Kampanyanın Türkiye ayağı kapsamındaki taramalar ise İzmir’de bulunan bir AVM’de birçok vatandaşa ücretsiz osteoporoz tarama testi yapılarak gerçekleştiriliyor.

Türkiye Osteoporoz Derneği ve bir biyoteknoloji şirketi, kadınları osteoporoz taraması yaptırmaya teşvik etmek için bir araya geldi. Dünya çapında osteoporoz konusunda farkındalık yaratmaya yönelik 'Kemikleri Değil, Rekorları Kırın' kampanyası kapsamında on ülkede aynı anda '24 saat içinde yapılan en çok osteoporoz taraması' etkinliği başladı. Kampanyanın Türkiye ayağı kapsamındaki taramalar ise Türkiye Osteoporoz Derneği iş birliği ile 5 Mayıs’ta İzmir’de gerçekleştiriliyor. Kadınları ve yakınlarını menapoz sonrası tedavi edilemeyen osteoporozun ciddi riskleri konusunda eğitmek, kadınların hastalığa yakalanma ve osteoporoz riski altında olup olmadıklarını belirlemek amacıyla, dünya genelinde 10 ülkede en az 3 bin kişi üzerinde yapılan osteoporoz tarama testinin İzmir’deki ayağında günde 300 kişiye tarama yapılması hedefleniyor. Kampanya kapsamında Bornova’da bulunan bir AVM’de dernek ve şirket yetkilileri ile Guinness Dünya Rekorları'ndan resmi hakemi hazır bulundu. Yaklaşık 1 saat içinde, AVM’de yaklaşık 100 kadın ve erkeğe ücretsiz osteoporoz taraması yapıldı.

'HER ÜÇ KADINDAN BİRİ HASTALIĞA YAKALANIYOR'

Gün içinde rekorun kırılmasını beklediğini ifade eden Türkiye Osteoporoz Derneği Başkanı Yeşim Kirazlı, "Kampanya şu anda Türkiye’de sadece İzmir’de gerçekleştiriliyor. Bir gün içinde 300 kişiyi taramamız gerekiyor, ancak bu rakamı geçeceğiz. Bir saat içinde 100 kişiye ulaştık. Tüm dünyada 10 ülkede 16 lokasyonda toplam 3 bin kişinin taranması hedefleniyor. 3 bin kişi tamamlandığında dünya resmi rekorunu kırmış olacağız. Tarama topuk ultrasonuyla yapılıyor ve hiçbir zararı yok. Herhangi bir radyasyon alınmıyor ve 2 dakika içerisinde sonuçlanıyor. Bu cihaz, tarama amaçlı kullanılan güvenilir bir cihaz. Eğer burada osteoporoz ile uyumlu bir değer çıkarsa, o zaman kemik dansitometresi çekilmesi için vatandaşları yönlendiriyoruz. Erken teşhis için son derece önemli bir uygulama, bunlar taşınabilir cihazlar ve toplumu bu konuda bilinçlendirmek için çok önemli. Osteoporoz sessiz bir hastalık, kırılıncaya kadar hiçbir bulgu vermiyor. Amaç daha ilk kırık olmadan kırık oluşmasını engellemek. Osteoporoz tanı koyulabilen ve tedavi edilebilen bir hastalık olmasına rağmen yeterince tanı konulamıyor. Her iki üç kadından biri, her beş erkekten biri 50 yaş sonrasında bu hastalığa yakalanıyor. Çok yüksek bir oran. Hastaların kırık sonrası yarısından fazlası bir destek cihazı olmadan yürüyemez hale geliyorlar." (DHA)