Bir ay gibi bir zaman içinde 2 farklı olay ve binlerce yansımasını yaşadık. 100 yıl önce bu topraklardan silinmiş ve dünyada sadece en kanlı terör grupları tarafından kabul edilen ‘şeriat arzusu’ hortlatılmaya çalışılıyor.
Bir yandan geleceğin Türkiye'sine doğru giden hedefler ve çalışmalar gösteriliyor diğer yandan ise binlerce yıl önce kadınları diri diri gömen, kör kılıçla kafa kesen bir zihniyete methiyeler diziliyor.
Laiklik, Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemez kuralıdır. Ancak şeriat taraftarları, Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemez bu hükmüne karşı bir eylemle adliye koridorlarında şeriat sloganları atabiliyorlar. Herhangi bir soruşturma var mı? Tabii ki yok.
Türkiye’nin anayasal düzenini bozmaya çalışan bu insanlara hiçbir işlem uygulamayan savcılar, şeriat isteyenlere karşı çıktığı için bir avukatın evini bastırıyor ve gözaltına aldırıyor.
Diğer bir olayda ise genç ve milliyetçi bir çocuk Arapça bayrakla slogan atan bir şahsı darp ettiği için 4 yıl hapisle yargılanıyor.
Diğer yandan bu ülkede maalesef milletvekilliği yapmış Şevki Yılmaz hem Atatürk’e lanet okuyor hem de cemaate ‘amin’ dedirtiyor. Herhangi bir soruşturma var mı? Tabii ki yok.
Şu an sosyal medyada altını çiziyorum Anayasa’ya aykırı biçimde şeriat şehvetiyle çığıranlara Herhangi bir soruşturma var mı? Tabii ki yok.
Şimdi kapaktaki fotoğrafa tekrar bakalım. İstanbul’u işgal etmeye gelmiş İngiliz askerlerine güle oynaya üstünü aratan bir Mustafa Kemal var mı? Tabii ki yok!