Bu sıralar iki problemim var.
Biri soğan (Fiyatından ötürü), biri milletvekilleri (Bu sistemde gereksizliklerinden ötürü).
Şimdi; Vekil seçildiler, mazbatalarını aldılar.
Sonuçta mecliste arkadaşlar.
Ne mücadele verdiler halkları için (!)...
Şimdi gittiler, meclise oturdular…
Bizim için ordalar…
Fakat o ne…
Bu işte bir gariplik var…
Örneğin eskiden bizim adımıza;
Hükümeti denetliyorlardı, gerektiğinde gensoru veriyorlardı.
Şimdi yok.
Çeşitli kanunlar hazırlıyorlardı, öneriyorlardı.
Şimdi yok.
Bütçe tasarısına karışıyorlardı, bakanları-kabineyi denetliyorlardı
Şimdi yok.
Çıkıp en azından konuşuyorlardı be birader.
Şimdi 3 dakika, kimi konularda ise en fazla 5 dakika.
Allah var. Eskiden muhalefet vekilleri, iktidar bakanlarına yanaşıp dertlerimizi anlatıyorlardı.
Siyaseten sevmeseler de iş görmeye çalışan vekillerimiz vardı.
Eeee, şimdi bakanlar TBMM’ye uğramayacak,
Bulursan bakanı anlatırsın.
Şimdi o da yok.
….
Seçim döneminde ne mücadeleler verdi bu vekiller (!)
Şimdi Ankara’da ne yapacaklar?
Neyi, nasıl çözecekler?
Durum böyle olunca bizim, milletvekillerinin yakasına yapışma hakkımızda yok.
E, ne yapacak bu vekiller?
Örneğin benim bir talebim var…
Sayın vekiller soğan neden 7 lira?
Beni ciddiye alıp araştıracak vekil bu konuda ne yapabilir?...
Proje geliştirip kanun teklifi verse öyle bir şansı ve yetkisi yok.
Soğan bakanını bulup dert anlatmaya kalksa bakan makan yok.
Yani var da meclise uğramayacak,
Diyelim ki iddialaştı…
Derdimizi mecliste anlatmaya kalktı;
Konuşma hakkı bulursa süresi 3 dakika…
Ben ölçtüm; hızlı anlatmayla, soğan yahninin tarifi bile 8 dakika
Soğanın fiyatını indiremeyen hükümete gensoru yok, güvenoyu istemi yok.
Problemimiz şu; “Soğan 7 lira…”
Milletvekili ne yapabilir?...
Hadi bana anlatın.
Hiçbir şey…
Yetkisiz, etkisiz, gereksiz bir vekilseniz,
Niye meclistesiniz?

***

Kedi tüccarı…


Vatan de,
Din de,
Bayrak de,
Kitap de,
Hadis de,
Al sana tarikat, al sana din adamı…
Sömür baba sömür…
Bu adi sömürücülerden biri de Adnan Oktar idi.
Ne ilginç ki yıllarca kimse ellemedi.
Kedicik, bebecik, cücücük diye diye milyon dolarlarla oynadı.
Televizyonları oldu, tek tip kadınları oldu.
Nihayet birisi düğmeye bastı…
Şimdi de analiz yapıyorlar…
Yok şuymuş buymuş, ajanmış…
Neyin ajanıymış, bizden başka hangi ülke ciddiye almış bugüne kadar…
Bırak kardeşim...
Bir laf vardır bizde “Üç kere…… derler , sonra beyefendi…"
Başı sonu Adnan Beyefendi işte…
AK Parti hükümetlerinin tamamının yaptığı en güzel icraat…
Yürü kedi tüccarı, ense tıraşını görelim…

***
Çöpçü


Nevşehir Acıgöl’den geldi video.
İki temizlik elemanı, bir köpeği çöp arabasına tıktı.
Sopalarla ittire kaktıra üstelik.
Tamam berbat bir durum.
Sıkıcı, üzücü…
Belediye Başkanısın, yapman lazım?
“Kusura bakmayın, gerekeni yapacağım” dersin.
Kalbimizi kazanırsın…
Tam böyle bir açıklama beklerken, belediye başkanı çıktı;
“O çöp kamyonu değil hayvan toplama aracıydı” dedi.
Hızını alamadı;
“Hayvanı tedavi edip bıraktık” dedi.
Yuh oğlu yuh…
Bu kadar da yalan olmaz ki kardeşim...
Hayvana yaptığınız yetmedi, vatandaşı salak yerine koymak kalmıştı.
Salak mıyız biz, aptal mıyız?
Bize nasıl hakaret ediyorsun?
Kimi emekçi arkadaş temizlik görevlisidir, onurludur.
Bu açıklamadan sonra o kişiler benim için çöpçüdür…
Başkanı böyle olursa, çöpçüsü de bu olur…

***
DELİ ZİYA : “Yumurtaya yüzde 91 zam veren Allahım…”