Slovenya'da düzenlenen Avrupa Masterler Yüzme Şampiyonası'nda altın madalya kazanan İzmirli sporcu Anıl Akbıyıklı, bir çok sıkıntıya göğüs gerip İzmir'in gururu oldu. Federasyonun ilgisizliği yüzünden tek başına, antrenörsüz Slovenya'ya giden, havaalanında valizi kaybolan ve ödünç mayoyla yarışlar öncesi son idmanını yapan Anıl, yılmadı 50 metrenin en büyüğü oldu

LEVENTAMATÖR sporlara ilgi ne kadar az olsa da başarıların ardı arkası kesilmiyor. Futbola yapılan yatırımın binde biri kadar değer görmeyen amatör sporcular, kendi imkanlarıyla Avrupa ve dünya çapında yakaladığı derecelerle göğsümüzü kabartmaya devam ediyor. Buna son örnek de İzmirli bir sporcudan geldi. 2-7 Eylül tarihleri arasında Slovenya'da düzenlenen Avrupa Masterler Yüzme Şampiyonası'nda 50 metre sırt üstünde şampiyonluk yaşayan Anıl Akbıyıklı, 100 metre serbest ve sırt üstünde ikinci olarak ülkesine 3 madalyayla döndü. Avrupa şampiyonu olmak için 3 yıldır hazırlandığını ve bir çok sıkıntıya gögüs gerdiğini ifade eden genç sporcu en büyük destekçisinin ailesi olduğunu ifade etti. Yüzme Federasyonu'nun ilgisizliğinden dert yakınan Anıl Akbıyıklı, Slovenya'ya gitmek için federasyondan gri pasaport alamadığını ve hususi pasaportla yarışmalara katıldığını söyledi.


Slovenya'ya tek başına gitti


Slovenya'ya antrenörü olmadan, tek başına gittiğini belirten Akbıyıklı, yine federasyonun yolla birlikte konaklama konusunda da desteği olmadığını ve kendi imkanlarıyla bir otel bularak yerleştiğini sözlerine ekledi. "Tüm ülkelerin kafileleri takımca otellerde kalırken, biz Türk ekibinin sporcuları ayrı yerlerde kalıyordu" diyen genç sporcu, "Milli takımdaki arkadaşlarımla havuzda konuşma fırsatımız oldu. Diğer takımların eşofmanları tek tipken, bizde herkes farklı kıyafetle gelmek zorunda kaldı. Milli takım logosunu bile kendimiz diktirdik. Ayrıca uçakta valizi kaybolan 20 kişiden biri bendim. İlk günkü antrenmanımı yağmurlu havada şort-tişörtle yaptım. İkinci gün ise arkadaşlarımdan aldığım ödünç mayoyla yüzdüm. 3. gün valizim geldi. Vitamin takviyeli içeceklerim ve eşyalarıma kavuştum. Yaşadığım onca sıkıntıya rağmen 3 madalyayla dönmeyi başardım" dedi.

Sponsora ihtiyacı var


9 Eylül Üniversitesi Gençlik ve Spor Kulübü adına yarışan Anıl Akbıyıklı, aynı zamanda 9 Eylül Üniversitesi Uluslararası İşletmecilik Bölümü'nde son sınıfta okuyor. 1993 doğumlu sporcu, 2019'un Ağustos ayında Güney Kore'de düzenlenecek Dünya Şampiyonası'nda kürsünün en üst sırasında yer alarak altın madalyayı İzmir'e getirmek istiyor. Bunun için sponsor desteğine ihtiyacı olduğunu ifade eden genç sporcu, "Güney Kore çok uzak bir ülke olduğu için tahminen 12 bin TL'lik bir masrafım olacak. Bu zamana kadar ailem bana çok katkı sağladı. Ancak daha büyük bir desteğe ihtiyacım var. Malzeme konusunda da ailemin çabasıyla ayakta kalmaya çalışıyorum. Mayolarımız nano teknolojiyle üretildiği için eskimesi kolay oluyor. Klorun etkisiyle çabuk eriyor. Malzemelerimizi 1 yılda değiştirmemiz gerekiyor. İzmirli sporsever iş adamlarından destek bekliyoruz" diye konuştu.


