RÖPORTAJ/Levent Arıöz

Halil Akbunar'dan sonra Göztepe, altyapıdan çıkan bir oyuncuyu daha kazanmak üzere. Bu sezon 8'i Süper Lig, 14 karşılaşmaya çıkan Yalçın Kayan, teknik direktör İlhan Palut'un orta sahadaki en güvendiği oyunculardan biri durumunda. Orta sahanın değişilmez isimleri Castro ve Soner'den sonra düşünülen ilk isim olan 21 yaşındaki futbolcu, İlhan Palut'un göreve gelişiyle potansiyelini ortaya çıkarmaya başladı. Tamer Tuna yönetiminde sadece 1 lig karşılaşmasına çıkan genç oyuncu, Palut'la birlikte kendini buldu. Özgüvenli futbolu, yeteneği ve herşeyden önemlisi özkaynaktan çıkması sebebiyle Göztepe taraftarının farklı bir gözle baktığı Yalçın Kayan, karantina döneminde futbola verilen arada, geçmişini, unutamadıklarını, özel hayatını ve geleceğine dair hedeflerini 9 Eylül Gazetesi'yle şu şekilde paylaştı:

Para kazandırmak isterim

"Gürsel Aksel Stadı'nın açılışını hepimiz dört gözle bekliyorduk. Mabedimizdeki ilk mücadele olan Beşiktaş karşılaşmasında sahaya çıkmak unutulmaz bir duyguydu. Normalde sakin bir insanımdır. Ama o maç çok farklıydı. Daha önce Gürsel Aksel'de hem rakip olarak, hem de Göztepe formasıyla anılarım vardı. O anlar aklıma geldi ve böyle bir futbol arenasına dönüştüğünü görmek inanılmaz heyecan verdi. Özel bir stadımız, özel bir taraftarımız var. Göztepe tarihine adımın yazılmasını isterim. Gürsel Aksel'de bir Avrupa takımını ağırlayacağımız maçta oynamak en büyük hedefim. Bu umarım şampiyonluk sonrası bir Şampiyonlar Ligi karşılaşmasında olur. Şu an Göztepe'de vazgeçilmez bir oyuncu olmaktan başka birşey düşünmüyorum. Seneye umarım daha fazla oynarım. Kulübüme olan borcumu ödedikten sonra bir gün para kazandırarak Avrupa'ya gitmek isterim." 

Beto önderliğinde yardım eli uzattık

"Ülke ve dünya olarak zor bir durumdayız. Kulübün her gün vermiş olduğu programı uyguluyoruz. Tabii sıkıldık. Koşamıyoruz. Kondisyon olarak düştük. Evden çalışmak bir yere kadar. Bu dönemde sosyal sorumluluk projelerine destek oluyoruz. Kaptanımız Beto önderliğinde durumu olmayanlara, yardıma ihtiyaç duyanlara el uzatmaya çalıştık."

İlhan Palut'la şans buldum

"Teknik Direktörümüz İlhan Palut takımın başına geçer geçmez benimle konuştu. Gelmeden önce sadece bir maç oynamıştım. Beni izlediğini ve beğendiğini söyledi. İdmanlarda iyi oynarsan sana şans vereceğim dedi. Ben de antrenmanlarda çok çalıştım, hocamın gözüne girdim ki 14 karşılaşmada görev aldım. A takıma ilk çıktığım dönemde hücum kanatlarında oynuyordum. Sağ ve sol açıktım. Kendi oynamak istediğim mevki her zaman orta sahaydı. Bu sezon İlhan Hoca'nın sayesinde istediğim bölge olan ön liberoya döndüm. Yeteneğime ve oyun görüşüme çok güveniyorum. Fizik olarak daha güçlü olmak istiyorum. Ligimizde çok kondisyonlu oyuncular var. Ortasahada onlarla başa çıkmak için güçlendirici idmanlara daha ağırlık veriyorum."

