmir'de yeniden ayağa kaldırdı. Bu projesiyle binlerce İzmirli köylüye istihdam olanağı sağlamış oldu. Şehirlerde yaşayanlara ise sağlıklı gıda temin etmenin yollarını açtı. Soyer, ortaya koyduğu 'Başka bir tarım mümkün' politikasıyla kentin yoksullukla ve kuraklıkla mücadelesini adım adım sürdürüyor. Soyer, ülke genelinde en büyük otobüs alımına imza attı. 570 milyon liralık yatırımla alınan 260'ı körüklü, 204'ü solo olmak üzere toplam 364 yerli üretim otobüsü İzmirlilerin hizmetine sundu. Tunç Soyer, "Başka bir tarım mümkün" projesi doğrultusunda üretici kooperatiflerinden ürün alımı yaparak onlara büyük maddi destek verdi. Bayındır'da süt fabrikasının temelini attı. Ödemiş'te et entegre tesisini açarak köylünün yanında yer aldı. Süt üreticileri dahil olmak üzere kooperatiflerden 354 milyon liralık ürün alımını gerçekleştirdi. Seferihisar'da kurulan Can Yücel Tohum Merkezi'nin ikincisini Bornova Âşık Veysel Rekreasyon Alanı'nda gerçekleştirdi. 'Halkın Bakkalı' marketlerini, kentin bir çok noktasında açarak halkın hizmetine sundu. Soyer, üç yıl içerisinde İzmir kentine 1.5 milyon metrekare yeşil alan kazandırdı. 240 milyon liralık yatırımla Çiğli'deki Harmandalı Depolama Alanı'nda kurduğu enerji üretim tesisiyle atıkları ekonomiye kazandırdı. Tunç Soyer, yoksulların hep yanında olmaya devam ediyor. Çocuklara sağlıklı bir beslenme için süt dağıtımını artırarak devam ettiriyor. Sosyal yardım yapılan hane sayısı 23 binden, 69 bine çıkarıldı. Mübarek Ramazan ayında, tespit edilen yoksul hanelere iftar yemeği dağıtıyor. Vatandaşa soruyoruz. İzmirlilerin büyük çoğunluğu Tunç Soyer'in çalışmalarından memnun ve Soyer'le gurur duyuyor. Soyer, birtakım yandaş gazetelerin ve iktidarın hedefi olsa da onlara itibar etmiyor. Tunç Soyer, insan odaklı sağduyulu belediyeciliğe önem veriyor. Yoksul ve yaşam mücadelesi veren tüm İzmirlilerin yanında yer almaya devam ediyor. Tunç Soyer, uyguladığı politikalarıyla yoksulluğu yönetmek değil, yoksulluğu azaltmak için çaba sarf ediyor. Soyer, 'insan merkezli, toplum temelli' bir sosyal belediyecilik politikası uygulayarak İzmirlilerin yanında yer alıyor. Köylünün, üreticinin, kırsal kalkınmanın umudu oluyor. Umarım ki, Tunç Soyer'in projeleri, uygulamaları ve geliştirdiği modeller Türkiye'nin bütün belediyelerine örnek olur. Bütün İzmirlilerin Tunç Soyer'den beklediği şu: Beton yığınlarının, çarpık yapıların ve gökdelenlerin yükseldiği bir İzmir değil, adil bir kent, yeşil bir kent, doğası ağaçlandırılmış mutlu bir kent... İzmirlilerin hayali... İzmir'in refahı için çalışan Tunç Soyer ve onun tüm ekibine daha üstün başarılar diliyor İzmirliler. Çıktıkları bu kutlu yolda tanrı yardımcıları olsun.