Çocuklarımızın uzun zamandır bekledikleri tatil sonunda başlıyor. Kiminin uzun, kiminin doksan, kimininse karne tatili dediği ve hepsinin dört gözle beklediği tatil biz spor emekçileri için de önemli. Dinlenmek için mi? Tabii ki de hayır… Üretime devam etmek için… Bu amaçla, reklâm ve duyurularına sizlerin de şahit olduğunu düşündüğüm yaz spor okulları mantar gibi, hemen her yerde açılıyorlar.
Yaz spor okulu iyi, hoş da… Yıl içerisinde zaten sürekli spor yapan, yaş kategorisine göre liglere katılan çocuklarımızı dinlendirelim derim ben. Tüm sezonu haftada en az iki idman ve en az bir maçla tamamlayan miniklerimizin de dinlenmeye, tatile ihtiyaçları var. Okullarından arda kalan zamanlarının çoğunu spor yaparak ve maçlara çıkarak geçirdiler. Hiç olmazsa iki ay tatil yapsınlar. Hem de doyasıya…
Ancak, okuldan kalan vaktini ek derslerle veya benzer uygulamalar ile geçiren çocuklarımız için yaz spor okulları biçilmiş kaftan… Hem tatili değerlendirecek, hem de spor yapmaya alışacak ve öğrenecek… Belki de keşfedilecek. Ama bir şartla; sevgili velilerimiz, lütfen çocuklarımızı evimizin en yakın amatör spor kulübünün spor okuluna gönderelim. Yakınlarda kulüp yoksa evimize en yakın alanda çalışmalarını sürdüren amatör altyapılardan birini tercih edelim.
Minik bir hatırlatma daha; eğer olabiliyorsa, çocuklarımızı yalnız göndermeye çalışalım. Varsa bisikletleri, bisikletleriyle gitsinler. Yoksa bisikletleri veya evimize yakınsa çalışma alanı, yaya olarak… Özgüvenlerinin artışına ve karar verme yetilerinin gelişimine daha fazla destek olmuş oluruz böylece…
Bu da son hatırlatma; antrenmanı uzaktan izleyelim, minik sporcumuz bizi görmesin! İllaki, gözükeceğim diyorsanız da, asla sesinizi çıkarıp antrenörlük yapmayın!