Taraftar çok destek oluyor

Biz büyük bir kulübüz ve her maçı yenmek için sahaya çıktık. Ligler kaldığı yerden devam ederse de kalan karşılaşmaların hepsini kazanmaya çalışacağız. Sıralama bizi Avrupa'ya götürürse çok seviniriz. Ne kadar üst sırada ligi bitirirsek o kadar taraftarımızı mutlu ederiz.  Futbolseverlerimiz her zaman bana destek mesajları atıyor. Altyapıdan çıktığın için sahipleniyorlar. Sahaya her çıktığımda onların gücünü arkamda hissediyorum. O yüzden bu beni çok rahatlatıyor. Türkiye'nin en güçlü taraftarına sahibiz ve bunu herkes gördü. Onları utandırmadan, tribünlere zevk veren, başarıdan başarıya koşan Göztepe için vargücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.

4 İzmir takımında görev aldı

"Spor okullarında futbola başladım. Eş zamanlı olarak okul takımında oynamaya devam ederken, Altay yöneticileri benim maçımı izleyip beğendiler. Sonuç olarak siyah beyazlılarla anlaştım. Bana güvenen hocaların vesilesiyle Altınordu ve Karşıyaka'da top oynadım. Son olarak bende ayrı yeri olan antrenörüm Serkan Dökme'nin Göztepe'ye gitmesiyle hep hayalini kurduğu sarı kırmızılılara geçtim. İyi ki geçmişim şu an Süper Lig'de oynamak tarif edilemez bir duygu."

Babama bir sözüm var

"Ailenin tek çocuğum. Babam yıllarca o idmandan, bu antrenmana benim peşimden koştu. Daha yeni yeni kendimi göstermeye başladım. Babama verdiğim bir söz var. Aileme rahat bir yaşam sunmak istiyorum. Babam Buca Kaynaklar'da balık halinde çalışıyor. Ona güzel bir emeklilik yaşatmak amacındayım. Bu arada çocukken çoğu kez babamla balık haline giderdim. Orada balık kasalarının etrafında çok top oynamışlığım var. "

Tek futbol oynamadığım zaman karantina dönemi

"Futbolla doğdum diyebilirim. Evde herşeyi yuvarlak yapıp vuruyormuşum. Meyvelerle top sektirip kendi kendime maç yapıyormuşum. Ailem artık bendeki futbol aşkını görüp 5 yaşındayken spor okuluna göndermişler. O zamandan beri sahalarda top oynuyorum. Yeşil sahalara çıkamadığım tek dönem içinde bulunduğum karantina dönemi. O yüzden çok sıkılıyorum. Kendimi geliştirmek adına kitap okuyup, film ve belgeselleri izliyorum. Bu dönem de bana çok şey kattı diyebilirim."

Soner Aydoğdu en beğendiğim futbolcu

"Sadece takımda değil Türkiye'de en beğendiğim futbolculardan biri Soner Aydoğdu. İdmanlarda ve maçlarda ayrı bir gözle onu izliyorum. Sol ayaklı olmam ve aynı bölgede oynuyor olmamızdan dolayı ondan öğreneceğim çok şey var. Ayrıca biz genç futbolculara her konuda çok yardımcı oluyor. Yine benle aynı bölgede oynayan, Castro'nun hırsı, mücadeleci yapısı, Poko'nun inanılmaz fizik gücü, örnek aldığım özellikleri arasında. Avrupa'da ise stilini en beğendiğim oyuncu Barcelonalı Vidal. Hem ayakları iyi hem de mücadeleci bir oyuncu. Eskilerden ise Guti efsanelerim arasında yer alır. "

Halil Akbunar karakteriyle örnek bir insan durumunda

"Halil Akbunar, bizim gibi altyapıdan çıkıp kulübün unutulmaz oyuncuları arasına giren bir isim. Hem de çok genç bir yaşta. Futbolu kadar, karakteriyle örnek bir insan. Gençlere, tesis çalışanlarına, dışarıdaki insanlara, hem çok yardımsever, hem de ağabey gibi yaklaşıyor. Halil Abi gibi bir ağabeyim olduğu için çok şanslıyım. Tabi altyapıdan çıktığım için özellikle üzerimde duruyor. Kendin gibi oyna diyor. Birşeyler başardığında, insanlar seni kabuller ve bu formayı bir daha bırakmazsın diyor."