Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Selahattin Demirtaş hakkında verdiği hak ihlali kararının kesinleşmesinin ardından siyasette yankı bulan açıklamalara, Demirtaş’tan da yanıt geldi.
Edirne Cezaevi’nden yaptığı yazılı açıklamada Demirtaş, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Tahliyesi Türkiye için hayırlı olur” sözlerine dikkat çekerek, bu sözlerin “barış ve diyalog” yönünde önemli bir adım olduğunu söyledi.
Demirtaş, Bahçeli’nin çıkışını “cesur bir tutum” olarak değerlendirerek şu ifadeleri kullandı:
“Sayın Devlet Bahçeli, bugünkü grup toplantısında cesurca tabuları yıkmış, korkulara teslim olarak barışın inşa edilemeyeceğini göstermiştir. Kendisini yürekten kutluyor, içtenlikle teşekkür ediyorum.”
Demirtaş, Bahçeli’nin geçmişte sert bir siyasi tutum benimsediğini ancak bugün farklı bir yaklaşım göstermesinin Türk siyaseti açısından anlamlı olduğunu vurguladı. “Türkiye’nin geleceği, farklı görüşlerden gelen liderlerin cesaretle ortak bir masada buluşmasına bağlıdır” dedi.
Demirtaş ayrıca, “Kutuplaşmanın ülkeye bir şey kazandırmadığını artık herkes görmeli. Barış, ancak cesur adımlar atıldığında mümkün olabilir. Sayın Bahçeli’nin bu yaklaşımı, diyalog zeminini güçlendiren bir tavırdır” ifadelerini kullandı.
“Özgür Özel erdemli bir duruş sergiledi”
Demirtaş, açıklamasının ikinci bölümünde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in sözlerine değindi.
Özel, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, “Dün Selahattin Demirtaş’ı içeri atmakla övünenlere bir özür borcunuz yok mu? Bizim de var” diyerek geçmişle yüzleşme çağrısı yapmıştı.
Demirtaş, Özel’in bu ifadelerini “erdemli bir duruş” olarak değerlendirdi ve şöyle dedi:
“Yine Sayın Özgür Özel de erdemli bir tavırla, özeleştirel yaklaşarak başka bir cesaret örneği sergilemiştir. Kendisini yürekten kutluyor, içtenlikle teşekkür ediyorum.”
Demirtaş, siyasette geçmişin hatalarına takılı kalmanın barış ve demokrasi önündeki en büyük engel olduğunu belirtti. “Eğer bizler geçmişin kırgınlıklarında boğulursak, geleceği inşa etme şansımız kalmaz” dedi.
Açıklamasının devamında Demirtaş, şu ifadelere yer verdi:
“Hep birlikte yepyeni bir sayfa açmaya çalışırken, geçmişin hatalarına takılıp kalırsak geleceğimizi ipotek altına almış oluruz. Benim de hiçbir siyasetçinin de böyle bir lüksü yoktur. Bu çerçevede kimseye özel bir kırgınlığım da küskünlüğüm de yoktur. Halk bizden sorunların çözümünü bekliyorken, feraset ve cesaretle yeni şeyler söylemek, yeniyi inşa etmek hepimizin boynunun borcudur.”
“Önce silahlar devre dışı kalmalı”
Selahattin Demirtaş, açıklamasının en dikkat çeken bölümünde ise barış sürecine vurgu yaptı. Silahlı çatışmaların sona ermesi gerektiğini belirten Demirtaş, “Artık kalıcı bir barışa giden yolun açılması gerekiyor” dedi.
“Önce silahlar kesin ve kalıcı olarak aradan çıkacak, burası nettir. Çünkü Sayın Öcalan bu konuda net ve kararlıdır. Aynı şekilde Sayın Cumhurbaşkanı da sürecin arkasındadır. Bize düşen de bu sürecin başarısı için tereddütsüz destek olmaktır.”
Demirtaş, bu süreçte siyaset kurumuna büyük görev düştüğünü belirterek, “Geri kalan tüm sorunlarımızı demokratik siyasetin imkan ve koşulları içinde hep beraber çözmeye gayret edeceğiz. Ama önce barış, önce barış” ifadelerini kullandı.
Demirtaş ayrıca, halkın beklentisinin siyasetçilerin kavgası değil, ortak akılla çözüm üretmesi olduğunu söyledi. “Türkiye’nin kaderi artık kavga değil, uzlaşı dilinde şekillenmeli. Barışın kalıcı olması için herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor” dedi.
AİHM kararı ve yeni sürecin işaretleri
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 8 Temmuz 2025’te Demirtaş’ın tutukluluğunun kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkını ihlal ettiğine karar vermiş, Türkiye’nin bu karara yaptığı itirazı ise 3 Kasım 2025’te reddetmişti.
Bu kararla birlikte AİHM’in Demirtaş’ın tahliyesine yönelik kararı kesinleşmiş oldu. Kararın ardından Demirtaş’ın avukatları, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne tahliye başvurusu yaptı.
Türkiye’deki siyasi gündem ise bu kararın ardından hızla değişti. MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin “Tahliyesi hayırlı olur” açıklaması ve CHP lideri Özgür Özel’in özeleştirisi, siyasette olası bir “normalleşme süreci”nin kapısını araladı.
Demirtaş’ın cezaevinden yaptığı açıklama, bu yeni döneme dair “barış” ve “uzlaşı” mesajı olarak değerlendiriliyor.
"Yeni bir Türkiye mümkündür”
Demirtaş, açıklamasının sonunda, Türkiye’deki tüm kesimlere çağrıda bulundu. “Korkulara teslim olmadan, birlikte yaşamanın yolunu bulmalıyız” dedi.
“Kürtler, Türkler, Aleviler, Sünniler, gençler, kadınlar… Hepimiz bu ülkenin geleceğini ortaklaşa kurmak zorundayız. Siyasetçiler olarak kavgayı değil çözümü, intikamı değil barışı konuşmalıyız. Yeni bir Türkiye mümkündür, yeter ki cesaretimiz olsun.”
Demirtaş, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Artık halkın sesine kulak verme zamanıdır. Barışın, adaletin, özgürlüğün yolu cesur adımlardan geçer. Kimseye kırgınlığım da küskünlüğüm de yok. Önce barış, sonra demokrasi; önce insan, sonra siyaset.”