Ne mutlu ki, kiminin Ziynet annesi, kiminin Ziynet ablası olan o koca yürekli kadına sevenleri hak ettiği gibi veda etti. Atatürk sevdalısı, Atatürk'ün kızı Ziynet Sertel'i yüzlerce insan kalabalığı gözyaşlarıyla sonsuzluğa uğurladı.

Sormuşlar Şaire; "Bu hayattaki en büyük yokluk nedir?" diye. Şair acı bir tebessümle cevaplamış: "Varlığına alıştığım bir insanın yokluğudur." Evet. Onun varlığına çok alışmıştık. Yüreğimizdeki acımız onun yokluğudur.

O, kelimenin bütün anlamıyla bir insandı. O, önce bir kadın sonra mükemmel bir anneydi. Ziynet Sertel'in aramızdan erken ayrılması ailesi için, bütün dostları için derinliği ölçülmez bir kayıptır. Ölüm, hepimizin tadacağı bir sonuç olsa da ben ölümü ona hiç yakıştıramadım. O, büsbütün başka bir insandı. İçi sevgi doluydu, heyecan doluydu. Onun insanlığı, hayırseverliği ve dostluğu hepimizin kalbinde yer etmişti.

Ziynet Sertel, hiçbir zaman ben bir milletvekili eşiyim diye böbürlenmezdi. Onun alçak gönüllü ve sade kişiliği, hep gülen yüzü gönüllerde taht kurmuştu. Sevecen kişiliğiyle dost biriktirmişti. Kimimiz yüreğimizin sevgisine, yüreğimizin sezgisine çoğu kez kulak tıkarız. Ziynet Sertel öyle değildi işte. O, yaşama sevgiyle bakar, yaşamı çoğaltır ve dostlarını hep sevgiyle kucaklardı. O, yüreğini daha büyük bir sevgi barındıracak kadar dostlarına ve sevdiklerini açardı. Onunla sohbetlerimizde hep şunu söylerdi: "Yaşamda en büyük güç kaynağı sevgidir." Ziynet Sertel, İstanbul Sözleşmesi feshedilince küplere binmişti. O, kadın haklarının yılmaz ve yorulmaz bir savunucusuydu. Sohbetlerimizde hep: "Her sabah dünyayı yeniden doğuran ve hayatı güzelleştiren biz kadınlarız. Yediğimiz ekmekte, içtiğimiz suda bizim çilekeş kadınlarımız vardır. Kadın anadır, yardır, sevgidir, emektir ve dosttur."

O, umut açan bir çiçek olarak kalplerimizde hep yaşayacaktır. Ziynet Sertel için ne söylesek azdır. Ziynet Sertel'i anlatmakta sözler ve duygular yetersiz kalır. Sana artık yas tutmuyoruz güzel insan. Sen hepimizin kalbinde ölümsüz bir insan olarak yer alacaksın. Başı dik, yüreği coşku dolu güzel kadın, sen ölmedin. Sen, tüm sevenlerinin kalplerinde bir taht kurdun. Sen, dürüst doğru, merhametli ve adil bir insandın. Karşındaki kim olursa olsun öncelikle sırf bir insan olduğu için ona değer verip onun hikayesini dinlemeye, yarasını sarmaya, dertlerine deva olmaya hazır bir kadındın.

Sevgili Ziynet Sertel, seni çok seven, sana aşık olan, seni canı gibi seven eşin Atila Sertel, oğulların Özmen Sertel, Özgür Mustafa Sertel, torunların Atila Atlas, Özgün Deniz Atlas, Özgen Demir Atlas, biricik annen Feride Çiloğlu, abin Hüseyin Çiloğlu, kız kardeşin Yasemin Çiloğlu, gelinin Özden Sertel ve dostların, arkadaşların, sana gönül veren tüm sevenlerinin parlayan bir yıldızı olarak gönüllerde yer aldın. Ne mutlu sana. Ne mutlu ailene.

Senin doğduğun, çocukluğunu ve gençliğini yaşadığın Bornova Çamdibi'nde tüm sevenlerinle birlikte senin parkını açıyoruz. Kan damlıyor yüreğimizden ama Gazeteci, Yazar Ziynet Sertel Parkı'nın açılışının coşkusunu hep birlikte yaşıyoruz bugün. Gururluyuz, onurluyuz, sevinçliyiz. Bu parkla seni onurlandıran ve ölümsüzleştiren, bizleri mutlu kılan ve yücelten sevgili Bornova Belediye Başkanımız Dr. Mustafa İduğ'a sonsuz teşekkürlerimizi borç biliriz.

Sevgi dolu bir kalp Ziynet Sertel, sen ölmedin, ölmedin... Sen, yüreğimizde hep olacaksın ve gönüllerde yaşayacaksın.