Üroloji Uzmanı Op. Dr. Musa Saraçoğlu, “Yapılan çeşitli çalışmalarda 40 yaş üzeri erkeklerde yüzde 30-60 oranında sertleşme problemi görülmektedir. Bu sayının 1995 yılında 152 milyon iken 2025 yılında 322 milyona ulaşacağı öngörülmektedir.” dedi.

Yapılan araştırmalara göre 2025 yılında sertleşme sorunu yaşayan kişi sayısı 322 milyonu bulacağını belirten Üroloji Uzmanı Saraçoğlu, sertleşme sorunu ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Saraçoğlu, “Yapılan çeşitli çalışmalarda 40 yaş üzeri erkeklerde yüzde 30-60 oranında sertleşme problemi görülmektedir. Bu sayının 1995 yılında 152 milyon iken 2025 yılında 322 milyona ulaşacağı öngörülmektedir. Yüzmilyonlarca kişiyi etkileyen bu konu ile ilgili olarak bilim adamları, ilaç sanayi, tıbbi cihaz sanayi durmadan arayışlarına devam etmektedir. Dünya nüfusunun artması ve sertleşme sorunu yaşayan erkek sayısını sürekli artması nedeniyle bu arayışları hız kazanmaktadır” dedi. 

Erkek organı peniste sertleşmenin olabilmesi için hormonların, atar ve toplar damarların, sinirlerin ve ana çatıyı oluşturan kavernöz yapının sağlıklı ve uyumlu olması gerektiğini vurgulayan, Saraçoğlu, “Sertleşmeyi sağlayan mekanizmaları bozan bazı durumlar şu şekilde sıralanabilir; Şeker hastalığı, kalp hastalığı, damar hastalıkları, yüksek tansiyon, kanda yağ oranının yüksek olması, obezite, hormonal bozukluklar ve sigara tüketimi belli başlı etmenler” diye konuştu. 

Sertleşme probleminin tedavisinde kullanılan iki tür cihazın bulunduğunu söyleyen uzman Saraçoğlu, “Birinci kuşak cihazlar olarak da adlandırılan cihazlar orta enerjili şok dalga üreten cihazların biraz daha değiştirilmesi ve geliştirilmesi ile ortaya çıkmıştır. Bu cihazlar enerjiyi bir hedefe doğru odaklayarak göndermektedirler. Nokta atışlı, odaklanmış ya da fokal cihazlar olarak adlandırılırlar. Bu nedenle uygulandığı dokunun her noktasında aynı etkiyi göstermemektedir. İkinci kuşak cihazlar sadece sertleşme probleminin tedavisi için tasarlanmış olup radial, doğrusal ya da lineer cihazlar olarak adlandırılırlar. Bu cihazlardan çıkan enerji bir noktada odaklanmayıp geniş bir alanda etki gösterirler. Etkileri her noktada aynıdır” ifadelerini kullandı.

Saraçoğlu şöyle devam etti: “Sertleşme probleminin tedavisine yönelik olarak tasarlandıkları için 4 cm çapında ve 7 cm uzunluğunda silendirik bir alanda etkili olmaktadırlar. Bu da peniste sertleşmeyi sağlayan dokular ile tam bir uyum sağlamaktadır. Tedavi sonrasında penisteki damar yapıları ve dolayısı ile kanlanma artar. Tedavi öncesinde her hangi bir hazırlık gerekmez. Tedavi sırasında uygulama dışında herhangi bir müdahale yapılmaz. İşlem ağrısız olup, seans sonrasında kişi hemen günlük hayatına döner. Çeşitli çalışmalarda başarı oranları yüzde 60 ile yüzde 90 arasında değişmektedir. Farklılık hasta seçim kriterlerinden ileri gelmektedir. Ciddi problemi olanlarda başarı şansı daha azdır. Bu tedavi yöntemi Avrupa Üroloji Derneği tarafından tüm hastalar için birinci basamak tedavi olarak önerilmiştir.”