İster Türkiye'de yaşayın, ister Amerika'da ister Afrika'da.
İstediğiniz hayatı yaşayabilmeniz tek bir sırra bağlı.
Bu da çekim yasası.
Bu yasayı çözenler ve uygulayabilenler, tarihin en ünlü kişilerinin de bu yasaya göre hareket ettiklerini ve sırrı bildiklerini söylüyor.
Hayatınıza giren her şey siz onu çektiğiniz için gelmiştir.
Yaşadığınız hayat aslında tamemen sizin aklınızdan geçenler.
Başarısız olduğumuz nokta ise aklımızdan hep istemediklerimizi düşünmemiz.
Mesela sabah uyandığınızda işe geç kalmak istemiyorum diye aklınızdan geçirdiğinizde bunu hayatınızın sahnesinde yaşarsınız.

Ve o sürekli başınıza gelir.
Çekim yasası neyi isteyip neyi istemediğinizi duymaz.
Sizin düşüncelerinizin frekansı ile çalışır.
Yani neyi düşünüyorsanız onu gerçekleştirmek için uğraşacaktır.
Aklınızdan geçenler nesnelere dönüşüyor ve yaşamınızda görüyorsunuz.
Ne istediğinizi bilip ona göre düşüneceksiniz.
En çok düşündüğünüz şeye dönüşürsünüz.
Ve en çok düşündüğünüz şeyi çekersiniz.
Birçoğumuz 'Aklıma gelen başıma geldi' cümlesini sıkça kullanıyordur ya da çevresinde duyuyordur.
İşte bu söz aslında 'Aklıma geldiği için başıma geldi' olmalı.

Yasa tamamen bunu anlatıyor.
Çekim yasasını hayatında kullanmayı başaran kişiler şunu söylüyor:
"Nasıl işlediğini anlamanıza gerek yok, düşüncelerinizle uygulamaya geçin yeter."
Aklınızdan istediğiniz şeyi devamlı düşündüğünüzde çekim yasası gerçekleştirmek için çalışmaya başlayacaktır.

Ancak bir çoğumuz bunun arkasından da bunu istiyorum ama nasıl olacak çok zor diye düşündüğünde çekim yasası bu korku sinyallerini de algılayacak ve çalışmayı durduracaktır.
Düşüncelerinize odaklandığınızda bunun gerçekleşme süresi yoktur.

Belki 3 gün, belki 3 hafta, belki 3 yıl.
Gözlerinizi kapatıp istediğiniz şeyi hayalinizde yaşadığınızda çekim yasası hemen devreye girecektir.
Hayatında çekim yasasını uygulamaya başlayan biri bir anısını anlatıyor:
"Kendime bir vizyon panosu oluşturdum ve hayatımda istediğim şeylerin fotoğraflarını dergilerden kesip o panoya astım. Panoda istediğim lüks ev, araba, saat, kıyafet her şey vardı. Bunu yaptıktan sonraki 5 sene içinde 5 ev değiştirdim. Sonuncu evime yerleşirken kolileri açmamıştım. Oğlum yanıma gelerek bir kolinin üstüne oturdu ve içinde ne olduğunu sordu. Bu koli vizyon panosunun olduğu koliydi. Ona anlattım ama yaşı gereği anlamadı, en iyisi göstermek diyerek koliyi açtım ve panoyu çıkardım. Panoya baktığımda gördüğüme inanamadım ve ağlamaya başladım. Oraya kesip astığım evin içindeydim. Farkında olmadan dergideki evin aynısını almıştım ve şuan içinde ailemle yaşıyordum. Çekim yasasının gücüne bir kez daha inandım."