Sayısız madalyası var


7 yaşında Tuborg'ta yüzmeye başladığını dile getiren Anıl Akbıyıklı, "12-13 yaşında Ege ve İzmir birincilikleri yaşadım. 15-16 yaşında 50 metre serbestte Türkiye birincisi oldum. 17-18 yaş grubunda 50 metre sırt, 100 metre karışık ve 50 serbestte Türkiye şampiyonu oldum. Milli takımda gençler branşında yüzdüm. Balkan 4.'lüğü yaşadım. Yaşar Üniversitesi'nde yüzme bursu kazandım ve 50 sırt,100 serbest, 4*100 serbest karışıkta Türkiye şampiyonluklarım devam etti. Daha sonrasında 9 Eylül Üniversitesi bünyesinde 25-29 yaş arasında Türkiye rekoru kırdım. Hedefim uluslararası bir başarı elde etmekti. Bu Avrupa şampiyonluğu 3 yıldır planladığım bir süreçti. Ve amacıma ulaştığım için mutluyum" ifadelerini kullandı.

Yüzme idmanı 6'da başlıyor


Eğitim ve sporu bir arada götürerek gençlere örnek olmak istediğini söyleyen Akbıyıklı, geçen bir gününü şöyle anlattı: "Sabah 4'te kalkıyorum. Kahvaltı yapıyorum. İkamet ettiğim Karşıyaka'dan havuz idmanını yaptığım Narlıdere'deki 9 Eylül Üniversitesi yüzme havuzuna gidiyorum. Sabah, havuz öncesi yarım saat ısınma yapıp, 6'da havuza giriyoruz. 1 saatlik antrrenman sonrası aynı tesis içinde fitness salonunda 1 saat kara çalışmam oluyor. Daha sonra okuluma devam etmek üzere Buca'ya gidiyorum. 4-5 gibi dersim bitince tekrar havuza geliyorum. Tekrar 1 saat yüzdükten sonra günü tamamlıyorum. 8-9 gibi evde oluyorum. Haftada 3 gün çift antrenman yaptığımda böyle bir yoğunluğum oluyor."

 

Bitirme tezi liderlik üzerine


Spor ve eğitimi harmanlayarak bir bitirme tezi hazırladığını ve tamamlandığında çok ilgi geçeceğini ifade eden Akbıyıklı, "9 Eylül Üniversitesi Uluslararası İşletmecilik Bölümü'nde uzmanlık alanım yönetim ve organizasyon alanı. Araştırmam, liderlik özelliği taşıyan sporcuların, diğer sporculara etkisi olacak. Çalışma ortamında bu liderlik özelliği taşıyanlar, takımını ya da grubunu ne kadar etkiliyor. Lider altında olanlar ona yaranmak için daha sıkı mı çalışıyorlar, nasıl bir sonuç alınıyor bu modeli uyarlayacağım. Anket şeklinde olacak ve sonuçları sonrası spor takımları için faydalı bir kaynak olabilir" cümlelerini kullandı.

Masterler bölümü küçümsenmemeli


Masterler grubunun sadece yaşlılardan oluştuğu kanısının doğru olmadığını ifade eden genç sporcu, "Derecelere baktığımızda Masterlar çok üst seviyede. Daha önce olimpiyat görmüş isimlerle yarışmak çok fazla efor gerektiriyor. Masterler'i küçümsemektense teşvik etmek gerekir. İzmir'de A Milli takımda yüzen bir çok atlet var. Herkes beni tebrik etti. Derecelerimi geliştirdim. Ve gençlere örnek olabildiysem ne mutlu bana" diye konuştu.