Danışıklı dövüş sonucu ABD Suriye'yi vurdu. Trump prestijini şimdilik kurtardı. Rusya'nın buna karşı tepkisinin aynı kıstaslar kapsamında olacağından kimse kuşku duymasın. Gelişmeler ABD ve Rusya'nın denetiminde olacak gibi. Ancak iki tarafta yer alan "TETİKÇİLER"in fevri eylemleri bu denetimi ortadan kaldırılabilir. Kimdir bunlar?

Biri "Devrim Muhafızları" ile Irak ve Suriye’de konuşlanan, Yemen'e kadar uzanan coğrafyada Suudi Arabistan'a karşı mezhepsel bir tavır içinde olan, İsrail'in elinde olan Golan Tepeleri'ni ele geçirmeyi hedefleyen İran. Diğeri ise ulusal güvenliği için Irak ve Suriye'nin kuzeyinde bir Kürt devletinin kurulmasını öngören ABD politikalarını destekleyen İsrail'dir. Bu iki ülkenin kendi çıkarları doğrultusunda yapacakları bireysel çıkışlar ABD ve Rusya'nın öngördüğü politikaları yıkarak bölgeyi bir alev topuna çevirebilir. Bu açıdan taraflar son derece dikkatli olmalıdır. Bölgedeki gelişmeleri etkiyecek bir başka faktör de Çin'dir. ABD'nin aldığı gümrük vergilerinin artırma kararına karşı anında misilleme ile karşılık veren, 2040'lı yıllarda evrensel boyutta "BAŞAT" bir ülke olmayı hedefleyen Çin, Afrika’dan sonra Orta Doğu’da da ağırlığını koymayı hedeflemektedir. Sadece askeri değil özellikle ekonomik açıdan bölge ülkelerine yaklaşımı dengeleri ve gelişmeleri etkileyecek güçtedir. Yakın zamana kadar Türk-Çin ticaret konseyi Başkan'ı, aynı zamanda Pasifik ticaret konseyi Başkan yardımcısı olan Yavuz Onay Türkiye’nin de bu yaklaşımdan etkileneceğini belirtiyor. Yaşar Üniversitesi'nin bu hafta içerisinde düzenleyeceği Çin’li girişimci ve yetkililerin de katılacağı özellikle yatırım ve finansman konularının ele alınacağı toplantının bu açıdan önemli olduğu vurgulanıyor.